Üniversitelerin öğrencilere verdiği "edu" mailleriyle kayıt olunabiliyor. Hocalarınızı değerlendirebiliyorsunuz,insanlarla dm den anlık sohbet edebiliyorsunuz, forum ve ilan özellikle etkili olarak kullanılınca türkiyede tek olan bir site haline geleceğini düşünüyorum.
Ayrıca site mail uzantısı olmayan üniversite öğrencilerinide düşünmüş.
Bunu için ayrıca kolaylık sağlamak için farklı bir kayıt sayfası oluşturmuş.
Öğrenci kimliğin ön ve arka kısmının resmini çekip yollayabiliyorsun siteye ve buda büyük bir kolaylık sağlıyor.
Sıra gibi gereksiz uğraştırıcı şeylerle zaman kaybetmiyorsunuz.ilk çıkış reklamları ilgi çekici olmuş bunlardan
biri ;
-Vizenin %40'ı Finalin %60'ı eğlencenin %100ü
- Artık hocalara puan verme sırası sende
- Liseliler Out Üniversiteliler in
- Facebook Out Bymio in
mevcut durumdaki eğitim ve öğretim yanlışları hat safhada. saysak belki kitap olur.
herkes müzdarip bu durumdan geleceğimiz sonuçta.
Gelin hep beraber bu durum içerisinde bizde hakkımızı arayalım direnelim!
15-16 ve 22-23 Haziran tarihlerinde yapılacak sınava tüm yurt genelinde grev uygulayarak girmeyeli tepkimizi koyalım tüm hayatınız boyunce köle gibi yaşamaktansa 1 seneniz gitsin.
Tüm türkiye genelinde sınavlara girmeyelim tepkimizi ortaya koyalım! ***
Moderatörlerin yazarlarla taşşak geçtiği gerçeğidir efenim.
Özellikle biri var ki peşimde kendimi anarşist gibi hissediyorum. Her yazdığım siliniyor. Bir dizi başlığının altına yazılan spoiler ve yorum ile nasıl "entry - başlık uyumsuzluğu. entry başlığı tanımlamalıdır." denebilir . 80 sayfanın yarısı spoiler ile geçiyor bir tek benimki mi ters?
Her yazdığımı silen moda sesleniyorum burdan.Zaten ayda 1-2 entry giriyorum. Benim yazdıklarım şu ortamda seviye olarak 10 üzerinden 7-8 olarak gözükebilir silecek entryler o kadar çokki ona bakılırsa senin 7/12321321 saat entry silmen lazım.
Yıllardır sözlüklerde yazıyorum böyle şerefsizlik görmedim. Moderatör seçimi heralde -16 şartıyla yapılıyor. Zaten seviyenin kalmadığı şu sözlükte son zamanlarımdı. Sikerim böyle sözlüğü efendim.
Ygs(yükseköğretime geçiş sınavı) ve Lys-4 (Lisans yerleştirme sınavı) kapsamında felsefe soruları sorulmaktadır.
Yıllardır süre gelen 40 soruluk ygs'de 12 felsefe sorusu bulunmaktadır.
Ama 2013 yılında değişikliğe uğramıştır. 2013 yılının 3. Ayının son günlerinde insanlarının kaderlerinin çizileceği bir sınav öncesi tam tamına 2 ay öncesinden yeni bir yönetmelik gelmiştir.
2013'ün 1. ayı sonu 2.ayı başlangıcı itibariyle yani sınava 1.5 ay kala 12 soruluk felsefe bölümünün içinde 5 veya 6 tane din sorusu sorulacaktır ve sorulmaya başlanmıştır.
Yıllardır süre gelen öss,ygs,lys ve bir sürü "s"ler de ilk defa bu sene sınava katılmıştır.
Sınava 1.5 hafta kala ise skandal kararla(burdaki skandal süre zarfını işaret etmektedir) Sosyal bölümünde 45 soru sorulacak. Bu soruların son 17 si felsefe olacak, din kültürü ve ahlak bilgisi dersi gören öğrenciler 40'a kadar, görmeyenler 35-40 hari. 40-45 arasını çözecekler.
Bu kadar önemli bir sınav öncesi ani kararlar ile sınava ve sınav sorularına sıkıştırılan bu olaylar takdire şayan.*
Matematik bölümünün değişilmez soru kalıplarındandır. Ygs(yükseköğretime geçiş sınavı) kapsamında matematik bölümünde bulunur. Problemlerin 40 soruda en az 6-7 soruda çıktığı bir testte veya denemede en az 1 tane bulunur.
Akp hükümeti başa geçtiğinden bu yana yani 2002 yılından beri ösym tarafından kar ve zarar problemlerinin haksız kazanç ve haram kapsamına girdiği için tercih edilmiyor.
