samimiyetsizlik, fesatlık, gizlilik, yalancılık, dolandırıcılık yuvasıdır.
samimiyetsiz bir ortamdır, siz ankara üniversitesinde okuduğunu zannederken adam açık öğretimde okuyordur yada odtü dedir ama kıbrıs kampüsü olduğunu söylemez.
fesat insan yuvasıdır, sınıf arkadaşın aynı sırayı paylaştığın kişi senin yüksek not almanı kıskanır, fesatlanır. ben çalışıyorum o çalışmadan nasıl yüksek not alıyor hocalarla ilişkisi var bile denir.
gizlilik en önemli şartır burada, elindeki notu kimseye vermez yada hocanın not bıraktığını kimseye söylemeyen adamlar barındırır burası.
yalancılık diz boyudur, sırf siz derse gelmeyin devamsızlıktan kalın diye değişen ders saatini söylemezler.
dolandırıcılık öğretilir son kpss de gördüğümüz gibi bunun üniversite boyutunda ise gözünüzün içine baka baka yanlış konu söylenir sınavda çalışmak için mesela .
kesinlikle meslek(para kazanma)araci olarak dusunulmemelidir.dunyaya okuz gozuyle degil daha farkli,genis acilarla bakabilme yetenegi kazandiran yuvadir orasi.boyle dusunen ne yazikki azinlikta ve hayata romantik gozle bakan kisiler olarak gorulse de,aksini dusunenler icin vakit kaybindan baska bir sey degildir o 4 yil,yazik.ozellikle ilk yillarinda gordugu matematik kimya fizik falan bosadir.bunu anlamalari icin etrafinda bakmalari yeterli degil midir? kac tane bi seyler basarabilmis,bilinen adamlar universitede okudugu alandan cok farkli alanlarda basarili oluyolar bunun tersi olarak da meslek yuksek okullarindan mezun adamlar surunuyolar.tum bunlar sunu gosterir; egitim sadece olaylara olan bakis acinizi gelistirir,bazi seyleri anlamanizi saglar,size yatirim yapar;mesleginize degil!
Vay a*ına koyayım ya. ilkokul'a başladık. Bir şey öğrettiler, sayı diye bir şey vardı. Böyle bir şeyleri çarpıyorduk falan tablolar vardı.
Ortaokula'a gittik bir negatif sayılar vardı. Sonra dağlar ovalar falan. Bir de mikroskoptan soğan zarına baktık.
Lise'ye geldik hala bir şey yok. Bu sefer volkanlar depremler ve trigonometri falan vardı.
Ben bu kadar sene okumuşum, ne hayatımda işe yarayacak bir şey verdiler ne de ilerde bunu meslek olarak kullanacağım.
Üniversiteye geldim. iktisat okuyorum ve hala matematik dersi var. Hala inanılmaz sıkıcı hocalar var. Ben bunun yüzünden mi bu kadar çalıştım lan! Tamam bazılarına göre kıytırık bir üni. olabilir.* E iyi de onu öğreniyorsun boş, bunu öğreniyorsun boş.
hayatı güzelleştirecek vaatleri içinde gidilen mekandır. fakat gerçek şudur ki üniversite sadece hayatı ertleyen bir yerden başka değildir. okurken satılan hayallerin gerçek olmadığını görünce sudan çıkmış balık misali donduğumuz yerdir.
her şey daha iyi olacak derken, her şeyin daha da boka sardığı yer.
- iyi bir liseye yerleşeyim lan, hem şeklim olur hem de iyi bir üniversite kazanırım.
- ilk öss bok gibiydi, gerçi zaten dershaneye gitmedim olur o kadar.
- tecrübe kazandım lan seneye sikicem ortalığı.
- istanbul olmadı ama bursa da iyidir lan. boru mu amk uludağ üniversitesi!
- şu hazırlığı da bi' atlattık mı...
- fakülte de yarrak gibiymiş lan, aynı!
- üstten ders alırım, okulu erken bitiririm.
