mutfaktaki cop kovasinin etrafina konuslanan birkac sivri gordum. aklima sipaydir men gibi super kahraman olabilme ihtimalim geldi. ulan hep bunlar mi bizi fortlucak, diye dusunup kara sinek yakalar gibi saldirdim ustlerine. 2 tanesini sag ele gecirdim. kanatlarinin bagli oldugu, herhalde vucudu denen ince uzun yeri maket bicagiynan yararak icinden cikan sivilari ortasindan ikiye boldugum bir kurdan yardimiyla siyirdim. sonra da emdim.
bu sekilde ikinciyi de mideye indirdikten sonra biraz mkdem bulandi. ama pek bir sey de olmadi. bu sabah kalktigimda yanaklarimda kahverengi izler ciktiginj gordum. biraz da belimde ve kasiklarimda kasinti peydah oldu.
super kahramanlik yolunda ciktigim yolda umarim gregor samsa'ya donmem.
dört yil universite egitimi verilmis, oguz atay ve huseyin nihal atsiz basta opmak uzere pek cok yazari hatmetmis, pek alkole bulasmamis beynim satiliktir.
sadece hafif bir ugultu yapar, agrimaz.
ölücülere ben varim, ciddiler beynime lutfen.
(tamam tamam)
insanlik, edep, temizlik bilen kisilerin yapacagi sey. yuvarlak yapip saga sola atmak, masanin kanepenin ardina yapistirmak da ne demek?
insan gibi davranin. eger pantolon cok darsa gomlek cebini de kullanabilirsiniz elbet. maksat kimseyi rahatsiz etmemek.
not: hele uzerinden saatler gecince o sumuk kuruyor da yapisiyor ya... anlayamazsiniz.
mesela bir meyve suyunu ele alalım. bakkaldan satılırsa 1 tl, biraz manzaralı bir mekandan alırsan 2,5-3 tl, hele ki uçakta satılan yükseklikte orantılı olarak nerden baksan 4-5 tl olur.