bugün

varolmanın dayanılmaz hafifliği

Stalinin oğlu Yakov bir grup ingiliz askeriyle birlikte Nazi toplama kampında esir tutulmaktadır. Yakovun, ihtiyacını giderdikten sonra bir türlü tuvaleti temizlemiyor olması, aynı tuvaleti paylaştığı ingilizler tarafından eleştiriye uğrar. Gururu kırılan Yakov konuyu kamp komutanıyla konuşmak ister. Kampın burnu büyük komutanı bu bok meselesini tartışmayı reddedince, Yakov kendisini kampı çevreleyen elektrikli tellere fırlatarak intihar eder.
Kundera daha sonra bokun sadece bu Alman komutan tarafından değil aslında bütün totaliter dünya görüşleri tarafından dışarıda bırakıldığını anlatır (bkz: Varolmanın dayanılmaz hafifliği - Büyük yürüyüş) (bkz: bok yolunda ölen stalının oglu)