bugün

shameless

3. sezonun 8 ocak 2013'te* başlayacağını öğrendiğimden beridir iki sezonu da baştan izleme düşüncemi yıkan, ingiltere uyarlaması olmasına rağmen ilk bir iki bölümde insanı kendine aşık eden, can sıkıntısına bire bir, "shit" lafını izleyenlerin ağzına dolayan mükemmel ötesi dizi.

--hafiften spoiler esintisi--
frank: bir çok kişinin diziyi izleme sebebi. kendine has para kaldırma taktikleriyle, yolda yürürken "fuck on gallager!" lafıyla irkilen, iddiaya girip 10.000 dolar borçlanan bir alkol bağımlısı, kot ceketine ve kendisine hasta olunası, bir dönem başka bir evde yaşayan aile reisi.
fiona: "o kocaman gözlerini yirim senin" dedirten hatun. 1-2 ay izlenmesi tipi unutulabilir ama vücudu asla. evli adam fobisi olan, çocukların ablası, işler tam yoluna girecekken hep başına bir terslik gelen, metroda bulduğu çantanın içinden para çıkmasıyla tüm aileyi yemeğe götüren anaç mı anaç, iyi de küfürleşen, ama bir o kadar diziyi götüren karakter.
lip: manyak zeka sahibi, ama zekasını boşa harcayabilecek kadar geri zekalı, ailenin altın yumurtalayan tavuğu olmak istemeyen, fiona'nın bir küçüğü, memesindeki üçgen şeklinin hala ne manada olduğunu anlayamadığım, karen'ı ağaç arkalarında beklerken akciğer kanserinden geberip gidecek, fiona ile küstüğü dönem çaldığı her kapıdan kovulan, ballı karakter.
ian: eşcinsel olmasına karşın gayet sert, 3. çocuk, lip'e kendisine beklediği askerlik zımbırtısı gelince anında şınav çekmeye başlayan, kız arkadaşının abisiyle yatan erkek fahişesi sayılabilecek, babasıyla kavgaları yürek burkan, aslında frank'in kardeşinin oğlu olan karakter.
steve: fiona'nın sevgilisi. araba hırsızlığı yapmaktadır. kaçmak durumunda kalınca brezilya'ya gitmiş, geri evli olarak beraberinde bir çıtırla dönmüş karakter.
debbie: ne istedin steve'den dedirten, duygusal, evde kreşvari bir şey açarak aile bütçesine katkıda bulunan, lip abisine "kızı becerseydin de partimi terk etmeseydi" diyebilen*, kadın olmaya pek bir hevesli 4. çocuk.
carl: şiddet eğilimlisi, abisiyle sürekli olarak küfürleşen, haşeri mi haşeri çocuk. kensini debbie'nin küçüğü olmakta.
liam: zenci, fakat frank'in öz oğlu olan, tatlı ufaklık.
monica: olmaz olasıca, frank'in karısı, çocukların annesi. bir ara lezbiyen deneyim yaşamış, geri frank'e dönmüş, tekrar lezbiyene doğru gitmektedir. çocukların binbir zahmetle biriktirdikleri paraları tek günde frank ile hiç etmişlerdir. kliniğe yatmış, ancak frank işleri yine bok etmiştir.
veronica: gallager'ların komşusu. zenci, zencilerden nefret eden acayip bir tip. koruyucu kollamacı, bebek sahibi olmaya çalışırken sorunlu olduğunu öğrenen hatun.
kev: frank'in sürekli takıldığı barın sahibi. v'nin kocası. okuma yazma bilmemesi şaşırtmıştır. kalın görüntüsünün altında hep bir "veronica ebemi sikecek" korkusu yatmaktadır.
karen: dizinin en adisi. elden geçirmediği erkek kalmamıştır. asi bir hali vardır. doğan asyalı down sendromlu çocuğundan nefret etmektedir ve annesine seçim yap deyince evden ayrılan, lip'le aralarında anlaşılması güç bir bağ olan karakter.
sheila: karen'ın annesidir. evden çıkamamaktadır. bir ara frank'i eve almış, kandırılmıştır. şimdi de kızı karen'ın nefret ettiği eski kocası judy ile çıkmaktadır. anaçtır be. kadındır.
mandy: karen'dan sonraki en büyük aşüftedir. gay sevgilisinin abisi olan lip ile ilgilenmektedir. öz babasından hamile kalmıştır. nedeni babasının sarhoşken kızını ölmüş karısı sanmasıdır. ful siyah makyajlıdır. abisi hapisten çıkınca göğüslerini sıkması üzerine "babam ne dedi sana? seksenbeşi geçtikten sonra sıkmak yok." demesi "yavrum siz o evde napıyonuz" dedirtmiştir.
--tamam devam okumaya spoiler bitti--

sonuç olarak izlenmesi şiddetle tavsiye edilir. dizinin jeneriği bile insanı hasta etmektedir.