Yolda sakin sakin giderken içimden şunu geçiriyordum;
- ulen şimdi bana bir şey olsa kötü haber nasıl yayılır ki? Anneme mi ulaşırlar acaba, yoksa nişanlıma mı? nişanlıma zaten ulaşamazlar dünyanın en saçmasapan şekliyle kaydettim onu, dur onu bir ara değiştireyim bana bir şey olsa adama ulaşamayacaklar yahu..ya kötü niyetli biri çantamı çalar da yakınım kimseye ulaşamazlarsa ne olur? Bak bir de bu var..
neyse ben böyle düşünüyorum içimden falan, yolun kenarına adım attım karşıya geçmek için hamle yaptım ki aracın biri acı bir fren yaptı ve sağ baldırıma bir güzel gömçürdü..nasıl bir şoka girmişsem adama "pardon" deyip yüremeye devam ettim..
aklımdan geçen her şey mi oluyor, belayı mı çekiyorum bilmiyorum ama var böyle bir şey..
simav depremi'nin öncesindeki gece de rüyamda depremi görmüştüm..bak aklıma geldi nişanımda müzik olmasın diye inat etmiş beyim ve ailesini ikna edememiştim..nişandan bir gün önce akrabaları öldü ve nişanda müzik yapmadık..korkuyorum lan sözlük, psişik miyim lan ben!
kendisini severim..addicted, sonra do me good, he can only hold her, sonra back to black severim..bende yarattığı imaj sadece şu;
bir zamanlar milli vanilli vardı böyle ikili..bunlar acayıp şarkı söylüyordu da başkalarının seslerine pileybek yaptıklarını itiraf ettiler sonra..bu kızcağız da çıkıp birisinin sesine pileybek yaptığını itiraf falan etsin bir şey yapsın..ciddiyim..
yani bu ses, bu kız, bu hayat tarzı..
bu şekilde devam ederse çok yaşamaz kanaatindeyim..
sahilden gidenler bilir, tam o kızılay dönemecini dönerken şoför ahaliye sesleniyor;
"veliefendi, koşuyolu var mığğğ, veliefendi koşuyolu?"
her defasında sırf diğer insanlar yeni mahalleden gitsin diye "var" diyemiyorum..hani utancımdan mı diyemiyorum, diğer insancıklar evlerine yakın insin diye mi bilmiyorum..sanırım gerizekalıyım..