batılı anlamda felsefenin amacı, inandırmak değil doğruyu bulmaktır. islam felsefesi ile bununla iç-içe gelişen tasavvuf ise kavramlar yerine imgelere dayanan, dünyevi olmaktan ziyade uhrevi değerleri ön planda tutan bir görüntü verir. diğer taraftan, islam felsefesinin temelini oluşturan dogmatik ögelerin, batılı anlamdaki felsefe anlayışında kesinlikle yeri yoktur.
hal böyle iken, felsefe bilimine hangi pencereden bakıldığı büyük önem arz eder. batılı anlamda felsefenin yaşadığımız topraklara girişi tanzimat fermanı ile başlar ki bu bağlamda, batıda 2500 yıldır var olan felsefi yaklaşımlar, ülkemiz için yaklaşık 150 yıllık bir tarihe sahiptir. dolayısı ile bu pencereden bakıldığında, felsefe bilimi, bizler için henüz emekleme aşamasındadır. yürümeye başlaması ise rakı masalarında ülke kurtarma çabalarının bir sonuç vermeyeceğini görmemiz ve idrak etmemiz, sorgulamayı öngörmeyen eğitim sisteminden ve düşünceyi halen bir suç olarak gören hukuk anlayışından vazgeçmemiz ile mümkün olabilecektir.
- unutulmamalıdır ki fikri hür, vicdanı hür olmayan bireyler batılı anlamda felsefe yapamazlar.
