bugün

florya

13 senedir ikamet ettiğim, eskiden güzel ve şirin olan, flyinn sayesinde tüm sessizliği bozulan semt. ayrı bir huzur vardır sokaklarında. eğer uzun zamandır yaşıyorsanız burda her sokakta anınız vardır. zeynep bedia kılıçlıoğlu ilköğretim okulunun önünden geçersiniz, 8 senenizi burada geçirdiğinizi hatırlarsınız. ilkokuldan beri saçınızı kesen kuaföre gidersiniz teyzelerin dedikodularını dinlersiniz. bakırköy spor tesislerinin yol kenarındaki seyirci tribünlerinde oturup geceleri sigara içersiniz. roma donduramacısına gidersiniz, senelerdir size dondurma veren amca daha siz söylemeden nasıl dondurma istediğinizi anlar ve hazırlar dondurmanızı. metin oktay tesislerinin ilersindeki parka gidersiniz, eskiden salıncaklarını kullandığınız parkın banklarını kullanırsınız sadece ve yine orda sigara içip eskiyi düşünürsünüz. adakale sokaktan aşağı yürürken ordan nası patenle kayıp düştüğünüzü hatırlarsınız. füze sokağa gelince abinin arkadaşlarıyla nasıl da maç yapmaya heveslendiğinizi hatırlarsınız. üst katınızda oturan gotik kızla eskiden ağaçlara tırmanıp maceracılık oynadığınız günleri hatırlarsınız, şimdi bu samimiyetten ne kadar uzak olduğunuzu daha çok içinizde hissedersiniz. sokakta bulduğunuz yavru kediyle nasıl canla başla ilgilenmiştiniz oysaki o arkadaşınızla. eskiden sakız çikolata aldığınız sinem marketten biranızı alıp istasyonun ilersinde eskiden şeker yediğiniz banklarda içersiniz biranızı. havuzlu çay bahçesine gidersiniz, su azlığından ördeklerin yüzemeyip sadece yürüdüğünü görürsünüz. ilk sevgilinizin taa küçükçekmeceden yürüyerek evinize geldiği parası olmadığı için ve sizden de para isteyemeyeceği için tüm sokakları turladığınızı hatırlarsınız, yıllar sonra arkadaşça gelir yine evinize ve yine aynı sokakları turlarsınız. gün gelir sadece düşüp dizinizi kanatınca ağladığınız o sokaklarda şimdi eskiyi özlediğiniz için ağlarsınız. bir daha asla o saf küçük kız olamayacağınızı bildiğiniz için ağlarsınız. çünkü hayat zordur, saf olanlar ne yazık ki tutunamazlar yaşama... **