bedri baykam'ın bir kitabıdır. kitabın arkasında söyle yazmaktadır;
türk ressam ve kendine taktığı adla kültür gerillası bedri baykam, maymunların resim yapma hakkında, bir avuç meslektaşından,kendine yakın bulduğu bazı sanatçılardan ve sayısı çok az olan duyarlı sanat tarihçilerinden aldığı azıcık yardımla, batı sanat kurumunun karşısına tek başına dikiliyor......
bu kadarı yeterli sanırım!?!?!?
tanrılara ilk karşı çıkan yunan tanrılarından biri. ateizim in ve başkaldırının öncülerindendir. zeus tan ateşi çalıp insanlara vermiştir. sonrasında korkunç şekilde cezalandırılmıştır. tanrı olduğundan ölümsüzdür çektiği acılara karşı ölememiştir de...
sanatsal bir akımdır kimse bilmez biz yatattık. soyut dışa vurumculara alternatiftir. yaptığı işleri kimseye göstermezler herkezden saklarlar. içe dönük kişiliklerdir. beğenmeğen insan grupları kabul etmez. bize ne......
bu bizim gibi geri kalmış ülkelerde kullanılan bir yöntemdir. oy kullanan yurttaşın bilhassa tırnağında ve akabinde parmağına çıkmayan mürekkep dökülür. bu devletin vatandaşlarına ne kadar güvensiz olduğunun göstergesidir. alternatif olarak: parmağını da, vicdanını da kirletme.
eğer alınacak kitabın yazarı hayatta değil ise gönül rahatlığı ile alınır kitap, yok yaşıyorsa ciddi bir vicdan azabı çekilir çok sevmediğimiz bir yazarsa çevredekiler kolacan edilip alınır, ama sevdiğimiz bir yazarın korsan kitabını almak cekilen ciddi bir vicdan azabını getirir arkasından tehlikeli bir durumdur,önerilmez.
sevgili başağın bir şablon baskısından alıntılar yapılmıştır;
dum taka dum ta. abarokondi. kağan hemen başladı diskmenimi bıdı bıdı bıdı. sonra samet'le "mine mine" diye bağırdık. o sırada böyle bir baktım çağla yine bağırıyor"biri beni öldürsün" diye. tam koptum kaçıyodum özgür geldi "nereyeee? hadi çabuk sınıfa" sınıfa yaklaşırken BOM! ödüm koptu mert patlatmış meğerse etkiyi. hemen samet'in yanına koştum bu sefer "hey hey hey" diye gezindik sınıfta. mert'e sordum "söyle cınım " dedi. kağan'a sıvıştım konser verdi bana; "creeping deaatthh!(dililili) ya aşkım konserdeyim ya!!!" bi de başak mutsuz... bir sürü ödefi var... hemde çok kızgın çünkü buna faşizm denir... küstüm işte hepinize. bende ıraz'ıma gittim. anlatmaya çalıştı; yani gayette...ya...şey...anla be elimi böyle yapınca anlaman gerekiyordu =) samet? kick the baby. HATIRLAMIYORUM! yine ıraz'a gittim mirza ile sigara içiyordu.yakında sigara içmek yasaklanıcak.
Bu kadına dikkat. En önemli baskı sanatçılarından biri. Alman sanatçı, birinci ve ikinci dünya savaşını yaşamış; savaşlarda oğlunu ve kocasını kaybetmiştir. Daha önceleri nasyonel sosyalis olan santçı, savaşta verdiği kayıplardan sonra kominist olmuştur. Görülmeye değer taşbaskıları bulunmaktadır. Ölüm, kadın ve çocuk konularına ağırlık vermiştir.
Taş Baskı yada Düz Baskı da denir. Bu teknikte kullanılan kalıp zamanımızdan altı milyon yıl önce oluşmuş deniz hayvanları kabuklarının fosilleridir.Bu taşa biz kireç taşı diyoruz. Taşın yüzeyine yağlı kalemle çizim yapılır. Bir dizi kimyasal işlemden sonra taşın yüzeyine merdane yardımıyla mürekkep verilir ve presten geçirilir. Baskı sırasında taşın yüzeyi sürelki ıslak tutulur. Bu teknikte suyun yağı itmesi prensibinden yararlanılır.
Bu teknik Alman Alois Seneheller tarafından rastantı sonucu bulunmuş. Mutfak tezgahının kireç taşı olması sayesinde adam tekniği buluyo var işte böyle ruh hastaları. Tekniği uygulama şansınız olsaydı rastlantı sonucu bulunamıycak kadar karmaşık bir teknik olduğunu anlardınız.