hıristiyanlık bir inanç düzlemi olarak, yahudi mezheplerinden kendini sıyırırken, nasıralı isa'nın en temel öğütlerinden birisi olan, yoksulluk üzerinden yola çıkmışlardır. bu oluşuma biat edenlere göre; en hakiki erdem, sefil kalmak, avare avare gezmekti.
umberto eco'nun gülün adı'nda aktardıklarına göre: isa'nın mülkünün olmadığına, varsa da, tüm halk tarafından bölüşülmesi gerektiğini dile getirmişlerdir.