kimse kimseyi sevmek zorunda olmadığı gibi, bazen öyle bir an gelir ki beraber çalişmak zorunda olduğunuz insandan tiksinir, nefret edersiniz. Her konuşması sizi rahatsız etmeye, her hareketi size batmaya başlar. Tabii olayların bu duruma gelmesinde muhakkak iş arkadaşının önemli katkıları vardır. Bunlara verebilecek ilk örnek, kendi başarısızlığını size yıkıp, sizin başarınızı sahiplenen türden olanıdır.
birde ayrıca patron yalakalığı yapanlar vardır ki, böyleleri cidden cinayet sebebidir.
yapmaktan alı konulamayan, kişiyi rahatsız eden, istenmeden gelen düşüncelere takıntı denir. zihnin davetsiz misafiri olup, kişiden kişiye farklı bir olgudur.
bunlar, Bazı insanların gündelik hayatını fazla etkilemezken, bazılarında ise abartılı bir hal alıp, çevresindekileri de etkilemektedir.
günde en az iki kere cam silmek, bunlardan biridir.
gecenin 3 ünde, bir kaç gün önce çalınan bisikletimi tesafüden yolda yürürken gördüğümde, hemen telefona davranıp aradığım polisin, yarım saat içinde olay yerinde olması.
valla o an gözlerime inanamadım.
yapmadığınız bir olayı yaptığınızı iddia etmek *,kişinin hak etmediği davranışla karşılaşmasına, insanın hayata, insanlara olan bakış açısının değişmesine, adil olmayan, canınızın yanmasına sebep olan olaydır.