tanım: pkk'nın ve yandaşlarının türk'ü askerlikten soğutmak maksatlı yaptığı propagandanın içerisinde bizzat bulunan sorgulama ayağına yatırılmış ensest doğum gibi yamuk yumuk ve sapıkça soru cümlesi.
ara not: bütün o sırf vatan uğruna can verdi diye kendisini, vatan sağolsun dedi diye ailesini yeren su katılmamış horostopitoslara, amerikan köpeklerine, bölücü şerefsizlere, kansız köpeklere, hümanist görünümlü zoofillere inat; doğru olmayan bakış açısıdır aynı zamanda.
cevap: dağda ki köpekle sıcak temasa geçilebilecek yegane makam olan komandoluk makamı; devletten alınan parayla, en azından askerde rahat edilecek bir makamdır ve genel anlamda fakir çocukları bu makamı tercih eder. bu yüzden can veren kahramanlarımızın görünürde çoğunluğu dar gelirli ailelere mensuptur. türkiye sınırları içerisinde 3-5 şerefsiz kendilerini sıcak evlerinde internet başında eleştirsin, aptalca, onursuzca arkalarından konuşsun diye eksi bilmemkaç derecede savaşan evlatlarımıza selam olsun.
dip not: bu ülkede ne kadar insan görünümlü şerefsiz varsa; o kadar da sizin değerinizi bilen, sizin için yüreği yanan, sizinle beraber olmak için dilekçe veren insan evladı var; türk var.
ne yazık ki dünyanın kuralıdır kimse değiştirememiştir. değiştireceğim diye ortalarda gezenler de hayal içerisindedirler. onlara uyanın diyebiliyorum. en önden hep güçsüzler gönderilir kimse en önden generalini göndermez. askerliğin ne olduğunu bilmeden konuşmak kolay, şehitler hep erler olur çünkü onlar tecrübesizdir. subaylar ve astsubaylar ise yıllardır bunun eğitimini alarak gelmişlerdir. erler başlarında subayları olmadan koyun sürüsünden farksız olurlar. fakir ailelerin çocukları mevzuuna gelirsek ali babacan ın şehit olan akrabasından haberiniz yok galiba. hep fakir aileden olmasının en önemli sebebi halkımızın çoğunu yoksulların oluşturmasıdır. vatanı savunmak adına gerekirse canını gerekirse malını vermeyi esirgeyen kişilere zaten sözüm yok. (bkz: vermeden almak allah a mahsustur)
söylenebilir ki genelde dağda bayırda çatışan kişiler komandolardır. komando birliklerinde de şu gözlemlenebilir ki genelde anadolunun köylerinden gelen çocuklardan oluşur. bu çocuklar bırakın şehiri ilçeden bile değil köylerden gelmektedirler. teknik görevde bulunması için de bir miktar okumuş yazmış şehir çocukları alınır birliklere. haliyle köylü çocukları da fakir olur. devlet hala anadolu'nun bağrından kopup gelmiş "vatan,millet" kavramlarını namus sanan insanlara güvenme yoluna gidiyor.
sözün bittiği yerdir. cevap vermek zorlaşır, durumu iyi olan ailelerin çocukları eğitim açısından daha şanslı başlar hayata, özel kollejler falan derken olmazsa paralı üniversite okur buda olmazsa yurt dışına gider 3 yıl takılır bedelli askerlik yapar döndüğü zaman.
fakir ya da zengin farketmez bu ülkenin hiçbir evladının şehit olmaması gerekir. o ayrı bir tartışma konusudur şüphesiz ama acı gerçek budur hayata şanssız başlayan fakir aile çocuklarının zengin çocuklarına göre şehit olma ihtimali daha yüksektir.
çünkü doğuda pkk bokuyla çarpışmak için özel birlik askeri olmalısınız ve bu sizin isteğinize bağlı.
dolayısıyla yokluk içinde büyüyen, yokluğu tadan insanımızın evladı vatan ateşiyle daha bir yanıp tutuşuyor, daha bir milliyetçi oluyor ki bu birliğe göğsünü gere gere katılıp pkk piçlerini kurşunluyor.
bu ülkenin kuralıdır sanki herzaman ezilenler yitik hayatlar onlara bağışlanır.milletvekillerinin oğulları onların ceplerinden çaldıkları paralar ile sefalarını sürerler ve maaşımız yetmiyor 12bin ytl yapın diye polimik yaratırlar.ölümleri normal bir şekilde olup bol siyah güneş gözlüklü cezanelerle giderler toprağa.oysa ki fakirlerin cezanesinde heleki şehitse göz yaşları olur adeta gözlükleri.
yavaş yavaş doğanın bir kanunu olmaya başlamış bir olgunun meyvesi. meyve veren ağacı taşlarlar misali en çok taşlanması gereken ağaçtır para. paran varsa varsın yoksa yoksun.*
-neden ha dostum neden ha neden, soruyorum sana cevapla madem?
-kes lan lirik konuşmayı pezevenk,
halen içinde vatan millet sakarya
sana bir paye vermişler oyalan diye
nedir adı: şehit.
madem o kadar şerefli bir paye
seni oraya gönderen de kendi evladını göndersin.
seni idare eden de oğluna çürük raporu almasın
savaşa göndersin, madem bu kadar şerefli.
sen fakirsin adamım.
açlıktan ağzın kokuyor.
seni hayata bağlayacak tek şey ünvanlar.
şehit olmuşsun. bravo. şimdi sana madalya takacaklar.
göremeyeceksin çünkü öldün bile.
anneni tebrik edecekler iyi evlat yetiştirdin diye.
güneş gözlüklerini takıp s.ktirip gidecekler.
yeni planlar yapmak, iktidarlarını sağlamlaştırmak için
başkalarının evlatlarını ölüme göndermeye devam edecekler.
bu arada annen sevinemeyecek
gururlanamayacak.
çünkü o iyi yetiştirdi dedikleri oğlunu,
seni, ölüme gönderdiler. öldürttüler.
onu bir daha sevemeyecek.
kına yaksınlar şimdi g.tlerine.
anlıyor musun bro.
bir binbaşı ve astsubay'ın da şehit olduğunu bilmeyen insanın cümlesidir. cümle tam olarak yanlış değildir çünkü, görüyoruz elinde ayağında hiçbir şeyi olmadan ağlayan küçücük çocukları. sonra tabii, pkk'lılar da ölüyor diyen insanları da görüyoruz maalesef. buyrun sahtesinden insancıl olun.
