hayır yok böyle bir şey!
sevdiğin insandan vazgeçmek.
en acı cümle başlığı olsaydı sol frame de
en ön sırayı alırdı bu cümle, sevdiğin insandan vazgeçmek.
sevgi vazgeçmek mi,
vazgeçmek sevginin göstergesi mi,
hangisinden vazgeçeceksin
gecelerce büyüyen özleminden mi
ona bir kez daha dokunma arzusundan mı
o güzel gözlerinden
yumuşacık ellerinden mi
yoksa ellerine sinen o güzelim kokusundan mı
o ıslak dudaklarından mı
hani sizi arzuyla öpen
sizi şefkatle sarmasından mı
gününüzü güzelleştirmesinden mi
canınızın çok sıkkın olduğu bir anda tek bi lafıyla sizi gülümsetmesinden mi
o kısık sesiyle seni özledim deyişinden mi
hiç ummadığınız anda attığı mesajıyla sizi çok mutlu etmesinden mi
onu hayata bağladığınızı düşündüren şeyden mi
onun yanında olma isteğinden mi her ne olursa olsun
her şeyinizi ona vermekten mi
hep yanı başında olmayı istemekten mi
her konuda ona destek olmaktan mı
onun olmayı istemekten mi
onun kadını olmayı
hangisinden?
yoksa hayata sarılma nedeninizden mi
çünkü sevgili her şeyden ümidin kesildiği anda ortaya çıkar
sizi ağlatır
gülümsetir
şarkılar şiirler yazdırır,
hangisinden, hangisinden!
hayır olmaz,olmamalı.
hayatta bazı şeyleri yapmadan evvel iki kere düşünmek gerekir aslında.
belki de çoğu şeyi. daha sonrasında yaptığımız hataların bedelini çok ağır ödeyebiliriz, ki bu bedel; asırlardır insanlara en büyük korkun ne? diye sorulduğunda verilen cevap dahi olabilir:
-sevdiklerimiz..
evet bende hayatta en çok sevdiklerimi kaybetmekten korkarım, çok klişe değil mi? gerçek bu ama. onlar sayesinde yaşama tutunduğumu asla unutmam çünkü. bir ağacı toprağa bağlayan kökleri gibidir onlar. zedelenen kökün yerine kolay kolay yenisi gelmez, kökler kendini onarır belki ama asla eskisi gibi olmaz. bende öyle bir insanı kolay kolay alamam hayatıma, alınca da çıkarmam çok zor olur ama bazen elimden hiçbir şey gelmez. bağlanma değil bu, aslında gelirken gideceğini bilmek gibi bir şey.
tamam gitsin ama lütfen bu benim yaptığım bir hata yüzünden olmasın diyorsanız eğer bence bundan sonra adımlarını dikkatli atmalısınız, yaptıklarınızın asla gizli kalmayacağını bilerek yapacaklarınızı iki kere düşünmelisiniz, bedel ödemek istemiyorsanız eğer, ki bu bedel sevdiklerinizin ağzında duyacağınız iki çift kötü laf dahi olabilir.
bunun acısını sevdiğinin ağzından böyle sözler duymayan bilemez, çok koyar,yüreğinizde bir ağırlık hissettiğiniz anlar olmuştur, aynen öyle. çok kötü bir durum. elinizden bir şey gelmez hani, çığlık atmak isteyip atamamak gibi, ağlamayı çok isteyip gözlerden yaş gelmemesi gibi, aslında tam o anda ellerine dokunmak isteyip dokunamamak gibi, çok acı, iğrenç bir duygu bu.
pişmanım ben. bir şey yaptım ve iki kere düşünmedim, aslında hiç düşünmedim.
söylediklerimin nereye gideceğini kestiremedim. köpekler gibi pişmanım evet. yaşayan anlayabilir, ki aslında kimsenin yaşamasını istemem böyle bir şeyi.
o yüzden n'olur bir şey yapmadan bir sözü söylemeden bir insanla bir şeyler paylaşmadan evvel bir kaç saniye durun ve bunu söylersem;
ne olur
nereye gider
sonucu nereye bağlanır diye bir düşünün, sonrası mı sonrası pişmanlık..
sevdiğim ikinci kadınsın sen,
ilkini sevmeye mecburdum.
çok iyiliği oldu bana,
ve hayatımda hiçbir mecburiyeti onun kadar sevmedim,
sevdiğim ikinci kadınsın sen!
ilkinin yerini alman mümkün değil,
o öğretti bana sevmeyi,
o öğretmese sevemezdim seni bile,
inan o tuttuğu için ellerimden,
yürümeyi öğrendim, koşabildim sana.
onun gözlerine benzediği için gözlerin,
alamadım gözlerimi senden,
sana aşığım, seni seviyorum.
sevdiğim ikinci kadınsın sen!
hayatım boyunca omuzumda taşıyorum onu,
ve sen her sabahımdasın,
kıskanma
alfabede bile senin adının baş harfi ondan sonra gelir,
kalbim şimdi senin,
onun kadar sev beni kafi
o doğurdu, sen öldürme!