bugün
- uzay pornosunun adı ne olmalı18
- anın görüntüsü13
- beyler moralim bozuk yardımcı olur musunuz8
- cinlerin musallat olma sebepleri21
- hangi yazar hangi burç14
- gideon reid morgan jj25
- 4 israilli rehine için 274 filistinli ölmesi8
- türbanlı bacımızın milletin ortasında öpüşmesi22
- kur koruma ne demek14
- çağırılan yere gitmemek için bulunan bahaneler9
- galatasaray'ın ünlü bir hakemle anlaşması10
- kalp krizi8
- tehlike içermeyen köpeği götüreni durdurmak11
- kuduz karantinası olan bölgeden 35 köpek almak9
- yalnguk oglu12
- herkesle iyi geçinmek11
- sokak köpekleri9
- magicovento25
- 25 yaşındaki kız 38 yaşındaki erkek ilişkisi15
- kız arkadaşı yüzünden kendini asan genç8
- tebliğcilerin insanların giyimine karışması10
- özgür özel8
- lise mezuniyet törenleri10
- istanbul10
- kürt milliyetçiliğinin çok komik olması21
- tezgahtarlık yapan doktora mezunu28
- su faturasının elektrik faturasını sollaması9
- sözlükten hatun kaldırmak19
- ali koç da bizim aziz yıldırım da bizim22
- gavsın 4 büyük meleğin özelliklerini taşıması13
- irem derici'nin erkek sevdası17
- akraba evliliği bir özgürlüktür19
- savaştaki ülkelerden daha fazla enflasyon olması16
- rte türkiyenin geleceğinin garantisidir15
- bizi tanrı değil bilim kurtaracak16
- hiç yaşamadığın şeyi hatırlamak11
- ali koç12
- kadının kocasına ismi ile seslenmesi mekruhtur18
- ellerim bos gonlum hos9
- küresel ıkınmanın yahudi olması gerçeği14
- islam10
- meral akşener12
- bir insanın sizi sevmediğini nasıl anlarsınız12
- ctrlx ile adana sokaklarında gece vakti gezmek9
- üstteki yazar hakkında fikrini söyle13
- allah'ın bizi yobazlarla imtihan ettiği gerçeği15
- arkadaşlar sizce bu bana yakışır mı8
- saraca silsüpüroğlu14
- tatvan belediyesinde rte'nin resminin indirilmesi26
- amerikan film klişeleri9
olimpiyatlar bambaşka bir spor organizasyonudur.
başarı her sporda tabi önemlidir ama olimpiyatlarda başarıdan ziyade önemli olan katılımdır. zaten bu bilince sahip toplumlarda olimpik sporlarda başarı da otomatikman geliyor.
peki 2020 olimpiyatlarını tertiplemek için aday olan ülkemiz bu anlayışa ve olimpik bilince sahip mi?
bakalım...
Spor bakanımız Suat Kılıç; kendisi avukat, aynı zamanda sunucu.
Spor bakan yardımcımız Yusuf Tekin; kamu yönetimi mezunu, hiç spor yapmamış,
Spor bakanlığı müsteşarımız Hasan Basri Hakyemez; ziraat mühendisi, TARLA BiTKiLERi bölümü mezunu.
son Spor Genel Müdürümüz; gazeteci, ondan bir önceki Mehmet Atalay, Türk Dili ve Edebiyatı mezunu...
şu an bir Spor Genel Müdürümüz YOK!.
Spor Genel Müdürlüğü makamında oturan Mehmet Baykan görevini "asaleten" değil "vekaleten" yürütüyor...
yani "başarısızlığın sorumlusu sensin istifa et ulan" diyebileceğimiz bir Spor Genel Müdürümüz yok.
olimpik branşlarımızın federasyonlarının yönetim kadrolarının hali ise içler acısı.
üç tarafımız denizlerle çevrili, henüz yüzmede madalyaya sahip değiliz, "güce dayalı sporlarda başarılıyız" diyorduk, son yıllarda o branşlarda da çuvallıyoruz...
halkımız ay yıldızlı bayrağımızı taşıyan bayan sporcuların sportmenliğinden çok kıyafetinin açıklığı ile ilgilenir durumda...
nüfusumuz 75 milyon...
ama lisasnlı sporcu sayımız sadece 2 milyon, bu rakam almanya'da 24 milyon, ingiltere'de 6.5 milyon, 15 milyon nüfuslu hollanda'da ise 4 milyon lisanslı sporcu var...
kaynak; http://perweb.firat.edu.t...inlar/fua_19/19_37004.doc
üstelik türkiye'de lisanslı sporcu sayısı son yıllarda (olimpiyat adaylığımız doğrultusunda) bilerek şişirilmiş durumda.
türkiye'nin 3 sene evvel 544.000 olan lisanslı sporcu sayısı bugün 1.980.000. 3 senede bu kadar lisans dağıtımı elbette ioc'nin der gözünden kaçmıyor.
