bugün
- rusların en iyi olduğu şeyler11
- alex de souza vs fred8
- karınız olsa döver misiniz9
- hani u19 gelecekti ühühühühühühü10
- jayden oosterwolde10
- anın görüntüsü17
- cumhrbaşkanm sizi dünya yenemedi ben nasıl yeneyim13
- fulya öztürk9
- bir galatasaraylının kulağına fred diye fısıldamak8
- iran cumhurbaşkanının helikopter kazası43
- icardi190533
- maldivlere gitmek varken eminönü nde takılan martı10
- insanlara olan inancınızı ne zaman kaybettiniz19
- fenerbahçe14
- dursun özbek19
- erkeklerin hep fotoğraf istemesi24
- yeşil gözlü erkek olmak10
- 19 mayıs 2024 fenerbahçenin bütün oyunları bozması11
- fenerbahçe'nin attığı golde faul olması12
- yazarların bugün içtiği sigara sayısı13
- akpnin hala bedava kek vaadini tutmaması8
- galatasaray11
- 19 mayıs 2024 galatasaray fenerbahçe maçı107
- izmir sıcağı9
- fethullah gülen şu an ne yapıyordur17
- sevgilinin kız arkadaş lobisi9
- karıya kıza doymuş erkek31
- bir şarkı sözü der ki10
- mert hakan yandaş31
- ibrahim reisi13
- siz türkler şerefsizsiniz müslüman değilsiniz13
- erecto'nun trafik kazası geçirmesi13
- arkadaşlar damatlık bakıyorum da sizce bu nasıl17
- yozgatlı sevgiliyle yapılacaklar8
- akp'nin fenerbahçe ve beşiktaş düşmanlığı9
- türkiye cumhuriyeti islam devleti olarak kuruldu14
- fenerbahçe büyüklüğü9
- panathinaikos'un atatürk düşmanlığı9
- fenerbahçe taraftarı26
- dokunmaya kıyamadan sevmek21
- kadınlar olarak erkeklerle sevişmiyoruz16
- bik bikinize ne dikersiniz13
- mühendis erkeklerin genel özellikleri8
- bik bik'in cinsiyeti16
- ruh varsa neden görünmüyor13
- aşık olmadan sevişmek17
- en çok yaşamak istenilen şehir11
- bik bik için diktiğim keten pantolon10
- karın gözünün önünde biriyle olursa büyü bozulur9
- erkolar kapatılsın15
Yaşanılan şehre değer verme duygusunun dünyada en çok yaşanabilecek yeri olan istanbul a bağlılığın en güzel ifadesi. Aşağıda turizm sektörünün duayenlerinden bir beyefendi tarafından hazırlanan ve uluslararası bir fuarda dağıtılan bir yazıyı okuyabilirsiniz:
istanbul u sevmezse gönül, aşkı ne anlar !
>Moda bir biçimde soracak olursak:
- Globalleşen dünyada bu şarkının ne anlamı var?
istanbul için yazılan şiirleri, bestelenen şarkıları bugün anlamakta
güçlük çekiyoruz. Batı nın hâlâ gıpta ile baktığı, bizden daha fazla
sahiplenmek istediği istanbul u da hâlâ öğrenebilmiş , tanıyabilmiş
değiliz.
bir türlü sevemeyişimizin en büyük nedeni de bu..
Öğrenciliğimiz sırasında nehirlerin uzunluğunu, tarihten önceki
savaşların anlaşma maddelerini ezberleyip durduk.
Pekiyi neden , mesela, istanbul daki okullarımızda istanbul dersleri okutulmadı.
istanbul un tarihî mekânlarını çocuklarımıza gençlerimize gezdirerek
göstererek öğretebilirdik.
Kendimize istanbullu diyoruz, istanbul da yaşıyoruz, ama istanbul u
ne kadar biliyoruz?