- üstü siktir et, ders kalmasın yeter amk.
- alttan 3 tane var, veririm ya sorun değil.
- okul uzamasa bari.
- yarım dönemden bir şey olmaz.
- hem 4 senede okul mu biter lan!
- tamam da bizimkilere nasıl söylicem?
- mezun olamayacağım lan galiba.
- bitsin artık siktiğimin okulu!
- bitti lan! kurtuldum. 3 milyar maaşımı alır keyfime bakarım.
- iş bulsak iyiydir lan baba parası ye ye yüzüm kalmadı.
- sigarayı bırakmak lazım, çok para gidiyor merete.
- günde 2 pakete çıktı amk.
- kafada saç kalmadı.
- 1.200 maaş iyidir lan, neyime yetmiyor?
- ev tutulmaz, kiralar çok pahalı. aynı üniversite gibi.
- üniversite güzeldi lan, özledim...
Liseli arkadaşların yıllar boyu hayalini kurduğu ve ilk gittikleri sene, kurumun ırzına geçmeleriyle son bulan eğitim yuvasıdır. ilk yıldan sonrası malum üniversite'yi bitirmenin hayali olarak devam eder.
Felsefi tartışmaların kaynağıdır üniversite.Kuruluşu,kelime kökeni,varlığı hep bunun içindir.
Aklını kullanmanı,vizyon sahibi olmanı,düşünmeni,sorgulamanı,olaylara farklı bir açıdan bakabilmeyi,empati yeteneğini
geliştirebilmeni,yaratıcılığını en iyi şekilde kullanman için vardır üniversiteler.Özgür ve özerktirler temelde.
Şöyle bir gözümüzün önüne getirelim Ülkemizde ki üniversiteleri,düşünelim..
bu ülkede üniversiteler,belediyelerin meslek edindirme kurslarından farksızdır.Hatta bir çoğu sadece diploma verir,meslek bile öğretmez..
türkiye'de 'istisnalar' hariç, yüksek lisedir. liseden tek farkı artık hayatınızın 4-6 yılı bazı öğretmenlere yalakalık çekmedikçe kahrolan yıllardır. emeğin karşılığı genellikle alınamaz. bireysel düşünce ise sanki suçmuş gibi susturulur ve cezalandırılır. *
türkiye'deki üniversiteler maalesefki, eğitmekten ziyade ya beyin yıkamakta ya da sınav yapmaktadır. insanın düşünme, yorumlama kabiliyetini sınırlandıran, vasat düzeyde eğitimler veren, özgür tartışma ortamları yaratmayan ve içinde hayvandan farkı olmayan sığır sürülerinin gezerek tabir yerindeyse karı-kız peşinde koşmaktan başka bir boka yaramadıkları yüksek öğrenim kurumlarıdır. ayrıca bu sığırlara ders veren profesörler ise dünya'da bilime hiçbir katkıda bulunmayan profesörler olarak tarihe geçeceklerdir. böyle üniversitelere sahip olan bir ülkenin şüphesizki, çağdaş medeniyetler seviyesine yükselmesi oldukça zaman alacaktır. tek umudumuz bizim çocuklarımızdır. -onlara güzel bir yaşam bırakmak isterken; umutlarımızı onlara bağlamak ne utanç verici. şimdiden bir ülkenin kaderini emanet ederek, doğmamış bebeklerimizin omuzlarına sorumluluklarını yükledik bile- en nihayetinde türkiye'deki üniversiteler bilimden, düşünceden yoksun beş para etmeyen cahil-cühela sınıfının hükmü altında ezilen, susturulan, düşündürülmeyen; ama sınav yapılan, devam zorunluluğu olan üçüncü dünya üniversiteleridir diyebiliriz.
çoğu liseli gencin hayalini kurduğu ilim irfan yuvası. ama şunu da bilmeliler ki; bazı üniversitelerin liseden farkı, sivil kıyafetle gitmek ve rahatça sigara içebilmektir.
