dünyadaki tüm dinler ve bu dinlere mensup dindarlar en doğru düşünenin ve en iyisini bilenin kendi dinleri -dolayısıyla kendileri- olduğunu düşündüğü için "onların iyiliği için", "erkeklere verilen sorumluluk daha büyük olduğu için" gibi mantık bakımından tutarsız ve neredeyse geçersiz sebeplerle savunulan zorbalıktır.
önce bu "iyi"nin ne olduğu tanımlanmalı. ayrıca bu "sorumluluk"la bu "iyi"nin arasındaki bağ da açıklanmalıdır.
körpecik zihinleri cehennem ateşleriyle, odun-kömürle, "allah yakar"larla doldurmanın ve böylece onları "iyiliğe" erdirmiş olmanın savunulacak hiçbir tarafı olmadığını düşünmekle birlikte, bunun çocuk pornosu çekmekten farksız olduğunu iddia ediyorum.
bana kalırsa kendisine böyle "öcücülüklerle" seçim şansı bırakılmamış bir "bacı" yahut bir "evlat" yeryüzünde yapılabilecek en büyük ahlaksızlıkla karşı karşıya kalmıştır. ahlaksa alın bu da ahlak; ahlaksızlıksa alın bu da ahlaksızlık...
hayır bir de bunlar yetmiyormuş gibi, en başta söylediğimi tekrarlıyorum, bu tip savlamaların peşinden "kadınlara verilen değer", "erkekle kadının arasındaki fıtrat farkı" falan filan diye zırvalanması hiç hoş değil. bi' kere fıtrat dediğin şey, senin kafanda oluşmuş/oluşturulmuş bir şey. fıtrat falan diyeceksek işin aslına bakalım o zaman? bilim genetik yapıdan bahseder ve bu genetik yapı "kadın köleleştirilmeye müsaittir, onlara erkekler sahip çıkmalıdır; kadın yönetilmelidir" falan demez. her ne kadar kadın fiziksel olarak daha geride kalmış gibi dursa da dünyada yaşamış veya yaşayan birçok anaerkil kabile ve hatta toplum vardır.* genlerimizi genetik araştırmalar belirleyemedi ama binlerce yıl öncesinden kalma sosyal yaşantılar ve bu yaşantıların yaratılmasında söz sahibi olanlar şak diye belirledi... vay annesini ula. erkeğin kadın üstünde yönetme "hakkı" varmış. vay annesini.
ama bence herifler* bu olayı güzel yürüttüler. kendilerini emperyalist bakımdan çok kuvvetli görüyor, tebrik ediyorum. türklere, gürcülere, lazlara kadar götürdüler bu kafayı. vallahi bravo, billahi bravo. hadi türkleri bir kenara koyalım da arkadaş, sen bir gürcü kadınını ya da bir laz "karisinu" o hale getirmeyi nasıl becerdin? hoş hala bir gürcü ya da bir laz kadınına gidip "seni alırım ama kapanacaksın" demek pek kolay değil, ağzına sıçabilir, o ayrı konu...
ben meseleyi eski arap toplumlarının yaşayış tarzlarının etiyolojisini yaparak çözebileceğimizi düşünüyorum. kadınlarını neden bu kadar sahiplenmiş ve neden bu kadar aşağılamışlar? sebeplere bakmak gerek... şimdi çıkıp "cahiliye döneminde kızlar gömülüyodu bi' kere taam mıaa?" diyecek biri, eminim. o yüzden şimdiden söylemek lazım:
- bir kızı diri diri gömmekle, o kıza "şunu yapacaksın, bunu yapacaksın, tabii ki de yapacaksın, herhalde yapman lazım, yapmazsan adam değilsin, bunu da yapacaksın, çıkma evden, bu saatte nereye, nereden geliyorsun bakayım sen, öpüştünüz mü, kimmiş o, elledi mi seni, kızlığını mı bozdu yoksa, orospu mu oldun başımıza, kapanacaksın, namuslu bir müslüman olacaksın, namussuz seni" tarzında "bindirmeler" yapmak arasında hiçbir fark yok bana kalırsa. ondan sonra türban yapan kuaför de olur, üstü mekke altı paris kızlar da olur. neyini yadırgıyorsunuz acep?
şimdi kimse kalkıp da bunlar olmuyor diyemez. "kadınlarınızı örtün" dendikten sonra bunlar da olur, daha ötesine de gidilir. adam nasıl örtecek "kadınını"? ister seve seve, ister söve söve...