bom yeoreum gaeul gyeoul geurigo bom

entry37 galeri video1
    19.
  1. kim ki duk filmi.
    iki dünya var filmde ele alınan, vurgulanan. birisi ustanın öğretileriyle dolu kuralları barındıran, doğaya adanmış, bilgelikler diyarı... diğer dünya ise salt çekişmelerin yaşandığı kıskançlık, tutku, sahiplenme ve öldürmeye kadar uzanan insanın karmaşık doğasından kaynaklanan geniş arena...
    şimdi bu dünyalar çerçevesinden bakarsak ustanın çırağına öğrettiği yaşam felsefesi olarakta adlandırılabilecek olgulara insanlığın hala daha çok ırak olduğunu anımsattı film bana. çünkü bilgeliklerden uzak, karmaşık insansal duyguların esiri olabilecek kadar mahkum olunabiliyor geniş arenada. bir şeyleri sahiplendikçe insanlık, dengeden uzaklaşıyor mu yoksa? tutkuların peşinden gitmek ve daha da fazlası bir insanı sahiplenmek aslında insan hayatının karmaşık doğasına ve özgürlük hissiyatına da darbe vurmuş olmuyor mu diye derin derin düşündürüyor kim ki duk abimiz.
    sırf çalışma bu anlamdırmalara açık insan doğasına yönelik psikolojik analizlerle algılanabilecek bir ritüelde akıp gitmiyor da. inanılmaz olarak adlandırılabilecek bir görsellik ve reha erdem 'in insan hayatının gidişini olağanlık içinde beş vakit 'e ayırmasına benzer, mevsimlerin; börtü böceği, insan hayatını ve genel olarak doğayı şekillendirmesi gibi bir durum söz konusu. insanın karmaşık doğası icabı, kendi duygularının esiri olup dünya denilen geniş arenada kirliliği tatması ve bu kirlilikten kendisini arındırmak istemesi filmin ilerleyen kısımlarını meşgul ediyor. bir arındırma ve temizlenme ihtiyacı beliriyor, bu bilgelikle doğru orantılı ilerliyor.
    kedinin kuyruğunun fırça yapılması ve başta kızın tabure olarak kullandığı şeyin çocuk tarafından kutsal olarak nitelenip ustam görürse büyük hata olur diyerek kaldırıldığı şeye daha sonra hiç ses çıkarmayıp kızı oturtması ve kapının kullanımıyla ilgili detayların öğretilerle, aşk-şehvet ve ihtiras arasındaki sıkışmışlığı göstermesi açısından yakalanması, gözden kaçırılmaması gerektiğini es geçmeyeyim. bir nevi sembolizm silsilesi sunuyor film layıkıyla. her ayrıntı manidar bir alt metin belki de. kim ki duk sineması böyle zaten. ayrıntılarla derinlikli, görselliğe endeksli.
    filmden çıkan ana metin: insanı hataların olgunlaştıracağı kuşkusuz. çünkü, ustanın zamanında yanındaki toy çırak gibi olduğunu, davrandığını anlamlandırmak zor değil.
    edit: film doğa sevgisi teoriler ve bilgelikler babında dersu uzala 'ya ve efsane yönetmen akira kurosawa'ya selam çakıyor.
    10 üzerinden 8!
    5 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük