Sen bu topraklarda işsiz, aç, çaresiz binlerce insan varken başka ülkeden işçi getirmeyi savunuyorsan; önce şu ayeti hatırla:
"Allah adaleti, iyiliği ve yakınlara yardım etmeyi emreder."
(Nahl Suresi, 90)
O zaman iyilik istiyorsan, adalet istiyorsan, önce kendi halkına yardım edeceksin.
Kimse kalkıp da bu ayetin arkasına sığınıp ucuz iş gücüne ‘hizmet’ süsü veremez.
soru 1, neden 50 adet değil. son iki uçağa paraları mı yetmemiş.
soru 2, PowerPoint ile uçak satma becerisi olan Türk arkadaş kimmiş ?
soru 3, renk tercihleri var mıymış yoksa uçakları dümdüz gri mi göndericez. çünkü pasta cilalı lacivert falan da 10 numara durur.
aynen aynen, italyan bir arkadaşım vardı. bizdeki hatay depremini çokta siklememişti. o zamanlar kızıyordum kendisine ama şimdi anlıyorum ki baya haklıymış eleman.
devletin nasıl yönetildiğinden, kanundan falan haberi yok kimsenin. ellerine sağlık demiş adam yukarıda. yarın öbür gün zabıtadan dayak yese ilk işi burada başlık açmak olur.
Bir çocuğun ilk rehberi ve en büyük sorumlusu ebeveynidir. Çocuk, daha gelişmemiş ve yönlendirmeye açık bir bireydir; davranışlarını, değerlerini ve sınırlarını büyük ölçüde ailesinden öğrenir. Eğer çocuk suça sürükleniyorsa, bu çoğu zaman aile içindeki ihmalkarlık, denetimsizlik ya da yanlış yönlendirmelerin sonucudur.
Ebeveynlerin bu sorumluluğu üzerlerine almaları, hem çocukları için daha sağlıklı bir gelişim ortamı yaratır, hem de toplumda suça karşı daha ciddi bir caydırıcılık sağlar. Ayrıca, ebeveynlerin hesap vermesi, çocukların daha erken yaşta doğru yolu bulması için teşvik edici olur.
Kısacası, çocuk suç işlediğinde sadece onun değil, onu yetiştirenlerin de hesap vermesi gerekir; böylece suçu önlemede aile kurumunun önemine vurgu yapılır ve toplumsal düzen güçlenir.
ne aptallıktır, ne ahmaklıktır. kadını ve çocuğunu koruyacaksın kardeşim ülke olarak. sonuçta fiziksel olarak daha güçsüz olan bir tarafın, devlet tarafından bir tık daha fazla korunmasından bahsediliyor. buna karşı çıkmakta neyin nesi ?
geçenlerde Tekirdağ’ın Süleymanpaşa ilçesinde iki kişiyi öldürüp, kaçarken, biri polis üç kişiyi de yaraladığı iddiasıyla yargılanan kişi, mahkemede "Aklımı yapay zekayla okudular. Bu yasal mı?" demişti.
ormanları kasten yakan kişi, sadece mala zarar vermiyor. anayasal bir hakkı, yani sağlıklı çevrede yaşama hakkını ihlal ediyor.
ekosistemi tahrip eden, canlıları öldüren ve toplumsal yaşamı tehdit eden kişi ağır bir suçlu bence.
o yüzden ormanı yakmak, devlete karşı işlenen suç, kapsamına alınıp, gerekirse idam ile caydırıcılık açısından cezalandırılabilir.