Allahın belası kızdır. Hayatı boyunca etrafındakilerin kanını emmiş kızdır. Kimseye bir faydası dokunmaz. Aksine herkesin kendine faydasının dokunması gerektiğini düşünür. Her şeye alınır küser. Her isteği bugüne kadar gerçekleşmişdir. Kesinlikle ev hanımı ve eş olamayacak kızdır. Yemek yapamaz. Yoğun işlere hiç gelemez. Hemen pes eder ve ağlar. Her şeyden hemen sıklır. Erkeği olacak kişiye allah sabır versindir.
hiçkimse başını örtüp özgürleştiğini iddia edemez. tam tersi başörtüsünü açan özgürleşmiş olur. mantıken bu böyledir. bunun yanında da islamiyette kadınların özgürleşmesi gibi bir şey de yoktur. yani dinimize göre kadınlar başlarını örtmelidir. bu doğrudur. ancak bu bir özgürlük değildir. dinimizde özgürleşmek buyurulmamıştır. aksine emirlere uyulması gerekir. buna dayanarak başörtüsüyle üniversiteye veya devlet dairesine girmek özgürlük olamaz. sadece alınmış bir izin olur. son söz olarak da başını örten özgürleştim diye düşünmesin, mantıksız olur.
edit: hayvanlar insanlardan özgürdür. tabi oldukları anayasa, ceza kanunu veya ödemekle mükellef oldukları vergileri yoktur. çalışmak zorunda değillerdir. ibadet etmezler. evet doğru insanlardan özgürlerdir. ancak bir konu çarpıtılmamalıdır. başörtüsü kötü, ayıp gerici bir eylem denmemektedir. aksine dinin gerekliliği olarak görülmektedir. zaten din de insanlara özgürlükler sunmaz. biz de müslümanız. ibadetimizi yerine getiriyoruz. fakat bunu bir özgürlük olarak değil, yapmakla mükellef olduğumuz için yapıyoruz. anlayışı kıt şakirtlere duyurulur.
bazı kızların erkekleri hunharca zorlaması sonucu erkeklerde uyandırdığı istektir.
normalde hiçbir zaman şiddet yanlısı olmadık ve de davranmadık. bir kızı boşverin bir erkeğe dahi el kaldırmadık.ama bazı kızlar var ya hani laftan anlamayan, haklı da olsa haksız da olsa susmayan, tek amacı altta kalmamak olan, erkeğine sadece kendisini çekmek zorunda olan eşya gözüyle bakan, alttan alındığında tepene çıkmaya çalışan, tevazuh gösterdiğimiz zaman suçluluk duygusundan öyle davrandığımızı düşünen, her şeyde sorun çıkarıp günlerce başımızın etini yiyen sik kafalı kızları duvara vurasım geliyor. hatta başka erkeklerin sevgilileri de öyle yapıyorsa o başka kızların da kafalarını duvarlara vurarak acı çektirmek ve öldürmek istiyorum.
devlet yurdunda kalan erkeklerin iyi bildiği iç çamaşırı markasıdır. tuvaletlerin ve banyoların kapılarının arkasına donlardan çıkarılan etiketler yapıştırılır. daha sonra banyo yaparken ve sıçarken bilimum gözümüze gözümüze sokulurdu o etiketler.
büyük ihtimalle akdenizlidir. içanadolu, karadeniz ve diğer birkaç bölgenin insanlarına tuhaf gelir. ağzınızın tadını bilmiyorsunuz işte. bir keşfetseniz limonun tadındaki büyüyü, benim gibi patates kızartmasına bile sıkarsınız.
ister istemez insanın aklına gelen durumdur. çünkü hep birlikte sözlükte türkiye gerçeğini görüyoruz. ortada 3-5 adam var. bu adamlar sözde görüşlerine göre başlıklar açarak karşıt düşünceli kişileri tahrik ederek şöyle bir bulaşıyor ve geri çekiliyor. ör: akp'li atatürkçülere, aşırı dincisi alevisine vb. sonrasında herkes birbirine giriyor. herkes karşı tarafa değerler üzerinden saldırıyor. bir başlık açılıyor, ortalık bi karışıyor. sonra başlığın ömrü bir ara bitiyor. arkasından yenisi açılıyor. bunlar zıtlaşma şeklinde oluyor. hemen diğer kişi bir misilleme yapıyor. orası da karışıyor. eksi oylar falan olunca aynı ülkemizin bulunduğu durum gibi düşünüyor insan. o ülkemizi karıştıran güçlerden burada da var. işlerini yapıp geriye çekilip bizi izlerken cipslerini, patlamış mısırlarını yiyorlar.
son zamanların modasıdır. kansızlık, şerefsizlik, irticacılık, bölücülük peşinde koşan yavşakların ısrarla yaptıkları şeydir. ne kadar yazarsanız yazın bu değerlerden vaz geçiremiceksiniz. sizin bilmediğiniz ve de vermediğiniz değeri elin adamları veriyor, biliyor.
hiçbir milliyetçi ve faşizan bir parti sol parti olamaz. eğer ki solcu ve sosyalist olduğunu düşünüyorsan ülkedeki tüm ezilen sınıflar adına politikalar yapmak için kafa yormalısın. sadece kürtlerin hakkını savunan bir parti, hele ki türkiye gibi bir ülkede hiçbir zaman sempatik olamayacaktır. ancak ve ancak "gidip bdpye atacam işte lan oyumu" deyip geyik yapan, kafasında herhangi bir düşünce olmayan apolitik ergenlerden 3-5 oy alabilecektir. nithekim selahattin demirtaş da bu konuda hiçbir yol izlemediklerini itiraf etmiştir.
bazen her insanın hissedebileceği durumdur. hayattan yorulmuş ve bitkin hissettirir. hiçbir şeyi önemsemez olursunuz. bu durumdan ne zaman ve nasıl kurtulunacağı ya da kurtulunup kurtulunamayacağı merak konusudur. yaşayıp yaşamamak da pek umurunuzda olmaz.
