bugün

ülkücü katiller

hapisten kaçırılan maşalardır. Türkiye'nin soğuk savaşı ABD'nin koynunda geçirmesine, dönemin pek çok "sınır ülkesinin" aksine bağımsızlıkçı bir üçüncü yol izlemeyip soğuk savaşın cephe ülkesi olmasına yardım etmiş akılsızlardır.

en ünlüleri olan çatlı, darbe sonrası uyuşturucu işine de girmiş, bu işten çok güzel paralar kazanmış, hapislerde yatıp çıkmıştır. ancak kendisine nakit para olarak değil de uyuşturucu madde yoluyla* ödeme yapan mit'in verdiği görevlerde iki eliyle bir siki doğrultamamış, ankara'ya gönderdiği raporlarında hep "asala liderlerini tam öldürecekken elimden kaçtılar" demiştir. daha sonra asalanın finansal desteği kesilince asala liderleri birbirlerine girip örgütü dağıtmıştır. asala liderini de yine asala militanları öldürmüştür. Ancak çatlı o kadar namuslu, o kadar mütedeyyindir ki, yalan olduğunu bile bile, sırf kendi pis işlerine faydası olsun diye orada burada "asalayı ben bitirdim" yalanıyla uyuşturucu işinde ve yeraltı dünyasında forsunu ilerletmeye çalışmıştır.

hem asala ile ilgili hem de bu katillerle ilgili gerçekleri öğrenmek isteyenlere, adamların kendilerinin veya eniklerinin yazdıklarını değil, dönemin devklet görevlilerinin veya araştırmacı gazetecilerinin yazdıklarını okumaları tavsiye edilir. neyin ne olduğu artık biliniyor, kandırmayın kendinizi içi boş efsanelerle.

Buyrun dönemin MiT istanbul Bölge Müdürü Nuri Gündeş'in açıklamalarında:
"Asala'yı Çatlı ve Çakıcı gibi tipler bitirmediler. Boş yere övünüyorlar. Asala'yı 1983'deki Paris- Orly Havaalanına yaptıkları baskın bitirdi. Asala'ya para yardımı yapan Fransız ve Amerikalı Ermeniler, baskından rahatsız olunca, musluğu kapattılar ve olay bitti. Bu konuda rol almış Fransız yetkililer anlattığı için biliyorum. Musluğun kapanmasında asıl rol oynayanlar da, MiT ve Dışişleri Bakanlıklarıydı. Yoksa ASALA bizim kabadayılardan korktuğu için pes etmedi. Cinayetlerini abarttıklarından dolayı durduruldular."http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/haber.aspx?id=5926856&yazarid=69