çaresi risale i nur da aşağıdaki şekilde sunulmuş olan vesvese türü.
i'lem eyyühe'l-aziz*!
insan kalben ve fikren hakaik-i ilâhiyeye bakıp düşündüğü zaman, bilhassa namaz ve ibadet esnasında, gerek şeytan tarafından, gerek nefsi tarafından pek fena, pis ve çirkin vesveseler, hatıralar, sinekler gibi kalbe, akla hücum ederler. Bu gibi hevâî, vehmî* ve çirkin şeylerin def'iyle uğraşan adam, o vesveselere mağlûp olur. Ancak onları mağlûp edip kaçırmak çaresi, müdafaayı terk edip onlarla uğraşmamaktır. Evet, arılarla uğraşıldıkça onlar hücumlarını arttırırlar. Onlara karışılmadığı takdirde, insanı terkeder, giderler. Hem de o gibi vesveselerin, ne hakaik-i ilâhiyeye ve ne de senin kalbine bir mazarratı* yoktur. Evet, pis bir menzilin deliklerinden semânın güneş ve yıldızlarına, cennetin gül ve çiçeklerine bakılırsa, o deliklerdeki pislik ne bakana ve ne de bakılana bulaşmaz. Ve fena bir tesir etmez.
O çirkin sözler senin kalbinin sözleri değil. Çünkü senin kalbin ondan müteessir* ve müteessiftir*. Belki kalbe yakın olan lümme-i şeytaniden* geliyor. Mesela, sen namazda, Kabe karşısında, huzur-u ilahide ayatı tefekkürde olduğun bir halde, şu tedai-yi efkar* seni tutup en uzak malayaniyat-ı rezileye sevk eder. Mesela, aynanın içindeki yılanın timsali ısırmaz. Ateşin misali yakmaz. Ve necasetin görünmesi aynayı telvis etmez*.
Mesnevi-i Nuriye | Hubâb | 82
edit:böyle bir entry neden eksi alır ki acep? çok düşündürdü beni..