Ekşi’de görüp, bilgi verme amacıyla arakladığım başlık. Adamın biri kıbrıs yolunu yarılamış. Bravo…
Bu arada, bir arkadaşımın 70’li yıllarda mersin’de yaşayan babası bir akşam kızkalesi’nden kaptırmış sahile doğru yüzerken, 20 metre kadar solunda kendisiyle paralel şekilde yüzen 2-3 karış yüksekliğinde bir dorsal yüzgeç fark eder (bkz: Carcharodon carcharias).. o bölgede (ve edremit körfezi’nde) düzenli bir faunası olan, bu yüzgeç yüksekliğine sahip bir beyaz köpekbalığı aşağı yukarı 5 metreyi geçer.. adam büyük bir korku ile yüzmeye devam eder, yüzgeç bir anda suya dalar, bu ne zaman parça parça edileceğini düşünerek sahile kadar gider (hayvanın neyin peşine takıldığı bilinmezliğini koruyor), bir daha da hayatı boyunca göğüs hizasından derinde yüzmez.. gerçi bu hayvan canı isterse sahile kadar da yüzebiliyor, o da çare değil ya, neyse..
Fazla cesaret iyi bir halt değildir. Sahilden 5 km açılmak nedir? Sadece köpekbalığı değil, iyisinden bir deniz kaplumbağası bile adamın aklını alır.
"Washington’da düzenlenecek Ticaret ve Yatırım Konseyi toplantısında Türkiye ve ABD arasındaki 100 milyar dolarlık ticaret hedefi kapsamında iş birliği masaya yatırılacak. Türk tekstil ve hazır giyimine yönelik ABD pazarı erişiminin artırılması planlanırken, karşılığında Türkiye’nin ABD’den pamuk ithalatını artırma önerisi getirilecek. Türk tekstil ve hazır giyimine yönelik ABD pazarı erişiminin artırılması planlanırken, karşılığında Türkiye’nin ABD’den pamuk ithalatını artırma önerisi getirilecek. Çin’in “aşırı üretiminin” ekonomik etkisine ve bu ülkenin ticaret savunma önlemlerini aşma çabalarına yönelik potansiyel ortak yaklaşım geliştirilmesinin de gündemde gelmesi beklenen toplantıda, tarımda da Türkiye’nin önüne açacak bir dizi düzenleme adımı bekleniyor. Bu kapsamda, Türkiye’nin taze meyve ve sebze ihracatının önünü açmak ve izinleri hızlandırılması masaya yatırılacak."
yani, canı istediği zaman istediği ambargoyu koyan abd, bizimle asla ulaşılmaz büyüklükte bir ticaret hedefi koyuyor. biz böyle bir üretim yapamayız çünkü türkiye, tekstilde butik çalışan ve bunun için modaya uygun mallar üreten bir üretime sahip. biz, çin gibi çağ dışı modeller üretmiyoruz ama çin gibi tek bir üretimde bir milyon metre kumaş kesemiyoruz. ama gösterilen hedef, "biz çi'den bir şey almayacağız, boşluğu siz doldurun"... bence o masaya yatırılacak tek şey, bizzat biziz... ofis fantezisi kapsamında..
anlaşılan can çekişen pamuk sektörü henüz ölmemiş, çukurova'daki çiftçiye ton başına 12 dolar teklif ederken, ton başına 35 dolardan ithal pamuk almamız henüz çiftçimizi mezara sokmamış ki, böyle bir havuç uzatılıyor.
zamanında da, 50 milyon dolar artı bir miktar tehdit karşılığında haşhaşı bitirmiştik, ondan önce de "zeytinyağlı yiyemem aman" diye türkü söyleyip, zeytin ağaçlarını kesmiştik.. yani, 50'lerden bu yana abd için değişen tek şey, sadece ürünlerin adı..
benim esas utandığım, bir yayın kuruluşunun bunu müjde gibi servis etmesi..
