sınıfta kalmak üniversitede olağandır. yani lisede falan olduğu gibi kimse size aptal gözüyle bakmaz. ayrıca o kısacık dört yılı bir yıl daha uzatarak okumuş olursunuz. yok size bir laf sokan olursa en iyi ve bilindik cevap "ben işimi sağlama alıyorum çift dikiş gidiyorum" dersiniz.
tercihen tıp veya dişhekimliği fakültesinde okumayın. zira hayal ettiğiniz öğrencilik bir adım daha da uzaktadır diğerlerinden.
son bir şey daha gelen parayı en iyi şekilde değerlendirmesini bilin. yoksa parasızlık en büyük yemeğiniz olur karnınız doyar mı bilemem.
Birincisi üniversitede okuyacak olmanızın size diğer insanlar karşısında avantaj sağlayacağını unutun böyle bir şey yok! Daha düşük ücretle de çalışma olasılığınız yüksek.
Üniversitede son derece özgür bir ortam bulamazsınız. Bizde üniversiteler lise gibidir.
Diyelim ki bu olumsuzlukları göze aldınız. O halde hayatınızı kendiniz özgürleştirin. Geceleri dışarı çıkın. Sağda solda kalıp okula geç gidin. Bir şeyler yapın işte.
Mezun olduktan sonra ayvayı yediğinizin resmidir. Hayat buraya kadardır çünkü. Bir de birini sevicekseniz sevin çünkü çalışırken buna zamanınız olmadığı gibi bu size çok anlamlı da gelmiyor. Yandınız kısaca dört yılınız var.
uzatın.. çünkü bittiğinde hayatınızın en güzel yılları sona erecek ve hiç bitmeyecek olan bir yaşam kavgasına başlayacaksınız.
geç uyanın , sabah dersleri kimin umrunda. zaten üniversiteden sonra her sabah işe gitmek için erken kalkacaksınız.
gidebildiğiniz , katılabildiğiniz kadar cok faaliyete, (konser, sinema, tiyatro, topluluk organizasyonları, öğrenci evi gezmeleri. vs.. ) katılın zira bittikten sonra bunların hiç birine vakit bulamayacaksınız.
aşık olun, mümkünse bir kişide takılıp kalmayın. zaten sonrasında evlilik denen müessese sadakat ister.
dolu dolu yaşayın her anın keyfini çıkarın..
bol bol fotoğğraf cektirin çünkü insanoğlu yaşadıklarıyla değil hatırladıklarıyla mutlu olur. okul bittikten sonra bol bol bu fotoğraflara bakar hey gidi günler der avunursunuz.
ve son olarak tüm bu yazdıklarımı dikkate alın.
kesinlikle kendiniz olun...ortama ayak uydurmak yerine ortamı siz yaratın.gerisi gelir.
ders meselesine gelince sınıftan inek bir arkadaşınız muhakkak katiyetle kesinlikle olsunçnotları ondan alacaksınız zira.
şu ders zor mu bu ders zor mu diye üst sınıflara danışmayın. yanlış bilgilendirilebilirsiniz.**
kaldığım yerden.. dersin zorluk derecesi ekseri hoca ile alakalıdır. illa üst sınıflara danışacaksanız hocaları sorun "nasıl bilirsiniz" diye?
mutlaka yakındaki izbe lokantaları bilin. hem ucuz, hem lezzetli, hem de pis. tadından yenmez. özellikle oto sanayilerinde olur böyle yerler. kaçırmayın.
cemaatlere veya fraksiyonlara yüz vermeyin.
sloganlarla düşünmeyin.
kızlar paralı olanı veya brad pitt gibileri aramazlar çok dürüst arkadaş ve dost ararlar, formül dildir.
kendinizi geliştirmezseniz o yapının verebileceği bir şey yok.
hocaları çok abartmayın kendinizi biraz geliştirdiğinizde onların da herkes gibi olduğunu göreceksiniz.
paranız varsa uzatabildiğiniz kadar uzatın.
yüksek lisans veya doktora düşünüyorsanız ordan ayrılmadan yapmaya çalışın sonra vazgeçiyorsunuz.
yaşadığınız aşklar yüreğinize ve beyninize kazınacak, yüreğinize kazınan aşkların tarihini tutun.
yurt disina gidiliyorsa sayet cok zorluk cekeceginiz kesindir. kisiliginize gore degisir ister 1 hafta ister aylarca olsun yalniz kalacaginiz anlar olacaktir.
okulunuzda diger international ogrenciler varsa, ki vardir, onlarla arkadaslik kurmak cok ilginc olabilir.
nazik bir insan olun.
okulda is bulup calisin. hem guzel para yaparsiniz hem de okulda cevreniz olur.
insanlardan beklentiniz olmasin.
