4.sınıfın yaz okulunda gerçekleştirebildiğim, üstün çabalarımın meyvesidir. henüz psikolojik boyutlarını kestirememekle beraber fiziksel açıdan müthiş rahatlatan bir hadise, zira erken yatıp erken kalkmanın ya da o korkunç vize-final dönemlerinden kurtulmuş olmanın tadına doyulmuyor.
hacı millet askere gitmemek için okuyor, sen okuldan atıldın uzun dönem askerlik yaptın, şimdi de okula geri dönmek istiyorsun cümlesini duymaya neden olan eylemdir.
"bugün hastayım, okula gitmeyeceğim" deme lüksünün bittiği andır. iş hayatına atıldıktan sonra, bunun ne güzel bir rahatlık olduğunu çok daha iyi anlarsın. yapabildiğin tek şey, hasta hasta işe giderken, o eski günleri yad etmek olur.
altı buçuk yıl bitsin diye beklenen okulun, ansızın bitmesinin ardından gelen mutluluk süreci çok uzun sürmez. "Çok işsizim be ağabey!" nidaları eşliğinde depresyona girilir ve okulun biraz daha uzatılmamış olmasına pişman olunur.
(bkz: okulu bitirince parayı vuracağını sanmak.)
geçip giden dört yıla(en az) bakıp
'lan ne çabuk geçti'
'lan ne boktan geçti'
'lan ne güzel geçti'
'lan hiçbir şey yapamadan geçti'
'lan sonunda geçti' demektir.
gelecek endişesinin kat be kat arttığı, özgüvene en çok ihtiyaç duyulan bir anda özgüvenin bedeni bırakıp yalınayak kaçarak uzaklaşması, sevimli aile rolündeki bireylerin ise gerilim filmlerine taş çıkartırcasına davranışlarıyla son bulacak durumlar bütünü.