bazen gördüğünüz rüya enteresandır, ilginçtir. uyandıktan sonraki etkisi daha da ilginçtir.
rüyamda gece caddede duruyorum. cadde dediğim terk edilmiş sanki. kapkaranlık, yürüyorum. baktım okulum. ama ilkokulum. ilkokulumu lise yapmışlar, bundan sonra oraya gidecekmişim. neyse işte hava hem kapalı hem karanlık. yağmur filan yapmaya başladı ama nasıl yağıyor. o kadar gerçekçi ki, hiç abartı yok yağmurun yağmasında. girdim okulun bahçesine. ama okulun bahçesi ışıl ışıl. yani bir sürü lamba var. çoğunlukla kırmızı ve yeşil lambalar. şehirde tek okuldan ışık çıkıyor. bahçede sadece güvenlik görevlileri var (devlet okuluna gidiyorum bu arada, güvenlik görevlisi olması ilginç). neyse işte bir görevli bütün öğrencilerin içeride olduğunu söyledi. bende hiç "gece vakti okul olur mu?" demiyorum, bir şey beni içine çekiyor, dalıyorum okula. uzun uzun koridorlardan geçiyorum. ama burası benim hiç bir gittiğim okula benzemiyor. oldukça şık görünüyor (şık dediysek özel okul gibi, parti şeyi gibi değil). hala koridorlarda kimse yok. dışarıdan yağmurun sesi geliyor. sınıfımı aradım aradım. derken eski arkadaşlarımı koridorda sıralara oturmuş buldum. kimisi donuk bir şekilde duruyor, kimisi saçma sapan maymun gibi hareketler yapıyordu. selam verdim, selamımı almadılar. biri sadece hafifçe inledi. yürümeye devam ettim. merdivenin basamakları yoktu, bir yokuş gibi duruyordu. yürüyerek geçtim. sonunda sınıfımı buldum. hala aklımda "d" sınıfı. ama numarası yok, sadece "d". içeri girdim, küçük karanlık bir sınıf. yağmur devam ediyor. içeride öğretmen yok. ama bütün çocuklar çok sakin. 2-3 tanesi sessiz bir şekilde anlamadığım hareketler yapıyor, diğerleri sakin sakin sırada oturmuşlar. pencereden ay ışığı giriyor. derken telefonum çalıyor, bakıyorum, annem arıyor. açıp konuşuyorum. sonra kapatıyorum. gözüm bir çocuğum üzerinde çok kalıyor. kel, kısa boylu, pembe dudaklı, iri gözlü, zayıf bir çocuk. hala ayakta dikiliyorum, ama bundan hoşlanmışa benziyorum. sanki orada durmalıymışım gibi. etraf hala karanlık...
derken güneşle birlikte gözlerimi açıyorum. evet, artık uyandım. ama anlamıyordum, sıradan ilginç bir rüyaydı, ama çok hoşuma gitmişti. bu tarz rüyaları çoğunlukla takmam, ama çok sevmiştim bu rüyayı, işin ilginç yanı neden sevdiğimi bilmiyorum. ortada seveceğim bir şey yok çünkü.