üniversite dediğin nedir ki? binalar, bölümler toplanmış, akademik bi kariyer yapıcaksın, oh çıkınca işim de hazır hayalleri, kapağı atayım da kolay okumak üniversitede gibisinde cümleler falan filan. üniversitede garip bir yer azizim. belli bi yaş periyodu arasında senin sadece akedemik kariyer yapmayıp, hayatta da kariyer yapacağın yer olacaktır. lise'de yapılan şebeklikleri özleyeceğin, boş zamanlarında eblekçe hayatta dolaştığın zamanların aklına gelecektir ki ulen eskiden her şeye zor derdik diyeceğin zaman olacaktır üniversite.
arkadaş çevren olacaktır. ilk haftalar kaynaşma-tanışma süreci olacak. 2 aya kalmaz çok iyi arkadaş olacağınızı zannedeceğiniz kişiler olacak hayatınızda. ama yavaş! insanoğlu kendini düşünmektedir ilk önce. vizeler/finaller gelecek sizin rica ettiğiniz notlar verilmeyecek, hatta öyle bir *bnelik yapacaklar ki yanlış ödev zamanında size yanlış ödev sonuçları verilecek dönemler de olacaktır. 'yaa hiç çalışmadım abi napıcam, sıçtım bu sınavda' cümlesi her sınav öncesi duyacaksınız. ki bu tipler her zaman ortalamayı yükselticek olanlardır, görüceksiniz. ona mahsuben arkadaş ortamını iyi gözlemleyip seçmek pek leziz olacaktır sizin için.
üniversitenin kazanılmasının verdiği gazla 'tamam abi okul açılsın, derslere günü gününe çalışıcam' olaylarını geçiniz. böyle şeyler yalan. bunları yapamayacaksınız. hea yapanlar da olacak, sizde yaparsanırz helal olsun demekten kendimi alamayacağım. ona mahsuben vizelere 1 hafta kala çalışmaya başlayın, zaten daha bir hafta var çalışırım dedikten sonra 3 gün kalaya kadar çalışmayacaksınız. 2 gün stres olup 'biraz bakiyim ya, kalcam yoksa' demekten alıkoyamayacaksınız' dediğiniz gibi 'biraz' bakacaksınız notlarınıza. sınava 1 gün kala ise saçmalayıp birikmiş notları bitirmeye çalışacaksınız. tabi ki bir sonuç beklemeyin bu işten. bekleyeceğiniz tek şey göt-şemsiye ilişkisi olacaktır. vizelerden sıçtım,finallerde kurtarırım demeyin, o en büyük yalan olacaktır, bu yalana kendiniz de inanmayın. olay vizelerde bitiyor.
hayat ne garip vapurlar filan. üniversite de böyle garipliklerle dolu. zor azizim bu işler zor.
başlamadan önce bünyedeki oluşan gazı iyi tutun ki 'her gün derslerimi tekrar edicem, günü gününe çalışıcam' düşünceleri uygulamayı bırakmayın.hea zaten böyle bir aktiviteyi gerçekleştirilmesi zor olucağına göre baştan böyle gaza gelip bu gibi söylemlere girmeye gerek yoktur, çalışılmıyodur. neyse vizeleri siktir et finale çalışırız havaında geçiştiriliyodur.
amerikan gençlilk komedilerindeki gibi bir ortam bekliyorsanız büyük bir yanılgı içindesiniz. arkadaşlık bağlarının zayıf olduğu liseden daha lise bir yere adım atıyorsunuz. kolay gelsin.
hayatın en güzel yılları tadını çıkarmaya bakın. keşke şunu yapsaydım diye ilerde dövünmeyin....
şimdiden iyi eğlenceler.hişşşt ipin ucunu kaçırmayın haa....