gireceginiz bolumu secerken, sadece simdi gozde olan bolumleri degil 5-10 yil sonra populer olabilecek bolumleri secin.
her seye ragmen iibf bolumlerine girecekseniz, iktisat, isletme hepsi ayni ne olucak diye bakmayin uzmanlasmis bolumleri tercih etmeye bakin, finans muhendisligi diye bir bolum varmis mesela, yeni duydum. ilerde issiz kalirsaniz benim kulagimi cinlatmayin.
sırf üniversite okumak için gitmeyin. 4 yıl sonra kabak gibi ortada kalırsınız. ya da bir yıl kaybetmemek için kötü okullara gitmeyin. bir yılı düşünüyorsun ama önünde istemeden çalışacağın 40 yıl olacak. bunu da unutma diyerek sözü birand' a bırakıyorum.
eğer eşit ağırlık bölümünden tercih yapacaksanız asla ama asla kamu yönetimini seçmeyin. iktisat, işletme, çeko, maliye dönemde alır 5-6 ders sen alırsın 8-9 ders.
tıp yazın hayatınızı garantiye alın derdim ama iki sene insanın istemediği meslekte istemediği bölümde okuması durumunu yaşadım içinizde ukte kalmasın nereyi isterseniz orayı yazın, en önemliside kendi istediğiniz yeri yazın.
eğer sadece kıytırık bölümlere puanın yetiyorsa ve tüm 'tercih yap' baskılarına rağmen içten içe ileride bu mesleklerin seni tatmin etmeyeceğini, mutlu etmeyeceğini düşünüyorsan; bir sene daha öss'ye hazırlanmayı kesinlikle göze al ve tercih yapma güzel kardeşim. 1 seneni feda etmemek uğruna hayatından yıllarını çalma.
eğer istanbul dısında oturuyorsanız ve durumunuzda iyiyse istanbul'da okuyun.herkesin dedigi "bak oglum(kızım)bu gelecegin meslegi"hede höde vs... laflara bakmayın.hem gelecekte cok fazla iş alanı olan ve pekte zor olmayan bölümler yazın.şurada karı kız cokmuş ay burada yakışıklı erkekler varmış diye okul yazmayın.gerçektende sizi istediklerinize ulaştıracak bölüm ve okulları yazın.mesela fizik okumanızı tavsiye etmem.bu ülkede fizik bölümden 4 yılda mezun olan insan sayısı bayagı azdır. (bkz: fizik)okul olsunda b..tan olsun mantıgı ile sakın biryerlere gitmeyın istemedıgınız biryerde bırakın 4 yılı 4 saat bile ölüm gibi gelir.istemediginiz biyeri okuyacagınıza 1 yıl daha hazırlanmayı göze alın ve tekrar girin derim:)
gerçi bende 3 defa girdim,hiçde iyi olmuyor arkadaşlar ama şimdi en azından mutluyum:)
1- istenmeyen bölümün kesinlikle yazılmaması,
2- esas önemli olanın kazandıktan sonra çalışmaya devam etmek olduğu,
3- üniversitenin vur patlasın çal oynasın tatil yeri olmadığı gerçeğinin farkına varılması
eğer durumunuz varsa ya da puanınız burslu olarak yetiyorsa kesinlikle koç ya da sabancı üniversitesini tercih edin.ama yok ben kıl hocalarla uğraşmak ömrümün 5 yılını görükle kampüsünde ziyan etmek istiyorum derseniz tek tercih (bkz: uludağ üniversitesi)
mümkün mertebe iletişim fakültelerinden kaçının. okuması zevkli ama sonrası genelde eziyetli olan bir bölümdür çünkü görsel, işitsel, yazılı kısaca her türlü basın sektörü alaylıların (okullu olmayıp da iş tecrübesi olan) hakimiyeti altındadır. bu sektörde size soracakları en son şey diploma olduğu için bu fakülteler tercih edilirken çok fazla kere düşünülmelidir.
bir kere üniversitenin ismine çok dikkat edilmesi gerekir yani üniversite öyle kıytırık bir okul olmayacak çünkü ileride iş hayatına atılacağınız zaman okulunuzun adının ne kadar önemli olduğunu anlayacaksınız. özellikle de girmek istediğiniz bölüm çok sayıda mezun veren, kontenjanları yüksek olan bir bölümse..
ikincisi kesinlikle şehir dışında okumanız tavsiye edilir, hayatı böyle böyle öğrenirsiniz çünkü.
yeni bir mezun olarak söyleyebilirim ki dokuz eylül ünivrsitesini isteyen arkadaşlar rahatlıkla tercihini dokuz eylülden yana kullanabilir. ancak ben zora gelemem, öyle zorlayan hocalar olmasın ya da yatarak geçmek istiyorum diyorsanız tercih etmeyin. gerçekten iyi bir eğitim almak istiyorsanız okulumu gözüm kapalı tavsiye ederim.
eğer sözel , eşit ağırlık alanlarından tercih yapacaksanız anadolu üniversitesini gönül rahatlığıyla ilk sıralara yazabilirsiniz. yunusemre kampüsügörüp görebileceğiniz en güzel kampüslerden biridir sosyal hayattan kopmazsınız ,ayrıca iletişim fakültesi ve güzel sanatlar fakültesi de adını duyurmuştur. sırtınız yere gelmez.
eskişehirin de bir öğrenci için yaşanılası en güzel şehir olduğunu unutmamak gerekir. hem ulaşım derdinin çok olmadığı, hem diğer büyük şehirlere kıyasla ucuz olması hem de gençlere yönelik hayatın canlı olması tercih sebebi olabilir. bi düşünün derim.
şayet sayısalcıysanız ve mühendislik tercih edicekseniz anadolu üniversitesini tercih etmemenizi öneririm. gerek kampüsün dağ başında olması, gerek diğer kampüse göre sosyal hayattan kopuk olması ve bölümlerin çoğunun ingilizce olması dolayısıyla ağır dersler olması zaten zor olan 4 yılınızı çekilmez hale getirir.
sonuc olarak bırakın bunların hepsini kendi isteklerinizi, ilgi alanlarınızı gözden geçirin ona göre tercihinizi yapın. sonradan başarısız bi öğrencilik hayatı yaşamamak için haydi kardelenler bilinçli tercih yapmaya!
Sanırım yapılan en büyük hata tercihlerin istek sırasına göre değilde puan sırasına göre yazılmasıdır. KEsinlikle bu hataya düşmeyin. Okulaarı puan sırasına göre değil istek sırasına göre yazın. Puanlar sürekli değişitği için sizi yanıltır.
paranız varsa özel üniversite yazın. paranız yok ama burs alacak puanınız varsa da özel üniversite yazın. yazın ama eğer ezik değilseniz. çünkü eğer ezikseniz, orada daha da ezilirsiniz. her paralı öğrenci benim kadar hümanist olamıyor ne yazık ki...
sıralamaya önem verin ama bence ilk üç sizin tercihleriniz olmalı. sonrası aldığınız puana göre değişir. iyice düşünün hemen yapmayın tercihleri. bir başka önemli şey ise her yardım etmek isteyene güvenmeyin, bir bakarsın pekte bir şey bilmiyormuş. o zaman olan size olur.
büyükşehir çocuğuysanız öncelikle şehrinizde bir okula girmenin yollarına bakın. eğer olmuyorsa başka bir büyükşehir okulu yazın. sakın ola kasabalara taşralara gitmeyin. 4 yıl kolay geçmez. çok pişman olursunuz.