Bilseydik, fethi müjdelenen, uğrunda asırlarca can verilen, yüzlerce
sahabeyi, Eyüp Sultan Hazretlerini bağrında barındıran istanbul u,
fethiyle çağı değiştiren Fatih in, şaheserlerin Sinan ın mirasını bu
derece hor ihmal etmez, hor kullanmaz, hor görmezdik!
Şehir ve şehircilik bilgisinden duygusundan pek nasip almamış
yöneticilerin elinde kör topal bugünkü toz duman ve keşmekeş ortamına
sürüklendik.
Biraz şehircilik heyecanı , biraz hemşehrilik bilinci olsaydı,
istanbul u sevseydik, istanbul u çarpık sanayi kuruluşlarının ,
otosanayicilerinin mekanı mı yapardık.
istanbul, medyanın koyduğu ad ile mega köy ilan haline mi gelirdi?
Taksi şoförleri gideceğimiz semti bize mi tarif ettirirdi?
Dünyada bir benzeri olmayan, muhteşem güzellikteki Tarihî Yarımada yı
en güzel köşeden seyreden Salacak-Haydarpaşa arasını, Salıpazarı
rıhtımını depolarla dolduran zihniyet ile, bu köşeleri devasa gemilere
liman olarak tahsis etme arzusundaki zihniyet arasında ne fark var?
istanbul un tabii ki limana ihtiyacı var.
Ama şehrin ortasında değil!
Venedik te gemiler San Marko Meydanı na mı yanaşıyor?
Herşey illa şehrin en güzide mekanlarını paraya çevirmekse
,Sultanahmet Camii ve Ayasofya arası gökdelen imarı için en ideal
yerlerdir.
köprünün iki ucuna Yeni Caminin önüne yapılacak şopink sentır lar
milyar dolarlara para demez.
Yöneticilerimiz geçmişten ders almadıkları için, istanbul luya son
zamanlarda Olimpiyat Stadı gibi şaheserleri hediye ettiler .
Üstelik, sorumlularına da madalyalar vererek!
Sivil toplum kuruluşlarından herhangi bir tepki duyduk mu? Niye?
Çünkü istanbul sadece onların malı ve sadece menfaatlerine dokununca
dökülürler sokağa! Bütün bu sebeplerden endişeliyiz. Uygulanmak
istenen kentsel projeleri duydukça dehşete düşüyor, gölge etme, başka
ihsan istemem diyoruz.
Tarihî ve kültürel zenginliklerimizden bihaber, güneş ve deniz
turizmine odaklanmış kuma yatırım politikası nın neticeleri de
ortada.
Çözüm mü?
Birinci önceliğimiz , istanbul u daha yakından tanımak her köşesinin
tarihini geçmişini öğrenmektir.
Çünkü tanımak ve öğrenmek sevmektir.
Öğrendikçe seveceğiz . Öğrendikçe tarihsel bütünlüğüne saygı duyup
sahip çıkacak, onu daha iyi benimseyip koruyacağız.
Sevdikçe, çevremizle birbirimizle ve toplumumun bütünüyle ülkemizle
daha iyi iletişim kuracağız.
Mutlu bir şehir yaşamanın yolu istanbul u tanımaktan ve sevmekten geçiyor.
O yüzden o şarkı hiç eskimiyor :
- istanbul u sevmezse gönül, aşkı ne anlar !
kamil özdemir
istanbul u sevmezse gönül, aşkı ne anlar !
>Moda bir biçimde soracak olursak:
- Globalleşen dünyada bu şarkının ne anlamı var?
istanbul için yazılan şiirleri, bestelenen şarkıları bugün anlamakta
güçlük çekiyoruz. Batı nın hâlâ gıpta ile baktığı, bizden daha fazla
sahiplenmek istediği istanbul u da hâlâ öğrenebilmiş , tanıyabilmiş
değiliz.
bir türlü sevemeyişimizin en büyük nedeni de bu..
