bugün
- gideon reid morgan jj25
- türbanlı bacımızın milletin ortasında öpüşmesi19
- yalnguk oglu11
- hangi yazar hangi burç13
- herkesle iyi geçinmek13
- sokak köpekleri9
- magicovento25
- kur koruma ne demek12
- 25 yaşındaki kız 38 yaşındaki erkek ilişkisi15
- kız arkadaşı yüzünden kendini asan genç8
- tebliğcilerin insanların giyimine karışması10
- kuduz karantinası olan bölgeden 35 köpek almak8
- özgür özel8
- lise mezuniyet törenleri10
- istanbul10
- kürt milliyetçiliğinin çok komik olması21
- tezgahtarlık yapan doktora mezunu28
- su faturasının elektrik faturasını sollaması9
- sözlükten hatun kaldırmak19
- uzay pornosunun adı ne olmalı15
- ali koç da bizim aziz yıldırım da bizim22
- gavsın 4 büyük meleğin özelliklerini taşıması13
- irem derici'nin erkek sevdası17
- anın görüntüsü11
- akraba evliliği bir özgürlüktür19
- savaştaki ülkelerden daha fazla enflasyon olması16
- rte türkiyenin geleceğinin garantisidir15
- bizi tanrı değil bilim kurtaracak16
- cinlerin musallat olma sebepleri20
- hiç yaşamadığın şeyi hatırlamak11
- ali koç12
- kadının kocasına ismi ile seslenmesi mekruhtur18
- ellerim bos gonlum hos9
- jose mourinho14
- küresel ıkınmanın yahudi olması gerçeği14
- islam10
- meral akşener12
- bir insanın sizi sevmediğini nasıl anlarsınız12
- ctrlx ile adana sokaklarında gece vakti gezmek9
- üstteki yazar hakkında fikrini söyle13
- allah'ın bizi yobazlarla imtihan ettiği gerçeği15
- arkadaşlar sizce bu bana yakışır mı8
- saraca silsüpüroğlu14
- tatvan belediyesinde rte'nin resminin indirilmesi26
- aktroll yazarları donuzlayıp umursamamak11
- amerikan film klişeleri9
- esma bint mervan15
- atatürk'ün yabancılarla evliliği desteklememesi11
- aziz yıldırım ve ali koç'un canlı yayına çıkması43
- dursun özbek'in aziz yıldırım'a verdiği ayar9
sovyet sosyalist soykırımlar birliği'nin imza attığı bir doğa katliamı ve buna bağlı olarak ortaya çıkan bir soykırımdır.
20. yüzyıl'ın ortalarına kadar "aral denizi" diye adlandırılan ve çevresinin hayat kaynağı konumunda olan aral gölü'nün büyük bölümünün yerinde bugün "aralkum" adı verilen dünyanın en genç çölü yer alıyor.
tamam biz insanoğlu yüzyıllardır tabiatın dengesini alt üst ettik, denizlerimizi girilmez hale getirdik, birçok çevre felaketi yaratarak dünyayı yaşanmaz bir yer yapmaya çalıştık ama bu aral gölü ve havzasında yapılan uygulamalar başlı başına bir soykırım...
ikinci dünya savaşını takip eden yıllarda dünya artık iki kutba bölünmüş vaziyetteydi.
batı'nın karşısında büyük ve güçlü bir komunizm imparatorluğu dikiliyordu.
sahip olduğu doğal kaynakları, tabiyetindeki insanları, hayvanları dahi çekinmeden harcayabilecek bir imparatorluk...
bazı arkadaşlarımızın hayranlık beslediği bu korku imparatorluğu, pamuk tüketim talebini karşılamak amacıyla 1960'lı yıllarda aral gölü katliamını başlatıyordu...
aral gölü'nü besleyen iki damar olan seyhun ve ceyhun nehirleri yönleri değiştirilerek çölde tarım alanları yaratılır...buralardan alınan verimle milyonlarca hektar alana daha pamuk ekilir.
lakin damarları kesilen aral beslenememekte ve sıcak bir bölgede olmasının da etkisi ile kurumaya başlamaktadır.
sovyet yetkililer bu durumu 80'li yıllara değin görmezden gelir.
aslında yine görmezden geleceklerdir ama ortada aral diye bir göl kalmamıştır. zira 80'lerde aral iyice ufalmış ve ikiye bölünmüştür.
görsel
90'lı yıllara gelindiğinde sovyet imparatorluğu'nun çökmesi ile başka gerçekler de ortaya çıkmaya başlamıştır.
zira aral gölü'nün yok edilmesi yüzbinlerce kilometrekarelik bir alanın iklimini, çevre koşullarını değiştirmiş, alt üst etmiştir.
birçok bitki ve hayvan türü yok olmuş, geçim kaynağı göl olan insanlar yeni yaşamlar kurmaya zorlanmışlardır.
tabii bir de seyhun ve ceyhun nehirleri vasıtası ile tarıma açılan çöl bölgelerinde çalışan-yaşayan insanlarda da birtakım biyolojik vakalar görülmüştür.
bölge insanları çöl alanına uygulanan kimyasal tarım ilaçlarının etkisi ile seri bir şekilde kansere yakalanmış, kanser bölgeye ait bir değer haline gelmiştir.
