az önce aldığım mesaj sonrası varlığından haberdar olduğum yazar grubudur. entry sahibi şımarmasın, nasılsa beğeniliyorum diye kendini salıp kaliteyi düşürmesin diye artı oylamaz bunlar.
onlara ünlü büyük türk düşünürü hande yener'in sözleriyle cevap vermek istiyorum: "Biz sanatçılar alkış bağımlısı zavallılarız".
edit: biri de çıkıp sen kim sanatçı derse, ağzına kürekle vurucam. anlayın artık hangisi geyik, hangisi gerçek. *
haklı yazardır. ben mesela 2-3 artı oy alsam götüm başım ayrı oynar hemen. "ulan ne yazıyorum be alem bana hasta oldu" diye coştukça coşar, ayaklarımı birbirine vurarak alkış tutarım.
kaldı ki 40-50 oy alan arkadaşlar bile varmış, duyuyoruz sağdan soldan.
allah muhafaza başıma öyle bir şey gelse hepinizi haraca bağlarım herhalde.
o yüzden çok artı alan entryleri beğensem de eksilerim. götü kalkmasın pezemenglerin.
yanlış bir davranış biçimi sergilediklerini buradan açıkça dile getirmekte fayda var sanırım. zira, her kim olursa olsun emeğinin karşılığını bir şekilde almak ister.
yani, şımarmasın diyerek oylama yapmamak bir nevi yazarların yazma hevesini kırmaktır. eksi veya artı oy farketmez. öyle ya da böyle oylanmayan yazar şımarmak değilde varlığından haberdar olmadığınızı düşünür.
bu da zamanla yazma hevesini kaybetmesine neden olur, bu durum böyle devam ettikçe "nasıl olsa kimsenin umurunda değil fikirlerim" düşüncesine kapılıp yazmamaya başlar.
"o, bu, şu" derken birer birer buradan uçar gider her biri. kendisini daha iyi hissettiği mecralara akar. sonra da "şımarır yha" diyerek kimseyi oylamayan üç beş dal yarak birbirlerini deli gibi oylar.
"aman ağzımızın tadı kaçmasın ali rıza bey" diyerek. ağız tadı mı kaldı lan totoş. küstürdün onca yazarı şimdi de günah çıkarıyorsun?
