ilk bölüm de süperdi be. bu oğuz insanı krize sokar. kıza açılma sürecindeki her sahnesine,* taksiciyle macerasına 10 üzerinden 10 veririm. abartmıyorum, leyla ile mecnun un ilk bölümü kadar güldüm.
oğuz bu, anlatılmaz yaşanır,yani izlenir. ama bazı laflarda tam kapaktı. kapak demişken oğuza kapak olan yemek sahnesi de süperdi.
--spoiler--
-bana oğlum deme hacı... sen gitmeden manken olanların şimdi albümü bile var.
-annesi erdem e: hadi takım elbiseni giy,göster süt annenlere.*
-yavuz:senin kafan randımanlı çalışmıyor oğuz,gözünde niye clark kent gözlüğü var. niçin kafanda bu kadar salakça fikirler var.
--spoiler--
babası: gerçi adın jack değil ama sende liderlik kumaşı var. benim oğlumsun ulan sen. alo!
erdem: jack mi? lost'a mı selam çakıyon sen?
babası: selam çakmak ne lan? hı (bağırarak) selam çakmak ne lann! sana burdan bi çakarım.
dokuzuncu bölümünde çok farklı mekanları kullanmış olan harika dizi. geneli dışarıda, arabada, trafikte, deniz kenarlarında geçmiştir. ayrıca dikkat çeken bir noktada, külhan ın gruba dahil olması, oğuz un erdem den çok onunla takılması. vardır bir bildikleri diyoruz ve izlemeye devam ediyoruz.
ayrıca sekizinci bölümde selçuğun harika repliği de takdire şayandı.
--spoiler--
ya ben bi de şu gülerken sandalyeden düşme olayını anlamıyorum. nasıl yapıyorlar ki onu..
--spoiler-- *
9. bölümüyle de içten içe kahkaha attığım dizidir. tatlılar hayalin bulunduğu yere götür
mek için külhanın çaldığı kamyonete binilir ve sonrasında...
---alıntı ---
erdem kendi yazdığı adresi okuyamaz. yolda herhangi bir eczanenin önünde durulur ve eczacıya adres okutturulur*:
eczacı: yani diyoki; üst ışıkları geçtikten sonra göbek var. arkanı göbeğe daya, yokuşu çık, ışıklardan sola dönme, sağa dön üçüncü bina.
oğuz: affedersiniz yazar gerçekten burda bunu mu demek istemiş. pardon. sonra yanındakine dönerek: ya hacı dayı insan kendi yazdığı yazıyı nasıl okuyamaz.
erdem:ne var abicim alel acele yazıverdim işte ya. teşekkürler abicim.
...
devamında:
selçuk: ya çocuklar o kağıtta sola dönmeyin diyorsa inadına dönmüşsünüzdür. girdiniz di mi sola.
külhan: lan kauçuk. sağa dönülmez işareti vardı. keyfimizden mi girdik.
oğuz: tabela diyo ya tabela diyo. ya bırak. sağa dönülmez levhası varmışmışmış. abicim biz altı defa kırmızı ışıkta geçtik. iki defa kaldırıma çıktık. üç tane kedi ezdik ya. girdiğimiz bütün yollar tek yön ve biz ters yöne gidiyoruz. ama beyfendinin kurallara uyacağı tutmuş. bak işte kaybolduk. napıcaz biz şimdi. bu arabayı nasıl çıkartıcaz şimdi burdan.
külhan: he ya. normalde ben kurallara uymam. yemin ederim ya. ama bu sefer uyasım geldi. orda sağa dönülmez diyince. çukur vardır. ayı çıkabilir dedim.
erdem: heee ayıdan bol ne var zaten. trafikte elini sallasan ayıya denk geliyoruz. ya benim sizle ne işim var arkadaşım ya. bende kabahat ya kabahat bende. iki taksi yap, üç taksi yap git.
türevlerinden biraz farklı olduğu ve enteresan bi yayın saatine sahip olduğu için, fazla ilgi çekemediğini düşündüğüm, son dönemlerde en beğendiğim tv dizisi. herkese tavsiye edilesidir.
Özellikle Oğuz karakterine biterim. Konusu, oyunculuğu vs herşeyi güzel. Bence bu dizi artık ülkemizde de kaliteli yapımların çıktığını gösteriyor aslında. Malum biz hep aynı konular işleniyor, değişik şeyler sunulmuyor diyerekten dert yanıyorduk. Ama bu dizi başka. Tavsiye ederim.
--spoiler--
dizinin baş karakteri rüyasında bir lise sınıfına girer. ne olduğunu anlayamaz bir halde ''siz kimsiniz'' diye bağırır ve cevabı alır ''anaaaannnn zaaaaaa.''
--spoiler--
son bölümünde liseli muhabbetini iyice sardırmış dizi. rüya gördüğü sahnede lise ye düşen er kişi nerdeyim sorusuna anan zaa diye cevap alabilen bir dizidir. ayrıca nöbetçi çavuş kolluğu gibi nöbetçi takan birisini görüp yarıldığım dizidir. aynı zamanda kadınlarla tokalaşma şekli ile yarmıştır. iki elini elin arasına alarak yapılır. özellikle camiden çıkarken allah kabul etsin şeklinde yapılır.
ayrıca küfürlerden biraz daha sıyrılması gerekiyor. mesela yok amuhaa cümlesi gibi iki elinle bir tavaya doğrultamıyorsun gibi cümleleri daha sık bekliyoruz. biz anlıyoruz onu sıkıntı yok.
dizinin en önemli noktalarından birisi özet yayınlamaması, ikincisi de sadece iki reklamla idare edebilmesidir. komikliğine ve güldürebilmesine zaten birşey demiyorum, gülerek izliyorum.
behzat ç. ve leyla ile mecnun'un tatile girmesi nedeniyle dizi arayışlarım bu dizi ile son buldu. ilk iki bölümü itibariyle leyla ile mecnun seviyesinde bulmasam da, izlenebilir bir türk komedisi. belki ilerleyen bölümlerde kendisine daha da bağlar.
aşağıdaki link ile beni gülmelere gark etmiş yaz dizisi. evet yaz dizisidir, kadrosu çok kuvvetli olmasına rağmen yaz için tasarlanmıştır, leyla ile mecnun gibi absürt komedi takılır ama tarzı çok farklıdır. çok iyi karakterleri içinde barındırmasına, çoğu skeçlerinin çok başarılı olmasına rağmen maalesef akıcılık sorunu vardır. sanırım dizinin zamanının kısaltılması gerekiyor akıcılık sorununun halledilebilmesi için.