ayrilikla askla alakasizdir siir sevmek. alakali da olabilir ama mutlak gereklilik degildir. siir sevmek muzik sevmek gibidir ayri bir zevktir sebebi yoktur herkes sevecek diye bir sey de yoktur. ben nazim hikmet severim messela.
hiç ayrılık yaşamamıştır, hiç acı çekmemiştir, çünkü şiirler bunu anlatır çoğunlukla bir şiirin içinde kendini buldun mu sevmeye başlarsın kaybettiğin benliğini şiirler içinde ararsın, kalbi yanmayan insan şiir yazamaz bu yangından ancak yananlar anlar.
şiir, sevilmez. Çünkü, beğeniye gerek duyar. Beğeni, ölçüt ister. Sevgili attila ilhan'ın dediği gibi, "iyi şiir, kendini ezberletir.". Gerçekten, siz farkına farkına varmazsınız, şiir hafızanıza kazınmıştır.
benimdir. kimisi soyle sever kimisi boyle sever. lakin velakin olay oyle degildir. yuce rabbim vermis oldugu her harfi kafiye uyak yapmak bana sacma gelmektedir.
siz "şiirsokakta" ergenleri bir iki tane cemal süreya sözü ya da "hayat ne tuhaf vapurlar filan" adlı sikimsonik sözü paylaşınca şiiri seviyor mu oluyorsunuz?
hayır hiç sanmıyorum. çünkü siz takipçi kasmak için şiiri kullanıyorsunuz.
sonra ne oluyor biliyor musunuz?
şiiri, edebiyatı kirletiyorsunuz.
şiiri sevmeye meyilli bir insan da sizi görür ve şiiri sevmemeye başlar.
sonuç: siz embesilleri görünce haklı olan insandır.
edit: haklıymışım söylediklerimde. ne güzel artık siktiri çekebilirim size amına koduğum embesil çocukları.