ucu gelmez süslü düşlerin başkahramanlarıdır.cariye ve harem denildiği anda akla ilk gelen padişahın 'ya şundadır ya bunda' diye her gece birini seçip yatağına aldığıdır.
oysa ki durum bundan biraz farklıdır.çokça masum değilidir,ancak sadece 'seks kölesi' olarak da kullanılmazlar.öncelikle padişaha bu kadar 'çok' kadın sunulmasının en önemli nedeni 'soyun devamlılığının sağlanmasıdır'.osmanlı imparatorluğunda taht babadan oğlua geçtiği için ne kadar çok erkek çocuk (şehzade) olursa tahtın geleceği o kadar garantiye alınmış demektir.cariyeler de bu yüzden önemldir.genellikle yabancı uyrukludurlar.bazı durumlarda, kızlarını gelecek garantisi olarak gördükleri için saraya satan aileler de olurdu.hareme girdikleri anda sıkı bir eğitime başlarlar,musikiden,el işine,güzel yazıdan ahlak/oturup kalkmaya kadar harem görevlilerince disiplinli bir eğitimden geçerlerdi.Tıpkı valide sultan ve sultanların olduğu gibi onların da maaşları vardı.Padişah haremden gelip cariye beğenmezdi,haremin başında bulunan valide sultan eğitimi,görgüsü ve güzelliğini beğendiği cariyeyi padişaha sunardı.şanslı olup padişah ile birlikte olabilenler hamile kalırlarsa odalık denilen ayrı yerlere yerleştirilirlerdi ve önemli miktarda gelir ve mücevherleri olurdur.Haremdeki her cariye padişah ile birlikte olmazdı,haremin günlük işlerinde,sultanların hizmetinde çalışanlar da bulunurdu.Padişahla beraber olmamış cariyelerin içinden yine görgüsü ve eğitimi ile öne çıkanlar enderun üyeleri ya da paşalarla veya onların çocukları ile evlendirilebilirdi.abdulmecit döneminde sarayda hareme musiki dersleri veren hacı arif bey'in haremden aşık olduğu cariyelerle evlendiği bilinir.hatta 'olmaz ilaç sine-i sadpareme' adlı şarkısını da ilk eşi öldükten sonra evlendiği 2.eşi zülf-i nigar'ın veremden ölmesi neticesinde duyduğu acı le yazmıştır.padişah değiştikten sonra saraydan taşınan haremde bulunan ve padişahla hiç birlikte olmamaış cariyeler de bir dönem sonra 'çırağı' çıkarılıp saray dışında,saray görevlilieri haricinde tüccar..vs ile evlendirilirler ve böylelikle i̇stanbul sokaklarına saray eğitimini de taşıyabilirlerdi.hiçbir zaman sokağa atılmaz mutlaka bir şekilde gelecekleri garantiye alınırdı.
