ne yazık ki her üniversite ortamını görmüş bireyin katılacağı tespittir. okusun diye üniversiteye gönderilen gençlerimiz, seks ve ahlaksızlık çukuruna düşüyor, nerede devlet?
üniversiteler gerçek bir hormon yuvasıdır. özellikle yeni katılan gençler bu kadar nüfusu bir arada görmenin etkisiyle devamlı sapıtıyorlar. günümüz üniversitelerinde öğrencilerin merkezî düşünceleri genel olarak bel altına yoğunlaşmış durumda. işin acı tarafı da bu düşünceleri içlerinde yaşamayıp her gördüğüne gidip yazılarak giderme derdindeler. yüzsüzlük, lakaytlık, karaktersizlik, onursuzluk hat safhada. bigün birine yazıp reddi yiyen aynı günün akşamı 3 kişiye daha yazabiliyor. birinden ayrılan 2 gün geçmeden koluna yenisini takıyor. hepsinin derdi hayatımda biri olmalı, mutlaka ama mutlaka biriyle beraber olmalıyımdan ibaret. tek başlarına vasıf sahibi olduklarını düşünmüyorlar çünkü, yalnızken bir hiçler adeta. bu sebeple bu yüzyılda üniversiteden mezun olacak kişilerden pek bi performans ummayın, %70 i işsiz sürüsüne katılacak ve fast food şirketlerinde asgari ücretle çalışacak, o da olmazsa gidip intihar edecekler.
serbestlik normal bir şeydir, açık saçık giyinen kadın sadece üniversitede diil heryerde vardır, bu ama hiçbi anlam ifade etmez. yurtlar abaza abaza yaşayan bi sürü erkek öğrenciyle doludur.
Normal olasılıkta, üniversite okumayanlar okuyanlara oranla daha çok seks yaparlar, çünkü erken evlenirler, ayrıca daha az göz önündedirler, üniversitede daha çok göz önünde olursun ama daha az seks yaparsın, çünkü çoğu zamanın doğru partneri aramakla geçer..
Hayat pahalılığı arttıkça gençler uyuşturucu ve fuhuşa yöneliyor. Çoğu üniversiteli genç kız eskortluk yapıyor bazıları onlyfans açıyor. Erkeklerde de durum farksız. illegal bahis, kumar, alkol, uyuşturucu bağımlılığı var.