şeytan hayra kabiliyeti olmayan, vesvese vererek insanı doğru yoldan çıkarmaya çalışan,namaz kılanlara bıraktırmayı, kılmayanlara ise başlattırmamak için türlü türlü akla hayale gelmeyecek vesvese veren şerli bir varlıktır.
"şeytan" kelimesi aslında bir isim değil sıfattır. ş-t-n kökünden gelir. "uzak oldu, uzaklaştı" anlamındadır. iblis'in sıfatıdır. çoğulu vardır. (şeyatin) (ki zaten bu kur'an'da da geçer)
"süre verilenler"dendir, yani "allah'tan izinli" olduğu doğrudur. allah'ın şeytan'a meydan okuması gibi bir durum söz konusu değildir. sadece allah kullarına o kadar güvenmiştir ki, şeytan'a süre vermiştir. "ona uyanların cehennemlik olacağı" meydan okuma değil, malumun ilanıdır.
şeytan karanlık, allah aydınlık tarafın temsilcisi değildir. yani birbirlerine zıt değildirler.
enfal 48'e göre, allah'tan korkmaktadır: ("Hani şeytan onlara yaptıklarını süslü gösterdi de, Bugün insanlardan size galip gelecek kimse yoktur; şüphesiz ben de sizin yardımcınızım dedi. Fakat iki ordu birbirini görünce ardına döndü ve Ben sizden uzağım, ben sizin görmediklerinizi görüyorum, ben Allah'tan korkuyorum, Allah'ın azabı şiddetlidir dedi.")
yahudi ve hristiyan ilahiyatı ile harmanlanmış islam ilahiyatında şerli bir varlık şerrin kaynağı gibi gösterilse de, "hayr ve şer allah'tandır."
kişilerin uydurduğu duygusal bir canlı. kendince kötü buldukları her şeye şeytan veya onun gibi bir şeyler söylemiş insanlar. yani hayali bir varlık. gerçekle ilgisi yoktur.