bugün
- evlilik yaşı kaç olmalıdır10
- erkeklerin sadakatsiz olması12
- cami tuvaletinin paralı olması8
- okul müdürü nasıl korunabilirdi14
- uludağ sözlükte yazmanın hiçbir anlamı olmaması9
- 007 slip don giysin kampanyası15
- anın görüntüsü13
- icardi1905'in sözlüğü bozması22
- sözlüğün en güzel kızı olmanın dezavantajları14
- kızların yedek listesi9
- sözlüğe kız getirmek10
- motosikletle 210 km hız yapmak15
- benim başörtüm var arabamı yanlış park edebilirim8
- libido düşmesi16
- 25 yaşında üniversite okumaya niyetlenmek12
- karşı cinsi tavlamak için ne yaparsınız12
- istanbulda vurularak öldürülen okul müdürü30
- beni özlediniz mi doğru söyleyin12
- 1 85 boyunda zeki esprili yakışıklı kültürlü erkek18
- türkiye den soğuma sebepleri12
- niyetin ciddi mi klişesi12
- dünya bandırmalılar günü16
- sözlükte artık kızlar teklif edecek8
- bir erkeği cezbeden şeyler18
- insan olmaya ceyrek kala'yı eloande den kapmak17
- tamirciye veren kadın12
- komşuyu arabanın arkasına bağlayıp sürüklemek16
- karşı cinse giyim önerileri13
- platonik aşkın kalp kıran davranışları17
- eric bana9
- eloande ile evlenip sözlüğü huzura kavuşturmak21
- sözlük yazarlarının tatlıları13
- bir kızı kucakta zıplatmak10
- yazarların kız çocuğu olursa koyacağı isimler22
- şu an hissedilen duygu17
- burnumuzun dibindeki adaların yunanistan ın olması13
- erkekler götünüze değil yaptığınız pastaya bakar13
- can yaman erkekse sözlük erkekleri ne16
- psikolog fiyatları16
- ithalat ile ülke döndürmeyi marifet diye satmak8
- 2023 2024 sezonu lig şampiyonu9
- macar bakanının türklük açıklaması13
- flörtü eleme sebepleri8
- ölümlü dünya 29
- suratı sabunlamak11
- uludağ sözlük discord grubu8
- eksi ruyaları kaldıracak kantar13
- sözlük yönetimi beni silsin mi16
- sözlüğün terzisi8
- 007 silik yesin kampanyası9
entry'ler (89)
Bakabilen arkadaşlar bir mesaj uzaklığınızdayım.
(bkz: yüzen çıksın belde kasıyor)
Allahından bulsun!
bokunu çıkarıp kendi kendime iş görüşmesi yapmışlığım var. şartlarda anlaşamadık olmadı.
soz vermek ilk basta sonsuz guven ve teslimiyet duygusu uyandirir. cunku ilk soz yapilacagindan suphe duyulmayan sozdur. bu soz tutulmadiysa, sozu verenin hatri gecen biri oldugu dusunulerek, kendi ic sesimize doner; o kisi adina kendimize mazeretler uydururuz. yapabilse yapardi... kismina inandik mi? tamam saralim basa... ama ardindan verilen sozun de tutulmamasi ben onun sozune kanacak kadar deger verirken demek ki hic onemsenmiyorum dedirtir ki bu noktada sadece soz vermek konusunda degil her konuda guvensizlik bas gosterir.
soz vermek dile kolay ancak tum duyular acikken dusunulerek yapilmasi gereken bir eylemdir. bir insana umut verip gerceklesmedigini gorunce ilerisi icin de umutlarini almaya sebep olmamali bir "soz".
son secenek de kimsenin size soz vermesine izin vermemektir. ıs soze kaldiysa birak gitsin....
soz vermek dile kolay ancak tum duyular acikken dusunulerek yapilmasi gereken bir eylemdir. bir insana umut verip gerceklesmedigini gorunce ilerisi icin de umutlarini almaya sebep olmamali bir "soz".
son secenek de kimsenin size soz vermesine izin vermemektir. ıs soze kaldiysa birak gitsin....
-bir şeyin imkânsız olduğuna inanırsanız, aklınız bunun neden imkânsız olduğunu ispatlamak üzere çalışmaya başlar. ama bir şeyi yapabileceğinize inandığınızda, gerçekten inandığınızda, aklınız onu yapmak üzere çözümü bulmanıza yardım etmek için çalışmaya başlar.
dr. david j. schwartz
dr. david j. schwartz
çok ağlamaktan önceki son durak.
içten içe bilinir o günün gelmeyeceği, bu gidişin dönüşü olmadığının farkındadır insan. ama yine de bir umuttur işte, ya gelirse diye beklenir. aylarca hatta belki de yıllarca, kandırır insan kendini...
bilinir ki; o mutludur gittiği yerde, dönmeyecektir.. farkındalıklara rağmen istemsiz bir his gibidir beklemek, alışılmıştır artık ve koca bir ömür harcanır gidenin uğruna..
bilinir ki; o mutludur gittiği yerde, dönmeyecektir.. farkındalıklara rağmen istemsiz bir his gibidir beklemek, alışılmıştır artık ve koca bir ömür harcanır gidenin uğruna..
