annemle çok çekirdek yiyen biriydim. 2011 eylülünde üniversite için evden ayrılacağım, annem ağlamaklı tabi. valize ne bulursa koyuyor. diş fırçası yok ama kılıf koymuş o derece. sonra yurda geldim eşyaları dolaba yerleştirirken bir baktım 5 liralık çekirdek. annemi aradım sordum. diyor, yurtta sıkılma ye diye koydum çantana. lan parasını ver bari yer kaplasamaydı ama ana yüreği işte. 4 sene birlikte zaman geçirdiğim arkadaşlarımla tanıştım o hafta yurtta. onlarla ilk 1 hafta sabahlara kadar sohbet pes 12 ve çekirdek eşliğinde geçmişti.
siz siz olun giderken çantanıza çekirdek koydurmayı unutmayın çekirdek önemli.
Okulda 6. Senem, buraya yazacak bi şey bulamadım. Ama şunu söyleyebilirim sanırım, eğer kalbin bi şeylerin ters gittiğini söylüyorsa şansını zorlama ve olduğu yerde bırak. Çünkü üniversite kapısı hayatını şekillendirmeden önceki son durak.
seninle alakası olmayan bir bölüme gittiysen, sana uymayan kıyafet gibi düşün, hemen bırak uzatma. git yeniden hazırlan. istediğine emek ver.
kimse sana okulu bıraktı yeniden hazırlanıyor diye yuh çekmez ama emin ol o siktimin arkadaşları, akrabaları iş bulamadığın zaman ilk yapacakları şey seni ayıplamak olacak.
Ne kadar mal ortam varsa girin çıkın. Yoksa mal gibi kalırsınız girin bi arkadaş grubuna salakda dolu olsa, gruba gözünüze kestirdiğiniz biri olursa alın çıkın gruptan yoksa potansiyeli olan kafa olan kızlar bile o grupda belli bir süre kalınca mallasıyo ve grup içi dönüşüm başlıyo. Dersler hallolur bi şekilde kendini geliştir çok oku.
Sabahlara kadar yaşadığınız yerde lol falan oynamayın. Oynayan arkadaşlarım var, okula falanda gelmiyorlar sınavdan sınava görüyorum. Online oyunlar sizi aptallaşır.
insanın kendini geliştirmesi ve aktif olması için ille de üniversite okumasına gerek olmayan tavsiyelerdir. gidin kapalı çarşıda 3 ay çalışın, reklam ve halkla ilişkiler uzmanı olursunuz. üniversite okumak günümüzde çok da matah birşey değil. mahalle başı üniversite açılıyor. açık ve uzaktan öğretim fakültesi utanmasa tıp bölümünü bile açıktan okutacak. işte eğitim öyle rezil bir hale geldi bu ülkede.
yine de üniversiteye yeni başlayacaklara tavsiyem :
1. herkese güvenme, üniversite ortamı envai çeşit ş.erefsizi barındırır ve insanın en çok kullanılıp atıldığı ortamlardan biridir her anlamda.
2. hayır demesini ve ısmarlamamasını öğren.
3. asla sınıfndan birine aşık olma. olası bir ayrılıkta işin çok farklı boyutları oluyor.
eğer evde kalacaksanız ki bu genellikle arkadaş çevresiyle olacak. ve mutlaka içlerinde birkaç ibne arkadaşınız olacaktır. Evet bu gibi kişilerin çaydanlık şakasına maruz kalıp imdb 9.9 şiddetinde bir gerilime girip bilmediğiniz küfürleri söyleyerek günaha girebilirsiniz. bilgi önemli tabi.
ilk kurduğunuz arkadaşlıklar hiçbir zaman kalıcı olmuyor. dikkat edin. herkese aynı mesafede kalın. insanları gözlemleyin. çıkarcı insanlar çok olacaktır. takılmayın . maalesef üniversite ortamı böyle bir yer. bir zaman sonra dostunuzu bulursunuz. işte o insan hele ki şehir dışında okuyorsanız yeri gelir size aile olur.
okuduğunuz şehri sevin. eğer çok vasat bir yere gittiyseniz muhtemelen burada o kadar sene geçer mi bu nasıl bir üniversite hayatı tarzında triplere gireceksiniz. girmeyin. bir zaman sonra o küçük yeri o kadar çok seviyorsunuz ki ailenizin yanına gitmek istemiyorsunuz. o küçük yerde herkesi tanırsınız ve içlerinden size gerçekten yardımcı olan insanla çıkacaktır.
ne olursa olsun karakterinizden ödün vermeyin. ikinci senenize geçtiğiniz de arkanızdan bunu da biliyorduk geçe sene neydi bu sene nolmuş diye laflar ettirecek hareketlerde bulunmayın.
eğer ki evde yaşıyorsanız arkadaşlarınızı iyi seçin.
Başlamayın, başlamak bitirmenin yarısdır derler. halbuki başlamak başlamaktır işte.. Erkeksen karı kızla fazla haşır neşir olma aşık olma kendini dertlerine değil derslerine ver.
hoca gelince ayağa kalkmıyorsunuz geç geldiyseniz kapı tıklatmadan dalıyorsunuz ilk gün liseden kalan üniformayla gelmek adettendir.
ergenler tüy bıyıklarınızı kesin de gelin mk.
