katili hala faili meçhul olarak kalmış bir cinayete kurban gitmiş ve bugün itibarıyle katledilişinin ondördüncü yıldönümünü andığımız demokrasi şehidimizdir. Yazdığı demokrasi çağrıları yapan, aydınlık dolu köşe yazıları yüzünden bir kısım radikal dinci örgütlerin planladığı bombalı bir suikaste kurban gitti o da ne yazıkki... ve hala aydınlatılamadı hangi karanlık odakların bu haltı işlediği ve yine büyük ihtimalle aydınlatılamadı değil '' aydınlatılmadı''... Merhum Uğur Mumcu'nun acılı eşi ile dönemin emniyet müdürü mehmet ağar arasında suikastten sonra geçen diyolog son derece manidardır, aynen aktarıyorum:
Uğur Mumcu'nun eşi: Lütfen bu suikastın ardında kimlerin olduğunu bulun, bu devletin üzerine düşen görevdir. Bu duvarın bir tuğlasını çekerseniz, gerisi ardı ardına gelecektir zaten...
Mehmet Ağar: Yapamam, bu benim elimde olan birşey değil, o taşı çekemem o duvardan...
Uğur Mumcu'nun eşi: O zaman o tuğlayı birisi çeker ve yıkılan duvarın altında siz de kalırsınız...