zengin bir milyoncusu.
bağımlısı olunabilecek kadar lezzetli ve tutsak edebilecek kadar insanoğlu üzerinde kuvvetli bir güce sahip duygudur. öyle güçlüdür ki mantığınızı kolayca ekarte edebilir, sizi avucuna alabilir ve kendisine bağımlı hale getirebilir. alkol gibi, uyuşturucu gibidir yalnızca tatmak ve daha fazla tatmak istersiniz. unutamadığınız eski sevgilinizin kokusu aniden burnunuza gelir öpmek, dokunmak, soymak ve soyunmak istersiniz bu yalnızca basit bir cinsel istek değildir ''ona sahip olabilme'' dürtüsüdür. zihninizde çıplaklık artık başka bir boyut için geçiş biletinizdir. odaktaki kişiye ulaşılamadığı vakit başka birine dokunmak fikri dahi sizi rahatsız eder çünkü tutku tek taraflıdır ''ani ve özel'' - ''birine yahut bir şeye'' karşıdır şiddetlidir zaten tam da bu yüzden saplantının ikiz kardeşidir.
müzik kutusundan çalıyor gibidir bu şarkı benim için. şöyle bir mizansen canlanır kafamda:
bir ev vardır koyu yeşilliklerle çevrili müstakil bir ev,
salonda tek başına birisi ayakta durmaktadır camın dışında koyu ve yüksek ağaçlar vardır ve ufuk görünmez,
bu salona uzun süredir başka kimse girmemiştir,
ayakta duran kişinin melankolik ruh hali, hatırladığı anıların onu içine çekmesindendir,
hatırlanası ve masum duygular, beraberlikler ve çocukluklar artk çok geride kalmıştır,
yüreği ağzında hatılamaktadır bütün bunları o kişi
mutluluk onun için anılardadır, ve onlar artık hiçbir zaman geriye dönmeyeceklerdir
ve fonda bu şarkı çalmaktadır...
bir ev vardır koyu yeşilliklerle çevrili müstakil bir ev,
salonda tek başına birisi ayakta durmaktadır camın dışında koyu ve yüksek ağaçlar vardır ve ufuk görünmez,
bu salona uzun süredir başka kimse girmemiştir,
ayakta duran kişinin melankolik ruh hali, hatırladığı anıların onu içine çekmesindendir,
hatırlanası ve masum duygular, beraberlikler ve çocukluklar artk çok geride kalmıştır,
yüreği ağzında hatılamaktadır bütün bunları o kişi
mutluluk onun için anılardadır, ve onlar artık hiçbir zaman geriye dönmeyeceklerdir
ve fonda bu şarkı çalmaktadır...
ilk çıktığı zamanlar yaz tatilinde üye olduğum, yazmaktan da keyif aldığım sözlüktü. daha sonraları ordan bir çocukla tanıştım hemen hemen her gün msn'den konuşmaya başladık, derken benim yaşadığım yerde yazlıkları olduğunu söyledi geldi görüştük. evet sevgili olduk. 2,5 yıl gibi bir ilişkimiz oldu ona öyle çok aşıktım ki o birden defolup gitti. ondan sonra çok acı çektim. çok üzüldüm. böyle ilginç olaylara vesile olan sözlüktür..
toplum içinde konuşurken ağzına kürekle vurulması gereken kızcağızlardır.
beni hiç özledin mi ? diye sorduğum yıllarımı verdiğim eski sevgilimin bana verdiği cümle ; özledim diyemem, sadece bi kaç kez aklıma geldin. benim için en hüzünlü cümle olmuştur.
maalesef google'dan eski sevgilimin adını aratırken bu siteye üye olduğunu gördüm. tabii daha sonra görsellerde ki fotoğrafını görmüş olacak ki kaldırmış. evet o sarı saçlarını yolmak istiyorum.
evdeki muhabbet kuşuna üşümesin diye yelek örmeyi düşünmek, ( kapşonlu ) düşünmemekle kalmayıp yanımdaki sevgili arkadaşım ile kuşun kanat ölçüsünü almak.
buz gibi soğuk havada,karanlık sokakta yürürken loş ışıklı ve buğulanmış bir mutfak penceresi görmek.evde yaşayan insanların o mutfaktaki ocağın üzerinde pişen ya da ısınan bir şeyi yiyip/içip ısındıklarını ve mutlu olduklarını hayal etmek.
bu ne be! şaka yapıyorsunuz galiba. şayet ben asla arkadaş kalamam.. eski sevgilimle sadece bir defa görüşme kararı almıştık. ona karşı hala bir şeyler hisseden biriyim hala kabullenemedim durumu, 1,5 yıl geçmesine rağmen her neyse.. whatsaptan yazışıyoruz ona olan aşkım gittikçe daha çok büyüyor oda anlamış olacak ki bunu yapamam dedi görüşemem dedi sana dokunsam ağlayacaksın dedi, eskiden yaptığını yaptı engelledi beni... kendimi çıldırmış bir halde sümüklerim aka aka ağlarken buldum. bence her iki taraf hala bir şeyler hissediyorsa bu mümkün değildir.