bugün

perfect stranger

filmin ismi çok çevrilmiştir. hala ingilizce bildiğini sanarak bilerek kelimelerin bire bir çevrilmesini bekleyenler vardır. halbuki bu iş film defalarca izlendikten ve karşı taraftan** onay alındıktan sonra çevrilir. gelelim filme;

sıradan olduğunu düşündüğüm dakikalarda "lan bu kadar basit olamaz" yargısında bulundum ve nitekim bütün karakterlerin bir bir katil olabilme ihtimalini önümüze serdikten sonra film, gerçek katili son 2 dakikadaki flashbacklerle açıklamıştır ve isminin neden kusursuz yabancı olduğunu göstermiştir.

kıskançlık: kanıt peşinde dizisinden hatırladığımız ağabeyimiz helle berryi koridorda fena götürür.
filmden çıkan sonuç: bir kadın kasıklarına parfüm sıkıyorsa o gece için ne ümitlerle yola çıktığını düşün, ona göre davran.