işte biz ancak kendimizi kandırırken, bize olimpiyatları bu yüzden vermiyorlar.
zira futbol dışındaki hiçbir spor ile ilgili değiliz.
nüfusumuzun sadece yüzde 2.5'i (aslında sadece ve sadece yüzde 0.8'i) sporcu...
korkunç bir başka istatistik ise 2 milyon sporcuya sahip bir ülkede, her yıl 5 milyon öğrencinin spor yerine kuran kurslarına kayıt yaptırması...
yani çocuklarımızı spora yönlendirip fiziksel ve mental gelişimlerinde yardımcı olmak yerine, onları çağdışılığa ve bağnazlığa sürüklüyoruz ebeveynler olarak...
tabi başbakanımız da buradan yola çıkarak "müslüman bir ülkeye neden olimpiyat vermiyorsunuz" diye sorabiliyor.
sen, olimpik ruha sahip olsan elbet sana olimpiyat verirler, ama sen nurcu türkçe olimpiyatları ruhuna sahipsin, o apayrı birşey...
peki bu kafa değişir mi?
çok zor...
umudu olan varsa parmak kaldırsın.
başarı her sporda tabi önemlidir ama olimpiyatlarda başarıdan ziyade önemli olan katılımdır. zaten bu bilince sahip toplumlarda olimpik sporlarda başarı da otomatikman geliyor.
peki 2020 olimpiyatlarını tertiplemek için aday olan ülkemiz bu anlayışa ve olimpik bilince sahip mi?
bakalım...
Spor bakanımız Suat Kılıç; kendisi avukat, aynı zamanda sunucu.
Spor bakan yardımcımız Yusuf Tekin; kamu yönetimi mezunu, hiç spor yapmamış,
Spor bakanlığı müsteşarımız Hasan Basri Hakyemez; ziraat mühendisi, TARLA BiTKiLERi bölümü mezunu.
son Spor Genel Müdürümüz; gazeteci, ondan bir önceki Mehmet Atalay, Türk Dili ve Edebiyatı mezunu...
şu an bir Spor Genel Müdürümüz YOK!.
Spor Genel Müdürlüğü makamında oturan Mehmet Baykan görevini "asaleten" değil "vekaleten" yürütüyor...
yani "başarısızlığın sorumlusu sensin istifa et ulan" diyebileceğimiz bir Spor Genel Müdürümüz yok.
olimpik branşlarımızın federasyonlarının yönetim kadrolarının hali ise içler acısı.
üç tarafımız denizlerle çevrili, henüz yüzmede madalyaya sahip değiliz, "güce dayalı sporlarda başarılıyız" diyorduk, son yıllarda o branşlarda da çuvallıyoruz...
halkımız ay yıldızlı bayrağımızı taşıyan bayan sporcuların sportmenliğinden çok kıyafetinin açıklığı ile ilgilenir durumda...
nüfusumuz 75 milyon...
ama lisasnlı sporcu sayımız sadece 2 milyon, bu rakam almanya'da 24 milyon, ingiltere'de 6.5 milyon, 15 milyon nüfuslu hollanda'da ise 4 milyon lisanslı sporcu var...
kaynak; http://perweb.firat.edu.t...inlar/fua_19/19_37004.doc
üstelik türkiye'de lisanslı sporcu sayısı son yıllarda (olimpiyat adaylığımız doğrultusunda) bilerek şişirilmiş durumda.
türkiye'nin 3 sene evvel 544.000 olan lisanslı sporcu sayısı bugün 1.980.000. 3 senede bu kadar lisans dağıtımı elbette ioc'nin der gözünden kaçmıyor.
işte biz ancak kendimizi kandırırken, bize olimpiyatları bu yüzden vermiyorlar.
zira futbol dışındaki hiçbir spor ile ilgili değiliz.
nüfusumuzun sadece yüzde 2.5'i (aslında sadece ve sadece yüzde 0.8'i) sporcu...
korkunç bir başka istatistik ise 2 milyon sporcuya sahip bir ülkede, her yıl 5 milyon öğrencinin spor yerine kuran kurslarına kayıt yaptırması...
yani çocuklarımızı spora yönlendirip fiziksel ve mental gelişimlerinde yardımcı olmak yerine, onları çağdışılığa ve bağnazlığa sürüklüyoruz ebeveynler olarak...
tabi başbakanımız da buradan yola çıkarak "müslüman bir ülkeye neden olimpiyat vermiyorsunuz" diye sorabiliyor.
sen, olimpik ruha sahip olsan elbet sana olimpiyat verirler, ama sen nurcu türkçe olimpiyatları ruhuna sahipsin, o apayrı birşey...
peki bu kafa değişir mi?
çok zor...
umudu olan varsa parmak kaldırsın.
güncel Önemli Başlıklar