bugün

entry'ler (22)

goobul net

Türkiye de harita üzerinden emlak ilanı bulma konsepti henüz bebekliğini yaşıyor. Avrupa ve Amerika neredeyse bütün ilanlarını artık harita üzerinden gösteriyor. Sadece Amerika'da google'da kayıtlı olan 4 milyonun üzerinde emlak ilanı var.

Ülkemizde bu açığı görmüş ve proje geliştirmiş herhangi birileri var mı diye biraz araştırdım. Gerçekten de varmış: fakat diğerlerine nazaran harita tabanlı emlak sitelerinin arasında goobul.net yapılmış en ciddi en işlevsel olarak gördüğüm site.

http://www.goobul.net

başlıkları alt alta okumak

· abazan kizlara ne denir sorunsali (3) ...
· kimyager ...

kpssbelgesi com

ihtiyaci olanlara KPSS, KPDS, ÖSYS, ÜDS, LES, ALES sinav giris ve sonuç belgelerini 1 gun icinde gonderen site.
web sitesine girdiginiz zaman soyle bir ifadeyle karsilasiyorsunuz:

"sınavlara kısa bir süre kalmış ve hala giriş belgeniz elinize ulaşmamış olabilir, kayıtlara az bir zaman kalmış ve sınav sonuç belgeniz hala size ulaşmamış olabilir, biryerlere başvuru yapacaksınız ve başvuru için ekstra bir sonuç belgesi gerekiyor olabilir, sınava giriş belgenizi kaybetmiş olabilirsiniz. ve ne yazık ki eviniz ankara dışında.

tüm bu durumlarda acilen ankara'daki birisinin ösym'den belgenizi alıp size ulaştırması lazım. hiç dert etmeyin. artık ankara'da sizin için bu işi yapacak bir partneriniz var. bizi arayın ertesi gün belgenizi adresinize ulaştıralım. "

sanirim sunulan hizmeti guzel bir sekilde aciklamaya yetmis bu ifade.

ogrencibelgetakibi com

internet adresi
http://www.kpssbelgesi.com olarak değişmiş internet sitesidir.

iphone

bana kalırsa tüketim çılgınlığından öteye gidemeyecek üründür. çok bir bilgim yok ama fiyatının 1500 ytl civarı olduğu söyleniyor, küçük bir hesapla iyi kameralı bir cep telefonu ve bir ipod alırsak sanki iphonedan daha ucuza gelir gibimegeliyor. ha ekstra özellikleri var mıdır elbette vardır ama kanımca değmez. alanlara hayırlı olsun ama beni açmadı bu yeni cep telefonu.

bilkent

burası sosyetinin yeni kurtarılmış bölgesidir. çayyolu falan gibi yani. sadece bazı kesimlerin kurtarılmış bölgesi yok ya, sosyetenin de var böyle bölgeleri yani. burada dükkan isimleri de türk değildir bilkent center, cine bonus, mazerella, ankuva, real, starbuck coffee, burger king falan . ankara dönercisi, ismayilin yeri, can market falan da yok, bulamazsınız aramayın derim. burada türkler yaşamamaktadır diye düşünürsünüz en sonunda.

yunanistan

istanbuldan daha düzenli ve temiz köyleri,yemekleri, müziği, denizi, zeytinyağı, kekiği, serbest yunancası, misafirperver insanları, atinası, tanrıları, efsaneleri, uzosu, çıngır çıngır çalgısı, mehtabı, "matyamu ellada"sı, dakka başı duyacağınız "hera poli" ya da "poli kala"sı, biçimleri insanı cezbeden harfleri, güneşi, ruhu ile benzersiz ülke.

80 lerin sonu ile 90 larin basini ozlemek

hababam sınıfı serileri de dahil olmak üzere birçok komik türk filminin tv'de ilk kez yayınlanışına şahit olmak, türk filmi kuşağı akşamından sonra sabah uykulu gözlerle okula gidip arkadaşlarınla birlikte herbir repliğin üzerinden tekrar geçdiğin günleri özlemek.

çekyat

içini tıka basa kullanmadığınız ya da çok sık kullanmadığınız ve göz önünde bulunmasını istemediğiniz eşyalarla doldurabilirebileceğimiz, yaşlandığında ya sadece yatak ya sadece koltuk olabilen ya da ikisi de olamayan temel ev eşyasıdır.

hayatta anlık mutluluk veren şeyler

çikolatalı pudingi kaselere döktükten sonra kaşığı yalamak.

aşk mektubu

karşı cinse olan aşkın romantik bir dille anlatıldığı duygu yüklü mektuplardır. kenarını yakmak, aşkınla anıp tutuşuyorum demektir. üzerine göz yaşı damlayanında pişmanlık, çaresizlik yada özlem egemendir. kırmızı rujla öpüleni ve parfüm sıkılanı tutkulu aşkın meyvesidir.

