bugün

ölü

ölü, artık yaşamayan değildir aslında... sonsuza dek hayallerde yaşamanın başlangıcında olan kişidir, hayvandır, nesnedir, şeydir.

hayatımın ilk ölüsü ile çok küçükken tanıştım, karşılaştım. anadolu'da kış sert geçer. karlı geçer. karlı bir kış günü idi. gününü şu an tam hatırlayamadığım bir senenin, hatırlayamadığım bir haftasonu idi... öğlen vakitleri idi. kahvaltımızı ailece yapmıştık ve bahçeye çıkmak üzereydik abimle. karlar erimeden, kardan adam yapacaktık. annemden gizli doyasıya kar yeyip zatürre olacaktım.
merdivenlerden bahçeye inen yoldaydım. başımı sol yana çevirdim gayri ihtiyari. karşımızda tek katlı bir ev vardı. o evde şerife teyze ve beyaz dede yaşardı. beyaz dedenin adı aslında mustafa idi. ancak saçları bembeyaz olduğundan biz çocuklar ona beyaz dede derdik.
evin bahçesinde bir kalabalık gördüm. insanlar toplanmış tuhaf şeyler yapıyorlardı. abimi ve karları arkamda unutup yolun karşısına geçtim. evin bahçesine doğru yaklaştım. kimse de beni engellemedi. bahçede 2 duvar arasına bir beyaz çarşaf serilmişti. koca bir kazanda su kaynıyordu. biraz daha yaklaştım. çarşafın arkasında neler olup bitiyor deli gibi merak ediyordum. hafifçe eğildim. beyaz dedemin morarmış yüzü bana dönüktü. ağzında bir pamuk vardı. pamuğun yan kısmı kan rengindeydi. olanca gücümle irkildim. hemen geri çekildim. hızla yolun karşısına koştum ve evime, odama girdim. beyaz dedem galiba ölmüştü ve onu yıkıyorlardı. sonra saçları gibi bembeyaz bir kumaşa saracaklardı. sonra derin bir çukur kazacaklar, beyaz dedemi de o çukura koyacaklardı. üzerini tekrar toprakla örtüp, onun günahlarının bağışlanması için dualar edilip, onu orda ebedi yalnızlığına mahkum edecekti eşi dostu, akrabası ,komşusu... bu gerçekleri babaannem anlatmıştı korkudan sapsarı olmuş masum çocuk yüzüme. hava buz gibiydi... o üşümez miydi çelik gibi soğuk toprağın altında? geri gelebilir miydi? buna gücü yeter miydi? üzerindeki ıslak ve acı kokan toprağı, karları silkeleyip, çıkıp gelebilir miydi? yine mahallede çocukları etrafına toplayıp ,bize pamuk şekeri alabilir miydi? hayır... gelemezdi elbette... birkaç gün sonra atlattım ilk şoku tabi... zaman unutturuyor birçok şeyi... ama şu an bile aklımda beyaz dedenin morarmış yüzü, ağzında kanlı pamuğu... off ben gece nasıl uyuyacağım şimdi.?