değer korumacılığı... arapçahıfz* kökünden türetme güzel tabir...hafızası olan şahıslara, algıda devamlılık ve tutarlılık özelliği olan insanlara özgü bir duruştur. ortalama gözlem yetisine sahip hemen herkesin takdir edebileceği üzere toplumsal hafızamız zayıftır bizim; bu cümleden olmak üzere, türk milletinin muhafazakar zannedilen önemli bir kısmı tutucudur, durağandır aslında; sorgulamayı sevmez, hakkını somut olarak aramayı beceremez veya ifa etmez -ki bu aynı zamanda merhum recep yazıcıoğlu'nun da tespiti idi- karıştırılmamalıdır ikisi; muhafazakarlık ve tutuculuk. tutucular, tabir-i diğer bağnazlar, muhafazakarları da sevmezler, tutucular kendilerini yüceltir ve zamanla metalaştırıp aslolanın yerine koyar, putlaştırırlar kendilerini... modern hayat ile muhafazakarlığın çeliştiği, muhafazakarlığın karşısında olmayı modernlik, çağdaşlık, ki bu çağdaşlık da hatalı kullanılan bir tabir sosyo-linguistik açıdan, ve mutlak iyi ve doğru olma algısına dahil eden zavallı aldanmışların belki de ömürlerince derk edemeyeceği; dolayısı ile, yaklaşsa da çeşitli vesilelerle kolayca terk edeceği bir latif ruh hali, bir insanlık hasletidir 'muhafazakarlık'... her babayiğidin harcı değildir o; prensip ve akılcı özgün duruş ister hoşgörüyü ihmal etmeksizin, kendimiz zannettiğimiz, insan zannettiğimiz nefisten feragat ister...
allah, muhafazakarlığımızı muhafaza ve dahi daim eylesin...