serseri, it kopuk adamlarla uğraşmak yerine düzgün insanlarla uğraşan "kahraman" polistir.
mesela bir yolda trafik çevirmesi vardır. bir sürü ameleyi, serseriyi, egzosundan kara dumanlar çıkan kamyonları çevirmez gelip eli yüzü düzgün kim varsa onları çevirir, dakikalarca belge kontrolü yapar, ceza kesmek için kılı kırk yarar. diğerlerini niye çevirmiyorsun derseniz "şans size güldü" derler bir de.
mesela bir sahil kenarında tinercisi, otçusu, hapçısı kol gezer. bunlar elin bacısına, kızına laf atarlar. çocukların cebindeki parayı gasp ederler, tipini beğenmediğine bıçağı saplayıverirler. bizim polis ise gidip sahilde biralarını efendice yudumlayan, taşkınlık yapmayan, eğlenmesini bilen temiz çocuklarla uğraşır. bu saatte burada ne halt ediyorsunuz der, ceza keser.
mesela toplanınca kendini bir bok sanan bir topluluk vardır. bunlar milletin arabasını yakarlar, dükkanını yağmalarlar, hatta polise taş atarlar, elektriğe zerre para vermezler, verginin adını bilmezler, yeşil kartla yaşarlar. bunlara karşı bizim polisin tek yaptığı barikat oluşturmak, panzerin içinden su sıkmaktır. ancak bir grup öğretmen sadece slogan atıp eylem yaparsa güzünün içine yer biber gazını. bir kere de şu soktuğumunun gazı milletin bütünlüğüne göz diken ibnelere sıkılsın diye beklersiniz ama çok beklersiniz. her zaman dayağı yiyen kesim vergilerini tıkır tıkır ödeyen devlet memurları olmuştur.
yani polis size iki seçenek sunar: ya okuyup, adam olup, vergilerinizi ödeyip, devleti soymayıp polisin tüm baskılarına alışacaksın ya da serseri, anarşist, vatan hainin olup hayatını yaşayacaksın. bir de şimdi imaj yapmak için "halkını seven" polis temalı reklamlar çekmişler. gülsek mi ağlasak mı....
not: işini hakkıyla yapan azınlıktaki polislere saygılarımı duyarım, orası ayrı konu.
3.5 liraya gayet de tatmin edici miktarda kaliteli kahve içebildiğim mekandır. bu kadar kahve çeşidini bu fiyatlarla sunabilen türk markası var da biz mi gitmiyoruz? o çeşitlerin arasında seçmece pahallı bir kahve bulup da onu içerler sonra da starbucks pahallı derler, hatta çoğu eleştiren de gitmemiştir bile, amerikan markası olduğu için zaar. sorsan yerli malı yurdun malı her türk onu kullanmalı geyiği yaparlar da üstlerinde çakma levi's, ayakta converse, telefon finlandiyadan vs. birisi de çıkıp "içtim kahveyi bayattı", "serviste gecikme vardı" ya da ne bileyim "lattesini hiç beğenmedim" gibi falan gerçek eleştiriler yapsın. "vay efenim amarigan özentisi bunlar" denediğinde düşen starbucks kalitesi değil.