sene olmuş bilmem kaç, halen daha bu adamın ilk günlerde park için meydana çıktığına, yok efendim eylemin güya "sivil darbe"ye dönüştüğünü görünce de rahatsız olduğuna inanan mallar var.
bir de eylemin hükümeti devirmek için yapıldığına ve hatta sokağa çıkan insanların hükümeti devireceğine inandığını sananlar da var, ilkokul terk misiniz nesiniz amk? eylemin içeriği ve yöntemi gayet ortadadır, başbakan ve yalamaları ne kadar ağlarsa ağlasın siyaset tarihinin en barışçı, en demokratik ve en akılcı eylemlerinden biri olarak tarihe yazılmıştır.
tarihe yazılan bir başka şey de mevcut iktidarın en ufak bir eleştiriyi bile hazmedemeyip kendi halkına panzerle, plastik mermiyle, gazla, ilaçlı suyla hayvanca saldırmasıdır. tarih bunu da yazmıştır ve merak edilmesin bir süre sonra halk bunlardan mesul olanların suratına tükürecektir.
gelelim şafak sezer'e. kendisi olayların adeta aynası olmuş, bir iktidarın nasıl tehditkar olabileceğini, bu tehditlerden sonra kendine sanatçı titri yapıştıran bir insanın nasıl kuyruğu kıstırıp el etek öpmeye gidecek kadar düşebileceğini, alçalabileceğini, söz konusu tehditin ne kadar büyük olduğunu göstermiştir.
bu saatten sonra iktidar yalaması arkadaşlarını da alıp çay koymaya gidebilir. icra ettiği sanat zaten o kitleye hitap ediyordu, kendi aralarında eğlenirler...
herşeyden önce çok iyi bir oyuncudur.
gözleri dönmüş eli kanlı insancıklar tarafından saldırılıp durulduğuna bakmayın,
o seviyesinde, iyi , üretken, başarılı bizden bir sanatçı ve hep yeri farklıdır bende.
kutsal damacana dışında tüm filmleri çöp olan alaylı tiyatocu. bir nevi mehmet ali erbil sendromu diyebiliriz. kutsal damacanayı da kutsal damacana yapan karikatürist ahmet yılmaz dır.
harbi harbi delikanlı bir abimizdir. Oturup bir çaydanlık demli çay ile sohbet etmek istediğim yegane kişilerden de biridir. Bizim insanımızın hastalığı herkesi kendi gibi düşünmek zorunda olduğuna inandırmasıdır.
Şafak Sezer liseli tepkisi verecek değildi herhalde başbakanı görünce... "bn sni svyrm tmm mı" diyecek değildi. Selam vermiş konuşmuş ne var bunda?
geçim derdi (!) n'aparsın? şimdi bu abimiz damacana konulu filmlerine kültür bakanlığı'ndan destek alacak mesela. ama bir çapulcu (!) olarak kolay mı alması? değil... e heralde kendisi de bu durumun farkına varmıştır ki, döneklik yapması çok mantıklı bence...
gezi parkı eylemcilerinden daha delikanlı olduğu kesindir. Bu ülkede yakıp yıkmayı, molotofları, kaldırımları sökmeyi, atm leri parçalamayı, yolda geçen sivil arabaları ters çevirmeyi dünyanın en barışçı eylemi zanneden dangalaklar var maalesef. ama ne güzel ki it ürüse de kervan yürüyecektir.
esrarını, kokainini içip o kafayla sen gaza gelip direnişe katıl sonra ramazanda huşu içerisinde başbakanının dizlerinin önüne çök. aynı kolpaçino'da canlandırdığı yavşak karakter gibi oldu şimdi.
ulan senin gibi adamın yanı saksıcı doğuş'la bir olur zaten. siktir git saksıcıyla takıl. hatta sikin birbirinizi.
hakkinda yapilan olumsuz elestirilerde tutarsiz bir nokta tespit ettim. soyle ki, bir kisim insanlar bu zat gezi eylemlerine katildiginda samimiyetine guvenmemistim diyor, yani hep yandasti diyor. diger bir kisim insanlarsa doneklikle sucluyor bu zati. simdi suna karar verelim, safak sezer daha onceden neydi?
bir de bu adamla ilgili şu gerçeği gözden kaçırmamak lazım, onun tabiriyle anlatayım:
ulan a ibine,
önce haplı, esrarlı, kekli, vuruşlu, dinsel öğeleri tiye alan, pezevenkliği yücelten, hatta ibneliği öven, %99'unu sokaktaki direnişe katılan insanların izlediği filmler yapıp köşeyi döneceksin, ondan sonra da kalkıp o insanlarla kol kola girip direnişe katılacaksın, bak ne güzel iş yapmışsın işte. sonra da kalkıp o insanların 'ölüm' emrini veren 'başbakanının' kulu köpeği olacaksın. adama sormazlar mı senin filmlerini şimdi o göt kılları izleyecek mi diye ha?
a be yavşak,
şimdi kendini bu işin içerisinden nasıl 'ayıklayacaksın' ?
milletimizin ne kadar yüzsüz olduğunu bize gösteren adamdır. direnişteyken bir kesim taptı bu adama diğer kesim sövdü. şimdi tam tersi tarafa geçti diye tapan insanlar sövmeye söven insanlar ise övmeye başladı. amk kimse sizin gibi düşünmek zorunda değil. siz kimsiniz ki? hangi akımı başlattiniz hangi düşünceyi yaydınız da insanları yaptıklarindan dolayı yargılıyorsunuz?