Bir babanın gurbetteki oğluna yazdığı doğum günü mektubudur.
işte onu yazan benim baba;
HER ZAMAN; iŞTE BENiM OĞLUM DiYE GURUR DUYDUĞUM,ADAM GiBi ADAM.DOĞUM GÜNÜN KUTLU OLSUN.
iSTEDiM YANINDA OLMAK BU AKŞAM,OLMADI.
BERABER OLACAĞIMIZ GÜNLERiN HATIRINA PAS GEÇTiM BU AKŞAM HÜZNÜ,KEDERi.
ALLAH HERKESE SENiN GiBi BiR EVLAT NASiP ETSiN.
UZAKLARDA OLUŞUNLA HÜZÜNLENDiĞiM,RENKLERi BOZUK,ZiHNiYETi BOZUK SARI iLE LACiVERTiN YAN YANA GELDiĞiNDE SALYALARINI AKITAN MEMLEKETiN GURBETÇiSi,ÇiLEKEŞi.
NASIL OLSA BiTECEK,NASIL OLSA SEN DÖNECEKSiN.
DÖNECEĞiN GÜNLERiN HATIRINA,AUT A ATTIM BU AKŞAM HÜZNÜ,KEDERi.
iYiKi VARSIN,iYiKi BENiM OĞLUMSUN....
şu anda gördüğüm çoğu öğrencinin yaşamış olduğu durum.
şu anda amı götü dağıtmış durumdayız iç iç bitiremıyoruz muhtemelen yarın bu yazdıklarımı okuyup ne yapmışım lan ben diyeceğim, tek dişeğim moderatör silmesin ve yarın sabah gülerek uyanayım.
çevremdeki %80 öğrenci kitlesinin yapmış olduğu durumdur ayrıca. Herkes şaşırmış ellerinde siyah siyah poşetler yollarda koşturuyorlar.
düşünsenize 4 gün boyunca 7/24 sular yok nasıl yaşarsınız.
ben size anlatayım yaşayamazsınız.
nedeni ise bütün bu olaylara tuz biber gibi gelmektedir. Trabzon'daki 4 günlük su kesintisinin nedeni laz akıllıların bir boruyu ters bağlamasıdır.
4 gün boyunca duş alamıyorsunuz,sıçamıyorsunuz,adam akıllı dişinizi fırçalayıp çamaşır ve bulaşıkları yıkayamıyorsunuz. Kısaca günlük yaşamın %80'nine engel koyulmuş oluyor.
Siz düşünün ben görüyorum zaten. Sokağa çıkıyorsunuz ve yürürken düşünüyorsunuz bütün bu insanlar 3 gündür duş almıyor terliyorlar pislik içindeler hepsi ter kokuyor. Bi arkadaşını görüyorsun tokalaşmıyorsun öpmüyorsun onu. Taş gibi bi hatun geçiyo vay amk bu kız bile duş almıyor diyorsun.Her insana pislik gözüyle bakıyorsunuz.sokakalrda birbirinden uzakta yaklaşmadan yürüyen insanlar göreceksiniz.
bi kız gelecek tanışabilirmiyiz dicek ıyh uzaklaş benden diyerek başından kovacaksın. Çok acımasız bir durumdur.
Yollarda ellerinde 10'ar litrelik su taşıyan çaresiz insanlar görüyorsunuz.
Bi kızla tanışıyosun tam eve atıcan sular kesiliyo işini halledemiyosun neden sular akmıyor 4 gün cünüp dolaşacaksın 2niz birden ter kokacaksınız.
Sokaklarda habire kendini doğalgaz hattı zannedip osuran insanlar göreceksiniz.
Bunları saymakla bitmez kısacası mide bulandırıcı iğrenç bir 4 gün olacak bu.
Benim canım türkiyemde gün geçmeden her saçmalık başımıza geliyor.
ironidir efenim. öğrenci evimize çıkmışız her şeyimiz tam bir sendin noksan dedik. aldık şimdi nargilemizi keyfimize bakıyoruz yani. çokta güzel oldu yani bi hamam havası verdi. kıskananlarımızda çok yani ama napalım keyfimiz ağır bastı.
öyle bir sözdür ki, türkiye'de yaşamaktan nefret ettirir insanı.
hatırlarsınız ki geçenlerde "akp 10. yaşında" iftar yemekleri verildi.
onlardan biri tam evimin yanından halka açık, açık havada yapıldı(malesef).
bu işkenceye tanıklık etmek zorunda kaldım.
iftarımı açmış bir güzel annemin yemeklerinden götürürken istanbul il başkan yardımcısı çıktı kürsüye herkes yemek yerken bir konuşma yaptı.