yıllar yılı gizlenen bu gerçekler yüzbinlerce insanın hayatına mal olmuş, bir o kadarı da bu hastalıklara bağlı olarak sakat kalmıştır.
aral havzasında yaşanan katliam ve soykırım sadece iklim değişikliği ve hatalı tarım politikası ile sınırlı değil elbet.
aral gölü üzerinde yer alan Vozrozhdeniya Adası sovyet rusya tarafından 50 yıl boyunca biyolojik silah geliştirme ve deney üssü olarak kullanılmış, tabii aral'ın yok olması ile ada olmaktan çıkmış, ana kara ile birleşmiş, böylece bu adada bulunan ve niteliği bugün dahi bilinmeyen türlü biyolojik silahların insanlıkla buluşması kaçınılmaz olmuştur.
bölgede tıbbın izah edemediği hastalık ve ölümler de bu Vozrozhdeniya Adası'ndan yayılan mikroplara bağlanmaktadır.
tabii bizim körlere göre komunistler cicidir, böyle şeyler yapmazlar...
inanmayın, asılnda aral gölü'nün suyunu ergenekon örgütü tarafından siverek'te özel çiftliklerde yetiştirilen inekler içti. onun için su bitti ve iklimi değişti.
bağlayın bu işi de ergenekon'a olsun bitsin...
20. yüzyıl'ın ortalarına kadar "aral denizi" diye adlandırılan ve çevresinin hayat kaynağı konumunda olan aral gölü'nün büyük bölümünün yerinde bugün "aralkum" adı verilen dünyanın en genç çölü yer alıyor.
tamam biz insanoğlu yüzyıllardır tabiatın dengesini alt üst ettik, denizlerimizi girilmez hale getirdik, birçok çevre felaketi yaratarak dünyayı yaşanmaz bir yer yapmaya çalıştık ama bu aral gölü ve havzasında yapılan uygulamalar başlı başına bir soykırım...
ikinci dünya savaşını takip eden yıllarda dünya artık iki kutba bölünmüş vaziyetteydi.
batı'nın karşısında büyük ve güçlü bir komunizm imparatorluğu dikiliyordu.
sahip olduğu doğal kaynakları, tabiyetindeki insanları, hayvanları dahi çekinmeden harcayabilecek bir imparatorluk...
bazı arkadaşlarımızın hayranlık beslediği bu korku imparatorluğu, pamuk tüketim talebini karşılamak amacıyla 1960'lı yıllarda aral gölü katliamını başlatıyordu...
aral gölü'nü besleyen iki damar olan seyhun ve ceyhun nehirleri yönleri değiştirilerek çölde tarım alanları yaratılır...buralardan alınan verimle milyonlarca hektar alana daha pamuk ekilir.
lakin damarları kesilen aral beslenememekte ve sıcak bir bölgede olmasının da etkisi ile kurumaya başlamaktadır.
sovyet yetkililer bu durumu 80'li yıllara değin görmezden gelir.
aslında yine görmezden geleceklerdir ama ortada aral diye bir göl kalmamıştır. zira 80'lerde aral iyice ufalmış ve ikiye bölünmüştür.
görsel
90'lı yıllara gelindiğinde sovyet imparatorluğu'nun çökmesi ile başka gerçekler de ortaya çıkmaya başlamıştır.
zira aral gölü'nün yok edilmesi yüzbinlerce kilometrekarelik bir alanın iklimini, çevre koşullarını değiştirmiş, alt üst etmiştir.
birçok bitki ve hayvan türü yok olmuş, geçim kaynağı göl olan insanlar yeni yaşamlar kurmaya zorlanmışlardır.
tabii bir de seyhun ve ceyhun nehirleri vasıtası ile tarıma açılan çöl bölgelerinde çalışan-yaşayan insanlarda da birtakım biyolojik vakalar görülmüştür.
bölge insanları çöl alanına uygulanan kimyasal tarım ilaçlarının etkisi ile seri bir şekilde kansere yakalanmış, kanser bölgeye ait bir değer haline gelmiştir.
yıllar yılı gizlenen bu gerçekler yüzbinlerce insanın hayatına mal olmuş, bir o kadarı da bu hastalıklara bağlı olarak sakat kalmıştır.
aral havzasında yaşanan katliam ve soykırım sadece iklim değişikliği ve hatalı tarım politikası ile sınırlı değil elbet.
aral gölü üzerinde yer alan Vozrozhdeniya Adası sovyet rusya tarafından 50 yıl boyunca biyolojik silah geliştirme ve deney üssü olarak kullanılmış, tabii aral'ın yok olması ile ada olmaktan çıkmış, ana kara ile birleşmiş, böylece bu adada bulunan ve niteliği bugün dahi bilinmeyen türlü biyolojik silahların insanlıkla buluşması kaçınılmaz olmuştur.
bölgede tıbbın izah edemediği hastalık ve ölümler de bu Vozrozhdeniya Adası'ndan yayılan mikroplara bağlanmaktadır.
tabii bizim körlere göre komunistler cicidir, böyle şeyler yapmazlar...
inanmayın, asılnda aral gölü'nün suyunu ergenekon örgütü tarafından siverek'te özel çiftliklerde yetiştirilen inekler içti. onun için su bitti ve iklimi değişti.
bağlayın bu işi de ergenekon'a olsun bitsin...
güncel Önemli Başlıklar