bugün

şehit vermeyi basit bir olay gibi görmek

bir subayın yetiştirilmesi; 14 yaşına giren gençlerden (orta okul not ortalaması 4 ve üzerinde olanlar) askeri okula başvuranlar ( her yıl ortalama 80.000 öğrenci en azından benim zamanımda) önce zorlu bir spor testinden geçirilirler, 1 saat içerisinde 8 farklı branştan, aldıkları derecelere göre puanlandırılırlar. müteakibinde ise sözlü mülakata alınırlar, genel kültür-sayısal konulardaki pratik- sözel konularda ise ifade yeteneğine bakılır, sözlü mülakat sonunda spor ve mülakattan barajı puanını geçenler yazılı sınava girmeye hak kazanırlar ki %40'ı bedeni yetersizlikten ötürü elenirler. sınava girebilme hakkı kazanan 50.000 aday arasında sınav sonucu sıralamasına göre ilk 1500 aday sağlık kontrolüne çağrılır. sağlığı yerinde olanlardan 600'ü askeri okula girmeyi başarır. buda 0.0075'i nin başarılı olabildiğini gösterir. okula kayıt olduğu anda intibak adı verilen zorlu bir eğitim başlar. askeri öğrencilerin iradeleri sınanır ve ilerideki karşılaşacakları meşaketli görevlerin ne kadar yoğun stres altında icra edildiği gösterilir. bu şartları kaldıramayan öğrenciler eğitim esnasında ayrılarak eleğin üstünde daha da iyi olanların kalması sağlanır. 20 günlük eğitimden sonra öğretim dönemi başlar, askeri okullarda fen lisesi müfredatı gösterilmektedir, dönem boyunca öğrencilere her dersle ilgili çeşitli görevler verilerek çok boyutlu düşünce sistemi kazandırılır. bunun yanında derslerden sonra öğrenciler için sosyal etkinlikler düzenlenir. tenis, voleybol, atletizm, satranç, genel kültür konferansları, tiyatro,atış, resim, ebru, bilgisayar vb. kursları verilir. ve günün belli bölümünde de öğretim döneminde askeri adabın ve disiplinin unutulmaması için askeri eğitim verilir. öğretim döneminin sonunda 1aylık izmirde bulunan eğitim kampına götürelerek öğrenciler zor arazi şartlarına alıştırılır. sabah sporları atış faaliyetleri, arazide yön bulma, engelli parkurdan geçme, askeri yüzme eğitimi ve kısmi komando eğitimi verilir. 4 yıllık eğitim sürecinde öğrencilerin sadece bir defa sınıfta kalma hakkı vardır 2inci defa sınıfta kalındığında okul ile ilişiğin anında kesilir. 4 yıllık eğitimi genellikle disiplinsizlik ve öğretimde ki başarısızlıklardan ötürü %10'luk grup tamamlayamaz. mezun olmayı başaran askeri öğrenciler kara harp okuluna geçerler. ankaranın önde gelen ve askeriyenin içerisinde en az doktora seviyesinde eğitime haiz olan öğretim görevlileri öğrencileri seçtikleri mühendislik dalında eğiterek branşlarında en iyisi yaparlar. yazları ise askeri lisedekinden çok daha ağır olan 2 ay süren askeri eğitim kampına giderler. liderlik vasıflarını ve bedeni güç ile sevk ve idare konularında öğrencileri geliştirici programlar uygulanır. sabah 5buçukta başlayan faaliyetler gece 12 de son bulur. 4 yıllık bu zorlu koşuşturmadan ise devreler yine %10-15 arası kayıp vererek mezun olurlar ve teğmen olarak sınıf okullarına giderler burada da zorlu branş eğitimlerine tabi tutularak mezun olduktan sonra komando okuluna giderek 3buçuk aylık gecesi gündüzü olmayan komando okuluna giderek komando temel eğitimini alırlar. 9 yıllık bu uzun ve zorlu maratonun ardından tayin oldukları yerlere giderler. omuzlarında parlayan aldıkları eğitimin hakkını verdiklerini gösteren yıldızları ile.. milletin onlara emanet ettiği yavruları devletinin bekası için savaşçı olarak eğitirler, sadece savaşçımı hayır okumayı bilmeyene okuma, sivil de iş edinememiş olana iş edinmesi için çeşitli konularda yol göstrir ve eğitirler. onlara insanlığı devletin temellerinin kanunlara dayalı olduğunu, kadınlara saygılı olmayı,ailenin kutsallığını öğretirler. kısacası genç dimağlara örnek, dahası onların babası abisi, yeri geldiğinde şefkatli anne olurlar. teğmen cevvaldir, gözü karadır. teğmen kahramandır, en önden yürür, ilk teğmen adım atar, askerini korumak için askerini hep geride tutar mevzinin altındaki o herkesin korktuğu kayaların altına o bakar, arazideki mayınlanması muhtemel tuzaklı kapıyı ilk o açar. puslu bir gecenin serin soğuğunda toprağın ayaklarının altında buz kestiği, kayaların sadece karanlığın elleri gibi gözüktüğü yolda hainlerin onlara kurduğu pusuda attıkları mermiye ilk o göğüs gerer, 1,5liralık mermiye, ve kanının son damlasına taaki vücüdunu kansızlıktan bembeyaz omzundaki yıldızlar gibi parladığı ana kadar kalleşlere karşı savunur aslanlarını yönetir, son nefesinde dahil onlara ne yapmaları gerektiğini anlatır. ertesi gün gazetede; ..... bölgesinde çıkan çatışmada 1 teğmen 1uzman çavuş şehit oldu yazısı çıkar. devletin gölgesi aslanı cevvaline karşı sadece bu yazar. onca verilen emek 1,5 lira bile etmeyen bir metal parçası ile yok olur gider.
işte bir subay böyle yetişir ve böyle can verir yeri geldiğinde.