Şüphesiz ki doğru önermedir.
Normal seyreden (en azından böyle gözüken) bir sağlık durumu var, sigarayı her bırakma denemesinde boğaz ağrısı, ciğer ağrısı, dur durak bilmeyen balgam/mukus akıntısı, halsizlik, sinirlilik, baş ağrısı durumu.
Son denememde bıraktım, fakat yine de bu ağrılardan sancılardan sakınamadım, boğazım şişti, sinüs boşluğunda matkap varmışcasına acı vardı.
Sigarayı bırakan hasta oluyor, bırakmayan da, ama bırakanın ki geçici türden.
Efenim burada kastedilen şey, parodi dinler değildir.
(bkz: parodi din)
günümüzde pek sık rastlanan, kişilerin kendilerine göre din uydurması olayıdır.
islamda kişiye ağır gelen bir şey olur, (cihat, oruç vb.) ve kişi bu beğenmediklerini ayıklayarak kendine bir düzen oluşturur. Ve içten içe doğru yaptığını(!), ortada değişmez bir kurallar bütünü varken tanrı'nın kendi kurallarını beğeneceğini sanar. Ve içten içe cehennem fikrinden ve cinlerden vb. Korkup dine inanmak isteyen biri, mensup olduğu dini sulandırır da sulandırır.
insan dürüst olmalı, ya tümden inanmamalı, bunun kanıtlarının peşinden gitmeli, ya da inanıyorsa bunu uygulamalı (şehadet, namaz, kuran, günah çıkartma, ayin vb.)
ama uygulamadığı halde inanan ve bunun tanrı ile kendi arasında olduğunu söyleyen, yalan söyler çünkü emirler gayet açık ve nettir dinde, siz bunu esnetemezsiniz, gevşetemezsiniz, "farklı" algılayamazsınız.
Adem'e bahşedilen babalık gibi, babayı çok sevip onun lafını dinlememek, hristiyan olduğu halde hırsızlığa ve yalana devam eden biriyle aynıdır.
Tanrı'yı seven onun emirlerini yerine getirir, aksi halde dine mensup olmamalı, oluyorsa da sulandırmamalıdır.
islamda alkolün ve zinanın cezası vardır, ya tövbe edersiniz ya da gereken cezayı çekersiniz,
Musevilikte recm vardır, zina ederseniz gömülür taşlanırsınız, bunlar pek gayet açık ve ciddi emirlerdir, tanrı'nın uygun gördüğü kurallar bütününe din deriz, çeşitleri olmakla beraber, kökenleri çok eskidir.
Zaten kalıptan döküldüğü gibi kullanılmaz teori, teoriler kendini yenilerler.
Ki darwin bir bilim adamı, yani bu şu demek oluyor, dini bir kitap yazmadı ki değiştirmek yanlış olsun, anlaşıldı mı?
Darwinizm zaten o zamanlara göre harika bir bilimsel yığındı, ama günümüzde daha da geliştirilmişi, modern sentetik evrim teorisi dediğimiz, neo-darwinizm var.
Lütfen.
Bilim eskimez ve çürümez.
1933 yılında kadınlara seçme seçilme hakkı verildiğinde aydın'ın çine ilçesine bağlı demirdere köyünde seçimi kazanan gül esin, ilk kadın muhtarımızdır.
1996'da antarktika'da keşfedilmiş meteordur. 13.000 yıl önce düşmüştür ve 4,5 milyar yaşındadır. Üzerinde bulunan bakteri kalıntılarını, panspermia teorisine kanıt olarak yorumlamışlardır.
(bkz: panspermia)
11 nisan 1953 doğumlu ingiliz matematikçi, oxford üniversitesinde royal society araştırma profesörüdür. 1637 yılında ortaya atılıp bir türlü çözülememiş "fermat's last theorem" problemini çözümlemesiyle ünlü olmuştur.
Fermat's last theorem ile bir kütüphanede, henüz 10 yaşındayken tanışmış ve çok ilgisini çekmesi üzerine bu alana yönelmiştir.
"Homo mutans, homo luminens" türkçesiyle "değiştirici insan, aydınlatan insan" adlı kitabı yazmıştır.