Öğrenciliğimiz sırasında nehirlerin uzunluğunu, tarihten önceki
savaşların anlaşma maddelerini ezberleyip durduk.
Pekiyi neden , mesela, istanbul daki okullarımızda istanbul dersleri okutulmadı.
istanbul un tarihî mekânlarını çocuklarımıza gençlerimize gezdirerek
göstererek öğretebilirdik.
Kendimize istanbullu diyoruz, istanbul da yaşıyoruz, ama istanbul u
ne kadar biliyoruz?
Bilseydik, fethi müjdelenen, uğrunda asırlarca can verilen, yüzlerce
sahabeyi, Eyüp Sultan Hazretlerini bağrında barındıran istanbul u,
fethiyle çağı değiştiren Fatih in, şaheserlerin Sinan ın mirasını bu
derece hor ihmal etmez, hor kullanmaz, hor görmezdik!
Şehir ve şehircilik bilgisinden duygusundan pek nasip almamış
yöneticilerin elinde kör topal bugünkü toz duman ve keşmekeş ortamına
sürüklendik.
Biraz şehircilik heyecanı , biraz hemşehrilik bilinci olsaydı,
istanbul u sevseydik, istanbul u çarpık sanayi kuruluşlarının ,
otosanayicilerinin mekanı mı yapardık.
istanbul, medyanın koyduğu ad ile mega köy ilan haline mi gelirdi?
Taksi şoförleri gideceğimiz semti bize mi tarif ettirirdi?
Dünyada bir benzeri olmayan, muhteşem güzellikteki Tarihî Yarımada yı
en güzel köşeden seyreden Salacak-Haydarpaşa arasını, Salıpazarı
rıhtımını depolarla dolduran zihniyet ile, bu köşeleri devasa gemilere
liman olarak tahsis etme arzusundaki zihniyet arasında ne fark var?
istanbul un tabii ki limana ihtiyacı var.
Ama şehrin ortasında değil!
Venedik te gemiler San Marko Meydanı na mı yanaşıyor?
Herşey illa şehrin en güzide mekanlarını paraya çevirmekse
,Sultanahmet Camii ve Ayasofya arası gökdelen imarı için en ideal
yerlerdir.
köprünün iki ucuna Yeni Caminin önüne yapılacak şopink sentır lar
milyar dolarlara para demez.
Yöneticilerimiz geçmişten ders almadıkları için, istanbul luya son
zamanlarda Olimpiyat Stadı gibi şaheserleri hediye ettiler .
Üstelik, sorumlularına da madalyalar vererek!
Sivil toplum kuruluşlarından herhangi bir tepki duyduk mu? Niye?
Çünkü istanbul sadece onların malı ve sadece menfaatlerine dokununca
dökülürler sokağa! Bütün bu sebeplerden endişeliyiz. Uygulanmak
istenen kentsel projeleri duydukça dehşete düşüyor, gölge etme, başka
ihsan istemem diyoruz.
Tarihî ve kültürel zenginliklerimizden bihaber, güneş ve deniz
turizmine odaklanmış kuma yatırım politikası nın neticeleri de
ortada.
Çözüm mü?
Birinci önceliğimiz , istanbul u daha yakından tanımak her köşesinin
tarihini geçmişini öğrenmektir.
Çünkü tanımak ve öğrenmek sevmektir.
Öğrendikçe seveceğiz . Öğrendikçe tarihsel bütünlüğüne saygı duyup
sahip çıkacak, onu daha iyi benimseyip koruyacağız.
Sevdikçe, çevremizle birbirimizle ve toplumumun bütünüyle ülkemizle
daha iyi iletişim kuracağız.
Mutlu bir şehir yaşamanın yolu istanbul u tanımaktan ve sevmekten geçiyor.
O yüzden o şarkı hiç eskimiyor :
- istanbul u sevmezse gönül, aşkı ne anlar !
kamil özdemir
güncel Önemli Başlıklar