Ta eski zamanlar tabi o zamanlar sadece devlet üniversiteleri ve vakıf üniversiteleri var. Oralara girmek için puan almanız, gerekiyor ya da fetö taktiği soruları çal vb. Dalavereler.... Baktılar olmuyor böyle... Yasal bir yol bulmak lazım... işte karşınızda hop mantar gibi üreyen apartmandan bozma ilginç ilginç bir sürü üniversite... Bakanların ve zenginlerin çocukları para ile okusun diye açılan bu üniversitelere biraz da fakir alalım zengiliğimizi görüp anlatsınlar diye burslu kısımları da açmışlar...
Zenginleri anlıyorum basıyor okuyor... Mezun olunca mezun olduğu bölüm ile ilgili zaten meslek yapmıyor.
Zavallı fakirlere ise ailesinin varını yoğunu 4 seneye yatırıyor.
4 seneden sonra da iş bulursa asgari ücretle başlıyor çalışmaya... 15 yıl çalışınca üniversiteye harcadığı parayı belki kazanır
Yaşadığım bölgede bir yer olduğu için Kurtköy Estemol'u tercih ettim fakat hiç memnun kalmadım.
Saçlarımda cansızlık ve seyrelme vardı.
Analiz yapıldı ve 15 seans alıp, verdiğimiz ürünleri kullandığınızda kesinlikle istediğiniz gibi olacaktır denildi.
Seanslara başlamadan öncesi için fotoğraf çekildi.
15 seans ortalama 5-6 ay sürdü,verdikleri ürünleri düzenli kullandım.
Ve sonuç
Sadece seanslar için ciddi bir para aldılar. (Ödediğim para iyi bir yerde saç ekimi yapabileceğiniz miktarda bir bütçe).. Sattıkları ürünler için ayrı para aldılar.
Hem zaman hem de paranızı alıyorlar sonuç ise berbat...
Seans bitiminde öncesi ve sonrası fotoğraf istedim. Onu bile vermekten aciz ve yetersiz bir yer...
Zaman ve paranız değerli... Bu tür yerlere harcamayın.
Jack London Adem'den Önce Kitabında bu durumdan şöyle bahsediyor:
insanların yırtıcı hayvanlardan korunmak için mağaralardan öncesinde ağaçlarda yaşadıkları dönemde yırtıcılara yem olmadıkları ve ölüm sebebi olan önemli şeylerden biri 'uyurken ağaçtan düşme' ydi. Bu günümüz insanının genetik alt yapısında ve kolektif bilinç altında yer aldı. Ve uykudan irkilerek uyanmamıza neden oldu.
Uykudan irkilerek uyanma ağaçtan düşme hissinin bize yansıyan etkisi...
Dopamin etkisi...
Dopamin, 1957 Kathleen Montagu tarafından keşfedildi
Dopamin Önceleri adrenalin olarak anılıyordu. Sonraları yapılan gözlemlerde beyin hücrelerinin 2 milyonda 1 'i dopamin üretiyordu.
Ve dopamin etkinleşmesi haz duymayı sağlıyordu. Uygun şartlar altında etkinleşen dopamin aktivitesine karşı koymak imkansız.Yapılan çalışmalar
Dopamin sadece haz almak ile ilgili olmadığını gösteriyor. Sanat üretmek, edebiyat ve müzik ;başarı arayışı ;yeni dünyalar ve doğa kanunlarını keşfetmek ;Tanrı hakkında düşünmek ve aşık olmak.
Dopamini etkinleştiren şey sevindirici yanılgımızdır.
Ödül tahmini yanılgısının olabileceğinin ihtimali bile dopamini harekete geçirmeye yeter.
Dopamin etkinliği hazzını belirtisi değildir.
Beklenmeyene, imkana ve beklentiye ve özellikle yeni olana karşı bir reaksiyondur
Sapıklığına engel olamayacağını bildiği için ve her kadına sadece cinsellik gözüyle baktığı için daha da, önemlisi hasta olarak göremediği için bu tipler için gayet normal bir davranış çünkü bunu yapmadığında taciz ya da istismara yöneliyor...
Sinirbilim ve beyin plastisitesi alanlarında yapılan araştırmalara dayanarak
geliştirilen SAS Metodu; müziği, tonları ve konuşma seslerini kulaklıklar
aracılığı ile beynin iki yarı küresi arasındaki iletişimi geliştirerek pozitif
değişimler yaratan bir yöntemdir.
https://galeri.uludagsozluk.com/r/2439462/+ https://galeri.uludagsozluk.com/r/2439463/+ https://galeri.uludagsozluk.com/r/2439464/+ https://galeri.uludagsozluk.com/r/2439465/+
Bu metod beynin belli bölgelerinin frekanslarla uyarılarak nöronlar arası ateşlenmeyi sağlar. insan beyninde ortalama 85 milyondan fazla nöron ve nöronlar arası onbinlerce sinaps oluyor Kişiliğimiz ve davranışlarımız ise sinağsşar aradı kimyasal iletici ler ve oluşan dinapslaron etkisinin sonucu... Sinirbilimci Hebb 'in birlikte ateşlenen nöronlar birlikte bağlanır dediği gibi.... Bu metod nöronların ateşlenmesinin sağlayarak davranışlara yansıyan etkilerin ortaya çıkmasını sağlıyor.
Nerden biliyorsun diyecek olursanız bu metodu bir çok alanda bir çok insana uygulayıp sonuçlarını görüp kendisiyle paylaşıp belgeliyorum.
Kendileri dışında herkesi vatan haini ilan ederek milletin gözünü boyuyorlar...
Gözü boyanan millet mutlu ohhh bedava makyaj yaptılar moduna...
Milleti oruspu ettiler ya...
Jiddu Krishnamurti der ki ; "Hasta bir topluma iyi uyum sağlamış olmak sağlık ölçütü değildir "
Kültürümüzün ölçütlerine göre bir insanın ihtiyaç duyabileceği her şeye sahip olabilirsiniz. Ama o ölçütlerde, bir insanın iyi, hatta tahammül edilebilir bir hayat yaşaması için aslında neye ihtiyaç duyduğu çok yanlış değerlendiriliyor olabilir.
Kültür öğrendiğimiz tüm o abur cubur değerler vasıtasıyla mutlu olmak için neye "ihtiyaç" duyduğumuz konusunda, asıl ihtiyaçlarınıza ters düşen bir tablo çiziyor olabilir.