basligin tam hali; "kacarak dertlerinden uzaklasabilecegini sanan insan."
hepimiz zaman zaman uzaklasmak isteriz. kacmak. bazen saklanmak. hani su cocukken kim bilir hangi nedenden dolayi üzülüp aglayarak uykuya daldigimiz zamanlar gibi. gözümüzü actigimizda var olan acinin bitmis olmasi gibi bir duygu yasamayi bekleriz. ama olmaz. büyüdükce uyumak zorlasir. ve uyandigimizda bütün ciplakligiyla dikilmektedir o aci karsimizda. cocukken o kisa sürelik kacisi, büyüdügümüzde daha uzaklara, km.ler ötesine giderek gerceklestirmeye calisiriz. düzelir, gecer diye ümit ederek. ama nereye gidersek gidelim dertler de atimizin terkisinde bizimle beraber yol alir..
kisacasi, tanim: dertlerinden kacarak uzaklasabilecegini sanan insan ancak kendini kandirmaya calisan insandir.
Yeni bir ülke bulamazsın, başka bir deniz bulamazsın.
Bu şehir arkandan gelecektir.
Sen gene aynı sokaklarda dolaşacaksın,
aynı mahallede kocayacaksın;
aynı evlerde kır düşecek saçlarına.
Dönüp dolaşıp bu şehre geleceksin sonunda.
Başka bir şey umma-
Ömrünü nasıl tükettiysen burada, bu köşecikte,
öyle tükettin demektir bütün yeryüzünde de.