bugün

bir profil fotoğrafına aşık olmak

kişinin hayalindeki kadının yüzüne rastlayıp, yine hayalgücü sayesinde ona kraliçe özellikleri kazandırdığının göstergesi.
çok kullanılan bir sosyal ağa üyeydim. yazlık işimi yeni bırakmıştım. yorgundum, 3 senelik sevgilimden ayrıldığım için depresif ve üzgündüm. kafamı dağıtmak için menajerlik oyunlarına sarıldım. ara sıra da bahsettiğim sosyal ağa giriyor, arkadaşlarımın profil güncellemelerini okuyor, paylaştıkları videoları izliyordum.
bir gün bir arkadaşlık isteği geldi. tanımadığım bir kızdı. ama fotoğrafı beni çok etkilemişti. siyah beyaz fotoğrafta küt saçları kulaklarında son buluyor, ıslak gözleri ve mağrur ifadesiyle hüznü resmediyordu. merakla onayladım. mesaj geldi. ' ortak arkadaşlarımız çok ' diyordu ' o yüzden ekledim '. ' sorun değil ' dedim. güzel bir kızdı f. bir voleybol takımında oynuyordu. mesajlaşmaya başladık. mesajlaşmasak da, sık sık profiline tıklıyor ve fotoğrafını doya doya seyrediyordum. kalbime sıcak bir nehir akıyordu sanki. ortak beğenilerimiz fazlaydı. ikimiz de galatasaraylıydık, ikimiz de nirvana' ya bayılıyorduk, evet, robert de niro ve al pacino gerçek birer fenomendi. bir gece ' artık zamanı gelmedi mi sence de ? ' diye yazdı. ' neyin ? ' diye sordum. oysa neyin zamanının geldiğini pekala biliyordum. ' yüz yüze görüşmemizin... ' yazdı ve bekledi. düşündüm. o zaman dank etti kafama. ya hayallerimdeki kadın ile gerçekteki kadın dünya ve ay kadar ayrıysa ? ' orada mısın ? ' yazdı. 'evet ' yazdım ' geleceğim. ' cumartesi günüydü. salaş bir kafede beni bekleyecekti. adımlarımı içeri atar atmaz gülümsedi. kalkarken kül tablasını yere düşürdü.
uyandım. kül tablası yerde, tuzla buz olmuş, izmaritler yerlere dağılmıştı. açık televizyon ise bir milli voleybol maçının özetini veriyordu. küt saçlı, gözleri ağlıyormuşçasına ıslak bir italyan voleybolcu servis kullanmaya hazırlanıyordu.