oradan oraya gezerek destanlarını okurken, ilkçağın en önemli kişisi olarak biliniyor, ona göre saygı görüyor, bırakacağı etki kestirilebiliyor muydu? "homeros" kimdi? bu sorunun yanıtı, 40 000 cilt yazılmasına karşın, bugüne değin verilememiştir. iskenderiye, bergama, miletos, roma, bizans bilginlerinin söyledikleri birbirini tutmuyor, derler. tarihçi herodotos, "o, benden dört yüz yıl önce yaşadı" diye yazmış. neye dayanarak, belli değil. nerede doğmuş? kimi onun ioslu, kimi kolophonlu, kimi khioslu, kimi izmirli... olduğunu söylüyor. tam yedi kent homeros'un yurdu olmakla övünürmüş ilkçağda. izmir'de meles ırmağının kıyılarında doğmuş da onun için melesigenes denmiş ona. babası kimdi? söylentiye göre, maion adında biri imiş. kimine göre de homeros'un babası olamazmış, doğrudan doğruya ırmaktan doğmuş o. ya "homeros" ne demektir? kimine göre "gözü görmeyen", kimine göre ise "tutsak" anlamına geliyormuş o sözcük. gözleri mi görmüyor? dünyada onun kadar çok şey gören olmuş mu hiç! khioslulara tutsak verildiğinden almış o adı. en önemlisi, acaba o iki ünlü destanı o mu söyledi? homeros'un destanları yazılı mı idi, değil miydi? incelemeler ilerledikçe iş büsbütün çatallaşıyor. bugün artık odysseia, homeros'un değildir kanısı yaygınlaşmış durumda. ilyada için "yamalı bohçadır" diyerek, bu büyük yapıtta bilinmeyen birçok insanın payı olduğunu düşünenler var. öyle ise ne kadarı homeros'un? homeros'la en çok uğraşan helenistik çağı bilginlerinin elinde, onun yaşamını çizecek hiçbir kaynak bulunmadığına göre, yunan ilkçağını bunca etkilemiş ve günümüze dek gücünü hiç yitirmemiş olan bu büyük ozan üstüne bizim artık yeni bilgiler edinmemize olanak yoktur. demek bilinmeyen biri etkiledi binlerce yılı.