Bahsi geçen kitabın sadece giriş bölümü 500 sayfanın üzerindedir. Kitabın yazımından önce, felsefecilerin, simyacıların, biyologların, kimyagerlerin, zoologların, psikolog ve uzay bilimcilerin kitaplarını okumuştur. Budapeşte üniversitesinde çeşitli konferanslar vermiştir.
"ingiltere'de cinsel yaşam" adlı kitabı yazmış, kitabında ingilizlerin kırbaçlamaya düşkün olduklarını, hatta avrupa'da "ingiliz usulü" denildiği zaman akla gelen şeyin kamçılamak olduğunu söyler.
(bkz: colin wilson)
Hayvanbilimde Ömrü boyunca erişkinliğe ulaşamayan hayvanlar için kullanılan terim. Gerçekten de axolotl lizard adlı kertenkele hayatı boyunca bebektir.
2 yaşında evlenip 10 yaşında ölen insan gibi, hayatını yine yaşar, ama erginliği göremez.
"Afedersiniz" hatta "çok afedersiniz" ile başlayan, devamı ileri derecede küfür ve argo içeren davranışlar bütünüdür. Örneklemek gerekirse;
"Çok afedersiniz beyza hanım, ama ben onların geçmişini s*kiyim."
Philip k. dick tarafından yazılmış oldukça sürükleyici olan, bilim kurgu demeye utanılan kitaptır. Yazımından günümüze çok zaman geçse de, raflardaki yerini terk etmeye niyetli olmayan kitaptır.
"Fırçayla ne güzel boyayamıyor duvarı, ama ben x ürünü ile ne de güzel boyuyorum duvarı" tipindeki, sattığı ürünü mars'taki madenlerden getirttiğine inandırmaya çalışan, seyircinin daha önce duymadığı/görmediği bir ürün izlenimi oluşturmak için hazırlanmış reklamlardır.
Sözlük yazarlarının, uludağ sözlük kültürünün bir parçası olan "zirve"yi antalyada düzenlediği etkinliktir. Katılım ve grup bilgisi için şahsıma ulaşılabilir.
Bugün bir yerde okuduğuma göre vücut 6-11 ay içinde şekil almaya başlayabilir, ama zeka ve kültürün gelişimi çok daha uzundur, ayrıca kas atalarımızın evrim aracı olabilir, ama güncel araç beyin.
yaşadığımız coğrafyada kuran olan kitaptır. mesela, benim başıma bir olay geldi üniversiteye gitmedim ve tekrar hazırlanıyorum, bu olay benim hayatıma yön verdi, olan yönünü değiştirdi. kuran ise insanlarımızın doğduğu andan itibaren hayatlarına yön veren, ve birçok kişinin hayatı boyunca uğruna tartışmalara katılıp kavgalar ettiği, gerekirse bu yolda öldüğü kitaptır. neden insan bu kadar hayatını üzerine kurduğu şeyi açıp okumaz?
çok geçmeden; lafım müslüman olup neye inandığını bilmeyenedir, yanlış anlaşılmaya. ve başka bir inanca sahip olup yine neye inandığını bilmeyene.
Onaltılar Manifestosu, Kropotkin ve Jean Grave adlı anarşist kuramcıların öncülüğünde 1916 yılında yayınlanmış bir metnin adıdır.
Manifestoda, Almanya'nın emperyalizmine karşı müttefik devletlerin zaferi desteklenmektedir.
death metal'in olmazsa olmazıdır. death metal'de kullanılan brutal vokal ve türevlerine verilen isimdir. kimileri gırtlak kullanımında adeta devrim yapmıştır. insanüstü vokaldir; candır, kandır. sesin distortionlanmış halidir.
son dönemlerde endonezya başta olmak üzere müzik konusunda aşırı bağlılık başladı. bu müzik türü ise death metal'dir. bu aşırı sevgi taraftarları bir ayrıma sürükledi, normalde metal müzik kitlesine 'metalhead' ismi verilirken death metal aşıkları kendilerini tanımlamak için 'deathead' tabirini kullanmaya başladı. kısacası deathead: harala gürele death metal ve türevleri dinleyen kişi.