"geçenlerde anadoluyu turluyorduk.herkes elimi öpüyordu. bir tane amca geldi elimi öpmeye çalıştı.dayı niye benim elimi öpüyorsun benim seninkini öpmem gerekiyor dedim.sinirlendi ve şunu dedi;
ben senin elini sen olduğun için değil,o mübarek adam değdiği için onla el sıkıştığı için öptüm dedi."
masada annem,babam ve ben bir anda şok olduk.Yemek boğazıma düğümlendi.
Çatalı bıçağı bırakıp balkonda direk aşşağı atlayabilir, ya da direk kafasına bardak fırlatabilirdim.
işte görüyorsunuz Türkiye ne hale geldi. Benim olmadığı kesin birilerinin başbakanı, ve aynı o anda birilerinin nerdeyse haşa söylemek istemiyorum peygamberi.
Fazla yorum yapmak istemiyorum,düşündükçe sinirleniyorum. Bu hayret verici olayı sizlerle paylaşmak istedim nasıl bir memlekette yaşıyoruz. Aman aman.
Hasta olan bir fenerbahçeli vatandaşı atmış olduğu mesajdır.
arkadaşımın yakını fenerbahçenin şu anki durumuyla beraber yazmış olduğu duygu yüklü yazıdır.
"-merhaba ben çok uzaklarda olan fenerbahçeli abin (x)...
fenerbahçeye yapılanları devamlı takip ediyorum ve dayanamıyorum,bunların hepsi tezgahtır,fenerbahçenin büyümesini çekemeyen kişiler tarafından yapılan bir şerefsizliktir.ama zannetmesinlerki fenerbahçe sahipsizdir.bunların hepsinin hesabı tek tek sorulacaktır.bir haftadır çok hastayım,devamlı hastaneye gidiyorum.tansiyonum çok yükseliyor,bir haftadır ne uyku ne yemek var.devamlı ağlıyorum.ne duruma duşürdüler,büyük başkanı.Allahından bulsunlar.benim küçük oğlum burda doğdu,ne türkiye'yi gördü ne de o çok büyük takımı.görmediği halde,devamlı ağlıyor ve çocuklarıma vasiyet ettim,bana bir şey olursa,beni fenerbahçe'ye götürün diye.aslında çok şey vardı aklımda. ağlamaktan yazamıyorum.son olarakta çok uzaklardayım yanınızda yokum ama bütün kalbimle onlarla beraberim.son sözümde DAR AĞACINDA OLSAM BiLE SON SÖZÜM FENERBAHECE FENERBAHCE FENERBAHCE...........
sizler için bir canım var onuda vermeye hazırım............
"
Tüyleri diken diken eden cinstendir.
mesajı alan kişi ve bizler gözyaşlarımıza engel olamadık.
aşk hiç bitmez!
hiç bir şekilde reklamdı bir abartı yoktur özel mesaj halinde gelmiştir.
şu sıralar şike soruşturmasını öncelerde rahatlıkla takip ederken,şimdi ise tedirginlikle takip etmeye başladım.
Takımına sonuna kadar bağlı olan bir taraftarım.
Eğer bir takım şike yaptıysa cezasını alsın ona diyecek bir sözüm yok.
Ama olaylara tek taraflı bakılması canımı sıkıyor.
Takımımda böyle bir yasa dışı şey yapıldıysa tasvip etmem.
Geniş kapsamlı şike soruşturulmasının bu sene başlatılmasıda kafa karıştırıcı ama ona girmeyeceğim.
Öncelikle böyle bir şey varsa yazıklar olsun.
hiç mi düşünmediniz ulan yağmurda çamurda karşılıksız size gelen taraftarı.
türkiye'nin dünyanı 4 bir yanında karşılıksız size gelen taraftarı.
En büyük ayıp en büyük darbe bizlere gelmiştir.
okuduğunu okulu bir yana bırakıp lacivert gecelerdeki sapsarı yıldızlarda aradık biz seni.
binlerce kilometre yol gelip destekledik.10-15 kişi evlerde kaldık.
yeri geldi uyumadık sabahladık.uykusuz kaldık.
yüzlerce binlerce kişi sabah akşam demeden çalıştı.
alın terini döktü tribünlere.
türkiye'nin 4 bir yanındaki üniversiteli kardeşlerimizle sabah akşam demedik,gençliğimizi bir kenara attık,uzun yollar teptik buluştuk çabaladık,bileğimizin hakkıyla bir şeyler yaptık bugünlere geldik.
Her zaman alttan aldık.Olay çıkarmadık.
Türkiye'nin aydın geleceğiyiz dedik,takımımızın adına leke sürmeyelim diye çalıştık çabaladık.
Vizeler finalleri bi kenara bırakıp sana geldik.
bir sevgiliden öte sevdik seni.
bir ana baba gibi sevdik seni.
binlerce kişi bir oldu kardeş oldu hep beraber çalıştı.
kendim ve arkadaşlarım adıma.
