çocukluğumu geçirdiğim güzel memleketimdir. orda yaşarken kıymetini bilmezsiniz, seversiniz yinede, ruhunuzun bir parçası oluverir ama anlamazsınız. göçüp gittiğiniz vakit değeri anlaşılır. bi parçanız orda durur hep. sanki siz yokken orda yaşam durmuştur, size öyle gelir. bana öyle oldu en azından. sonra istanbulda karmaşanın içinde karmaşaya uyum sağlayarak büyünür. ama her fırsatta safranboluya gitmeye çalışılır. taşındıktan sonra ilk gidişte tekrar büyüsüne kapılınır. hele bağlara eve gidince terasta bir sigara yakılırki dünyanın en keyifli sigarasıdır o. hiç boğaz yakmaz insanın içtikçe içesi gelir. *