işyerimin yakınında bulunan tepenin üst kısımlarında gezerken gözüme ilişen tabeladaki isim, beni bir anda hobbitli, elfli, orclu dünyalara sevk ediverdi. tabelada yazan semt ismi "ortadağ" idi. birden kılıcım parlamaya ve yaklaşan öfkeli ayak sesleri duyulmaya başladı. kılıcım ısrarla yanıp sönüyor ve beni çok yakındaki bir tehlikeye karşı uyarmaya çalışıyordu. hemen orc kılıcının kesmeyeceği zırhımı giydim ve büyükçe bir kayanın arkasına saklandım. koşarak bana doğru gelen 30 civarında kızgın ve kara orc ibnesi saydım. başlarında da murat karayılan vardı. abdullah saruman'dan aldıkları emirle beni kesmeye, hadım etmeye ya da kafamı gövdemden ayırmaya geliyolardı. hayır yüzüğü takıp görünmez olmaya kalksam rte sauron gevşeğiyle muhattap olmak vardı. birden yanımda kel, göbekli, çirkin bir lavuk yaratık belirdi. ses tonu çok ayartıcı olan bu yaratığın çıplak olduğunu ve acaba bi teklif mi yapacak düşüncelerine kapıldığımı farkettim. yaratığın derdi beni hain orc'ların elinden kurtarmak ve taşıdığım yüzüğü almak olduğunu anladım.
birden kendime geldim! yanımdaki arkadaş "soldan gidicez mahmut abi" dedi.