karagumruk

karagümrük ismini osmanlı döneminde bulunan gümrük eminliğinden almıştır. burası kara yolu ile getirilen gümrük mallarının kontrol edildiği bir yerdi. Ayrıca o dönemde istanbul'un üç gümrüğünün olduğu ;bunlardan rumeli'den kara yoluyla gelen mallar için karagümrük,deniz yoluyla gelenler için büyük gümrük ve üçüncü olarak da tütün gümrüğü olduğu söylenmektedir.

kara carsafli chp liler

"ey sandık sen nelere kadirsin" dedirten sayın Baykal'ın son stratejisi.

arog

fragmanında gördüğüm kadarıyla basit esprilere sahip bir cem yılmaz filmi. cem yılmaz'ın ne zamandır yaratıcı yeni malzemeler bulamamasını belli eden ve halen daha bir tat bi doku esprilerinden devam ederek hazırladığı belli olan film. bilimsel çalışmaların içine türk kavramını sokarak tezatlıklar yaratmayı biz ilkokulda da yapardık. bunun için cem yılmaz'a gerek yoktu hani. cem yılmaz bu şekilde sadece cepten harcamış. yaratıcı bir eser değil bu. gora'da da türkler uzayda esprisiyle yapılan klişe esprilerin bu sefer farklısı sadece. cem yılmaz'dan daha iyisini beklerdim.

genar

1997 yılından kurulmuş olan bir istatistik arastirma firmasinın adıdır genar.

monna rosa

ne kadar doğru bilinmez ama böyle aşklar var mı hala dedirten şiirdir insana.sezai karakoç şiirin kıta başlarındaki harflerinden olusan muazzez akkaya isimli bir kıza aşıktır. onu ilk gördüğünden beri aşıktır sezai karakoç. ve bir şekilde bu aşkını açıyor. kız sezai aşk meşk bunlar bos seyler diyerek aşkına karşılık vermiyor. bu olaydan sonra sezai karakoç dünya ile bağlantısını kesiyor. yıllar yılları kovalıyor okul bitiyor. mezuniyet töreninde kürsüde bu şiiri okuyor. bu şiiri duyan kızımız sezainin yanına gelip ya ben salakmışım sen beni ne çok seviyormuşsun, ben de seni artık çok seviyorum diyince aldığı yanıt yıllar önce kendisinin verdiği yanıt oluyor. bu yanıtı alınca kız gidip intihar ediyor. bundandır ki sezai karakoç hiç evlenmemiştir denir.

hıncal uluç

futboldan hic anlamamasina ragmen inatla bu konuda yazilar yazip yorum yapan, futbolla ilgili herhangi bir konuda bir yorum yaptiktan 2 hafta sonra ayni konunun tam tersini hararetle savunan ve kimsenin de onceki konusmalarini hatirlatmadigi insan
bi keresinde pazartesi sabahlari ise gitmenin zorlugu hakkinda bi yazi yazmisti, ben de pazartesi sabahlarini sevmiyordum ama siz de benim gibi yapin seveceksiniz, sabahlari normalden yarim saat erken kalkip bahceme cikiyorum, ciceklerimi suluyorum, biraz hava aliyorum, sonra ertekin'le beraber cikiyoruz deniz manzarali yoldan giderken insanin ici aciliyo..... diyerek bana ohaa dedirtmisti (herkesin bahceli bi villasi, i$e arabayla giderken de onunden gectigi nefis manzarali bi yer varmis gibi ) patavatsiz adam

malta

bu ülkede ingilizcemi geliştiririm, pratik yaparım, international bir kişilik olurum diyerek fazla kasmayın, hayal kırıklığına uğrama ihtimaliniz hayli yüksek. en azından gece dışarı çıkacaksanız ortamda en azından 3 farklı millet olsun ki insanlar ingilizce konuşmak zorunda kalsın. misal bir gece 7 ispanyolla dışarı çıkma gafletinde bulundum ki gecenin sonunda ben ingilizcemi değil ama onlar ispanyolcalarini bayağı bir geliştirdiler.

aşırı sosyal bar disko gençliği yerine, daha az sosyal ama kültürlü insanlarla da takılın derim. çünkü bir zamandan sonra sürekli kendinizi tekrar etmeye başlıyorsunuz. konuştuğunuz konular bar, içki, yemek, ve parti ekseninden çıkamıyor. insan arada bir edebiyattan sanattan çiçekten böcekten söz etmek ister. nihayetinde amacımız bar gurmesi olmak değil ingilizce öğrenmek olmalı.

adriana lima

kendisini çekemeyen kızların
"sürü psikolojisiyle begeni topluyor" diye kendilerini avuttukları muhteşem hatun.

kulak misafiri olunan yaran diyaloglar

bu yarışmayı takip etmenin gerçekten faydalı olduğunu düşünüyorum. kesinlikle boş bir program değil. ziyadesiyle doyurucu bir "mutfak ve salonun iki yüzü" konsepti olmuş bence. daha açık ifade edeyim, insanın iki yüzlülüğü birçok yönden izleme şansı veriyor; pisliğini de, nezaketini de, zorunluluğunu da görüyorsunuz.