Trabzonda okuyan biri olarak canımızı bir kenara koyup bu sevdayı yaşama peşindeydik.
Yeri geldi 1300 km yol geldik gittik.
seni desteklemek için.
7/24 diken üzerindeydik.
sarı ve lacivertin yan yana gelmediği memlekette,fenerbahçe dediğinde gözleri açılan bir yerde biz senin sevdanı yaşama peşindeydik.
herkes bir şeyler söyledi tehditler aldık,canımıza kastedildi, birkez olsun ağzımızı açıp karşı gelmedik,
ağırlığımızı koruduk,fenerbahçe taraftarı ağır başlıdır diye.
bunca cefadan sonra "şike" ile kazanılmıiş bir şey varsa.
Yazık olan tek bir şey varsa oda taraftaradır.
Bu taraftar ne yaptı size;
eziyet mi etti
kötü gününde bırakıp gitti mi
çok mu şey istedi
ana avrat küfür mü etti
ne yaptı?
karşılıksız sevginin karşılığında eğer bunları hakedecekse" haketti demiyorum,soruşturmas sonunda bir şey çıkarsa" yazıktır.
bunca şeyden sonra taraftar takımını bırakıp gidecek mi?
hayır tabikide
daha da güçlenip devam edecek
ama içinde hep bir şüphe olacak biz bunları boşa mı yapıyoruz acaba diye ikileme girecek
sevgi sevgi diyip karşılığında bunu alacaksa
artık bunu telafi etmenin yolunu ben göremiyorum.
bunca olaydan sonra içimi döktüğümü düşünüyorum.
bir kaç gün önceki gibi emin değilim.
inşallah bir şey çıkmaz ve bunca çilemizin karşılığını alırız.
dediğim gibi eğer böyle bir şey varsa fenerbahçe "taraftarı" olarak gerekenin yapılmasını isterim.
soruşturulmalar sonrası yapılmış olan açıklamadır.
sabah saatlerinde i̇stanbul özel yetkili cumhuriyet başsavcılığının yürüttüğü bir soruşturma kapsamında diğer spor kulüplerinin yanında kulübümüzün başkanı sn. aziz yıldırım'ın da aralarında bulunduğu bir kısım kişilerin gözaltına alındığı ve bazı spor kulüpleri ile birlikte kulübümüzde de söz konusu soruşturma kapsamında arama faaliyeti icra edildiği kamuoyunun malumudur.
fenerbahçe spor kulübü olarak; hukuka ve adalete olan inancımızı bir kez daha tekrar ederken, yürütülen soruşturmanın bir an önce tamamlanarak gerçeklerin ivedilikle ortaya çıkarılması gerektiğini belirtmek isteriz.
şu husus bilinmelidir ki; geçmişi şan ve şerefle dolu kulübümüz, tarihinin hiç bir döneminde hukuksuzluk içinde olmamıştır, bundan sonra da olmayacaktır.
Yurdum insanına bile ters düşen bir müziği dileyen minibüs şöförüdür.
Arabesk dinleyeni gördüm,
Arabesk rap dinleyeni de gördüm,
apaçisini de gördüm,
r&b dinleyeni de gördüm,
ama opera dinleyenine ilk kerz rastladım sayın ulu arkadaşlarım.
yıllardır minibüse bindiğim için track listler artık kafamda aşağı yukarı belli olmuştu ta ki bu güne kadar.
Söylemesi ayıp sahildeki evimin önünde minibüs durakları var sağolsunlar 7/24 canlı yayın yapıyorlar o yüzden de track listleri hep günceldir.
akşam yemeği sularında balkonda yemek yerken kulağıma gelen opera sesi alışılmadık bir sesti.
ben döndüm valide döndü peder döndü bütün apartman döndü bir kere daha baktı ama kimse anlam veremedi bu olaya.
içindeki sevgi pıtırcığını çıkardığındanmıdır bilinmez şöför beni epeyce şaşırttı.
hindistan' da kız tarafı, kızlarını evlendirmek için damat adaylarının ailelerine başlık parası ödemek zorunda oldukları için kızlarını genitoplasti olarak bilinen ameliyatta kadın cinsellik organı, penis formuna dönüştürülüyor ve hastaya, erkeklik hormonu enjekte ediliyor.
başlık paralarının yüksek olması nedeniyle, aileler kızlarını ameliyatla cinsiyet değiştirmeye zorluyorlarmış.
ne insanlar var be dünyada.
hindistanda bu olaylar türkiye'ye göre tersine gidiyormuş efenim. başlık parası erkeklere veriliyormuş.
dünya müzik tarihinin gelmiş geçmiş en iyi müzisyen ve virtüözlerinden biri olan vivaldi'nin hayatını konu alan film 2011'in sonuna doğru çıkması planlanıyor.